REKLAMMısır’da seçimle işbaşına gelen eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin darbeyle devrilmesinin ardından ülke kaosa doğru sürükleniyor. Mursi’ye görevinin geri verilmesini isteyen on binlerce kişi meydanlardan geri atmamaya yemin etti. Ancak darbeyi yapan Mısır ordusu bu sefer sivilleri hedef almaya başladı. Peki bu aşamaya nasıl gelindi?
Mısır’da 2011’de Hüsnü Mübarek yönetiminin son bulmasının ardından Mart 2012’de cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Bu yarışı kazanan Müslüman Kardeşleri’in adayı Mursi, görevinin başında 1.5 yılını doldurmadan askeri darbeyle koltuğundan indirildi. Görevdeyken Mursi’ye selam duran Genel Kurmay Başkanı Abdülfettah El Sisi, darbenin baş aktörü olarak ön plana çıktı. Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur geçici cumhurbaşkanlığına getirildi. Cunta lideri Sisi, savunma bakanı oldu. Mursi’nin ise akıbetini bilen yok.
Darbe sonrası ülke adeta ikiye bölündü. Demokrasi taraftarları ve karşıtları meydanlara indi. Mısır ordusu ilk büyük katliamını 8 Temmuz’da Kahire’de Cumhurbaşkanlığı Muhafızları Karargahı önündeki göstericilerin üzerine ateş açarak yaptı. Olayda 57 kişi öldü; en az 500 kişi yaralandı. Mursi’nin görevden alınmasından bu yana yüzlerce kişi hayatını kaybetti. Müslüman Kardeşler’in üyeleri tutuklandı, mal varlıkları donduruldu.
30 Haziran’dan bu yana özellikle Adeviyye ve Nahda meydanlarında oturma eylemi yaparak darbeye direnen halk, demokrasinin kurallarının işlemesini talep ediyor. Gelecek yılın başında seçim sözü verilse de o zamana kadar ülkede nelerin yaşanacağını kimse tahmin edemiyor.
“Müslüman Kardeşler sonuna kadar direnecek”
Mısır’da yaşanan son gelişmeleri bölgede bulunan muhabirimizden alıyoruz.
Riad Muazzez, euronews:
“Muhammed, sen daha yeni Adeviye meydanından ayrıldın. Oradaki atmosferi anlatabilir misin?”
Muhammed Shaikhibrahim, euronews:
“Şu ana kadar Mısır güvenlik güçleri alanı tamamen boşalttı. Biz de sürekli olarak güvenlik güçleri ve Müslüman Kardeşler üyeleri arasındaki ateşin arasında kaldık. Çatışmalarda gerçek mermiler kullanılıyor. Görgü tanıkları ilk ateşin meydandan geldiğini söylüyor. Güvenlik güçlerinin de buna karşılık olarak ateş açtığını dile getiriyorlar. Sonuç olarak burada çok sayıda insan öldü; sayısız yaralı var.”
Riad Muazzez, euronews
“Bazı kaynaklar İhvan liderlerlerinden El Şatır ve Muhammed Biltaci’nin iki kızının öldürüldüğünü iddia ediyor. Bunu doğrulayabilir misin?”
Muhammed Shaikhibrahim, euronews:
“Evet. Buraya gelmeden önce alandan en son duyduğumuz haber bu şekildeydi. İkisinin öldüğü söyleniyor. El Şatır ve Biltaci’nın çocukları çıkan çatışmada öldürüldü.”
Riad Muazzez, euronews:
“Aynı zamanda aldığımız bilgilere göre iki alanı boşaltan Müslüman Kardeşler’in başka bölgelerde toplanıyor. Bunlardan biri de Muhammed Mahmud caddesi. Bu doğru mu?”
Muhammed Shaikhibrahim, euronews:
“Güvenlik güçlerince Nahda meydanından dağıtılan Müslüman Kardeşler’in üyeleri Adeviyye meydanına doğru harekete geçti. Orada bulunan arkadaşlarına destek olup güçlerini arttırmak için bu şekilde hareket ediyorlar. Fakat onların alana gitmek için kullandıkları yollar askerler tarafından bariyerlerle kapatılmış durumda.”
Riad Muazzez, euronews:
“Ordunun olağanüstü hal ilan edeceği ve sokağa çıkma yasağının uygulanacağını duyduk.”
Muhammed Shaikhibrahim, euronews:
“Bu doğru. Kahire’deki siyasi analistler ve güvenlik uzmanları Mısır ordusunun tansiyonu azaltmak için bu yönde adımlar atmasını bekliyor. Bu şekilde güvenlik temin edilecek ve bir araya gelmeye çalışan göstericiler dağıtılacak. Bu Nahda ve Adeviyye meydanındaki Müslüman Kardeşler’in yaptıklarına bir tepki.”
Riad Muazzez, euronews:
“Son soru olarak Müslüman Kardeşler ve güvenlik güçleri arasında bir sonraki adım ne olacak, bunu tahmin edebiliyor musun?”
Muhammed Shaikhibrahim, euronews:
“Samimi olarak söylemek gerekirse Adeviyye meydanındaki ön saflardan geçtik. Onların ne kadar da kararlı olduklarını gördük. Onlara sorduğumuzda sonuna kadar gitme niyetinde olduklarını söylediler. Eğer ölmeleri gerekiyorsa bunun için hazırlar. Hiçbir koşulda ayrılmak istemiyorlar. Kahire’de bulunan güvenlik güçlerine daha güçlü bir şekilde karşılık verecekleri konusunda tehditte bulunuyorlar. Bütün bunların ışığında önümüzdeki saatlerde durumun barışçıl havaya dönmek yerine daha da şiddetleneceğini görüyoruz.”