Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi'nin günlük hayattaki etkileri

Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi'nin günlük hayattaki etkileri
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

Avrupa Birliği Temel Haklar Bildirgesi 2009 yılında yürürlüğe girdi. Amaç Avrupa vatandaşlarının hak ve özgürlüklerini güçlendirmek.

Belçika’nın başkentinde Bildirge’nin sadece kağıt üzerinde mi kaldığını yoksa günlük hayatta da somut etkilere sahip olup olmadığını sorguluyoruz.

Bildirge oldukça geniş bir hak alanını tek bir belgede toplamaya çalışıyor. Belgenin etkili olmasının en önemli koşulu, haklarımızın farkında ve bilinçli olmak.

Avrupa Birliği üyeleri için yasal bir bağlayıcılığı olan Bildirge, Birlik yasaları söz konusu olduğu takdirde uygulanabiliyor. Ayrıca Birlik kurumları da kendi uygulama alanlarında bu belgeyi gözetmek zorunda. Yetkililer, belge ile Avrupalıların günlük hayatında bir standart oluşturduklarını açıklıyor.

Belgeyi teste tabi tutmak için Ocak ayında bağımsız bir yardım merkezi oluşturuldu. Avrupa Birliği Haklar Kliniği, Brüksel’deki Kent Üniversite’si ve bir diğer sivil toplum kuruluşu olan Avrupa Vatandaşlığı Aksiyon Servisi’nin ortak inisiyatifi olarak hizmet veriyor.

Leticia Biendo-Bicerra, Avrupa Haklar Kliniği çalışanı:
“Çok önemli, temel bir belge. Bir köşe taşı olarak düşünüyorum. Yine de, burada Avrupa Haklar Kliniği’nde Bildirge’yi referans belge olarak ele alamıyoruz. Bir sorunla karşılaşıldığında ilk olarak ulusal kanunlara bakmamız gerekiyor. Daha sonra ulusal hukuk sisteminde Avrupa yasalarının etkisine bakıyoruz. Eğer soruna karşı daha genel bir bakış açısına ihtiyaç duyarsam Bildirge’yi inceliyorum.”

Salvatore Sofia, Avrupa Haklar Kliniği çalışanı:
“Bildirge’de düzenlenen hakların bir kısımını burada Haklar Kliniği’nde çok sık bir şekilde kullanıyoruz. Mesela serbest dolaşım özgürlüğü bildirge ile daha da etkili kılınmıştır. Bu hak söz konusu olduğunda belgeyi kullanarak insanları bilgilendirebiliriz. Bizim işimiz burada vatandaşlara yardımcı olacak tavsiyelerde bulunmak. Hukuki yolun ne olabileceğini göstermek.”

Son hazırlanan raporlarda Avrupa Komisyonu, ulusal mahkemelerin Bildirge’yi daha sık kullandığına işaret ediyor. En önemli örnek ise Avusturya Anayasa Mahkemesi’nden geldi. Mahkeme ilgili kararında, Bildirge’nin ulusal yasalarla çatışması durumunda gerekçe olarak gösterilebileceğini belirtti. Ayrıca gerekçelerinde belgeye geçtiğimiz yıla oranla iki kat daha fazla referans gösteriyor. Avrupa Adalet Divanı’nın Malta ve Macaristan’a karşı açılan hak ihlalleri davalarında Bildirge’nin hukuki bağlayıcılığı daha da artırılmış oldu.

Bunun yanı sıra raporda belirtildiği gibi vatandaşların haklarını kullanma bilinci daha da artmış görünüyor. En çok hakim önüne çıkarılan konu serbest dolaşım özgürlüğü. Hemen akabinde ulusal yargı sistemine karşı yapılan başvurular geliyor. Adil yargılanma hakkı bunların başında geliyor. Sıkça konu edilen diğer haklar ise çalışma özgürlüğü, engellilerin hakları ve kişisel bilgilerin gizliliğine saygı hakları.

Yine de Bildirge’nin daha etkili ve daha yaygın kullanımı için yapılması gerekenler yeterli değil. Sivil toplum kuruluşları böyle önemli bir belgenin, daha etkili kullanılması için kimleri bağladığı ve hangi koşullar altında bağladığı sorularının açıkça cevaplandırılması gerektiğini söylüyor.

Assya Kavrakova, Avrupa Vatandaşı Aksiyon Servisi:
“Gün geçtikçe ulusal mahkemeler gerekçelerinde Bildirge’yi daha fazla kullanır oldu. Özellikle üst mahkemeler çok fazla atıf yapıyor. Bunun yanı sıra hala geliştirilmesi gereken bazı noktalar var. Özellikle Bildirge’nin uygulama alanı daha da açık hale getirilmeli. Normalde belge, ulusal yasalar tarafından tanınması durumunda ve Avrupa Birliği kurumlarının uygulama alanlarında geçerli olabiliyor. Ama bunun tam olarak ne anlama geldiği çok da açık değil. Hatta mahkemeler bile bazen tereddüt edebiliyor. Bu nedenle Avrupa mahkemelerinin kararlarında daha açıklayıcı olmaları gerekiyor. “

Bildirge yakın bir zaman içerisinde Hırvatistan’ın Temmuz ayında Birliğe üye olması ile, bu ülkede de bağlayıcı olacak. Avrupa Vatandaşlığı Aksiyon Servisi bu yeni ülkeden gelecek talepler için hazırlanıyor.

Goran Momcilovic, Hırvat, Avrupa Servisi gönüllü çalışanı:
“Hırvatistan’da bazı kaygılar var. Bildirge’nin Hırvatistan mahkemelerinin rolüne son verip egemenlik haklarını elinden alacağı yönünde endişe duyuyorlar. Bu kaygılar yersiz. Bildirge’nin amacı daha fazla demokrasidir. Vatandaşların haklarının daha iyi korunmasıdır.”

Brüksel’e vardığı uçuş sonrası gönüllü çalışma statüsünde yaşanan karışıklık yüzünden birkaç gün gözaltında kalan Goran, temel hakların önemini özümsemiş görünüyor.

Uzmanlar, yaşam kalitesinin arttığı bir dünyada yaşamak için haklarımız husunda daha da bilinçli olmamız yönünde tavsiyede bulunuyor.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Avrupa seçimlerinde gençler değişimden yana

İnternette özel hayat ve kişisel verilerin korunması

Mutlu bir tüketici olun