REKLAMLearning World bu hafta hata yapmanın öğrenmenin bir parçası olduğunu öğreten okullara konuk oluyor. Birçok öğrenci hata yapmaktan korktuğu için sınıfta bildikleri bir soruyu bile cevaplamak istemiyor. Ancak azimli ve kararlı olmak, yaptığımız yanlışlardan ders çıkarmak çok daha önemli…
Önce İngiltere’ye, bilgisayar oyunlarından esinlendiği kaybetme teorisini derslere uyarlayan bir eğitimciye konuk olacağız. Ardından Meksika’ya, yanlış yaparak, deneyerek, tecrübe ederek yabancı dil öğreten bir okula gidiyoruz. Son olarak 13 yıl boyunca oynadığı 248 maçın sadece birini kazanabilen, ancak ‘fair play’de şampiyon olan bir futbol takımını incelemek için İtalya’ya uzanacağız.
Hepsi ve daha fazlası bu hafta Learning World’de…
İngiltere: Tekrar dene!
Steve Harris sadece bilgisayar oyunlarına meraklı biri değil. Kendisi aynı zamanda bir eğitim danışmanı. Super Mario oyununu oynarken, aklına müthiş bir fikir gelmiş. Bu oyunlarda kullanılan bir teoriyi, eğitimde denemeye karar vermiş.
Steve Harris, Eğitimci:’‘Bilgisayar oyunları hata yapmayı düşük bir riske dönüştürüyor. Yanlış yapsanız dahi bu çok önemli değil. Çünkü bu oyunlar sizi hata yapmadan önceki konumunuza tekrar koyuyor ve size bir yanlış hakkı daha tanıyor. Kısaca sizin azminizi ödüllendiriyor ve başarmak için size hep bir fırsat veriyor.’‘
Öğrenciler, aynı bilgisayar oyunlarındaki gibi gerçek hayatta başarısızlığa uğramanın, oyunun bittiği anlamına gelmediğini öğrenmesi gerekiyor.
Meksika: Yanlış yapmaktan korkma, yaşayarak öğren!
Meksika’da Kurt Wooton adında bir öğretmen, uygulayarak tecrübe etmenin, gençler için en iyi eğitim yolu olduğunu söylüyor. Kurduğu dil okulunda öğrenciler sanat icra ediyor. Şiir yazarak yabancı dil öğreniyorlar. Kimse yanlış yapmaktan korkmuyor. Çünkü yaptıkları yanlışları gözden geçirip bundan ders çıkarıyorlar. Bu şekilde daha hızlı öğreniyor ve öğrendiklerini daha iyi pekiştiriyorlar. Burada öğrenciler, hiçbir kuralın olmadığı ve size birçok seneçek sunan Haikus mesajı yazarak yaratıcılıklarını geliştiriyor. Daha sonra öğrenciler farklı şekilleri ve birçok değişik versiyonu denedikten sonra, kendilerine en uygun gelen Haiku’yu seçiyor.
İtalya: Kaybederek kazanmak
Stefano Favaretto’nun oynadığı futbol takımı Excelsior, 13 yıl boyunca tam 247 maç kaybetmiş ve sadece 1 kez kazanmış. Futbol ateşi içerisinde kazanmak her şeydir. Ancak bu takım tam tersi istikamette giderek popüler bir medya figürü oldu. Yenilginin efendisi olan Excelsior, oyuncularını azim ve sadakatine göre ödüllendiriyor. Buradaki oyuncular yeteneklerine göre takıma alınmıyor. Kimsenin yedeği yok. İyi ya da kötü herkes sıradan oyuncu ve herkesin oynama hakkı var.
Bu sebeple maç kazanmak çok zor olsa da, onlar ‘fair play’in efendisi olarak kabul ediliyor. Elbette bu takımda herkes kazanmak için oynuyor ancak büyük ihtimalle kaybedeceklerini biliyorlar. Ancak her oyuncunun küçük bir ilerleme kaydetmesi bile onlar için zafer olarak kabul ediliyor.