Martin Schulz: "Yunan hükümetini çizgisini belirlemek zorunda"

Martin Schulz: "Yunan hükümetini çizgisini belirlemek zorunda"
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Yunan hükümeti ve Euro Bölgesi yetkilileri arasında yapılan zorlu müzakerelerin ardından Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz sorularımızı

REKLAM

Yunan hükümeti ve Euro Bölgesi yetkilileri arasında yapılan zorlu müzakerelerin ardından Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz sorularımızı yanıtladı:

Efi Koustokosta, euronews:

Nihayet bir anlaşmaya varıldı. Ancak herkes bu anlaşmaya farklı açıdan yaklaşıyor. Yunan hükümeti ilk raundu kazandığını belirtirken Almanya ve diğer uluslararası kurumlar da bu anlaşmayla çıkmaza giren eski bir hikayenin yeniden canlandığını öne sürüyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Gerçekçi olalım. Hükümet çok büyük tavizler verdi. Halkından biraz daha sabırlı olmalarını, beklentilerini biraz daha azaltmalarını istemek kolay değil elbette. Dolayısıyla farklı yorumlamak oldukça normal. Şu konuda anlaşmaya vardık: Yunan hükümeti program dahilinde verdiği sözlere sadık kalacak, diğer taraftan da Avrupalı partnerler 7,5 milyar Euro’yu cebinden çıkartacak. Bu şekilde dört aylık bir süreç kazanmış olacağız.

Efi Koustokosta, euronews:
Müzakerelere geri dönelim. Euro Bölgesi’nin 19 bakanı oradaydı. Ancak adeta Almanya ve Yunanistan arasında özel görüşmeler yapılıyor gibiydi. (M. Varoufakis ve Schäuble) Siz ne düşündünüz?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Schäuble (Şoyıble) ve Varufakis’ın arasındaki özel bir görüşme değildi. 18 maliye bakanını bir araya getiren bir toplantıydı. İsimleri ön plana çıkmayan M. Schäuble’den daha az tanınan ve radikal çözümler sunan bakanlar oradaydı. Almanya Yunanistan’a verilen paranın yüzde 27’sini tek başına ödedi. Elbette büyük bir etkisi olacak. Fransa bu rakamın yüzde 20’sini İtalya ise yüzde 18’ini ödedi. Bu iki ülke Yunanistan’a verilen paranın yüzde 38’lik kısmını kendi ceplerinden çıkardı. Dolayısıyla onların da söz hakkı var. Karşılıklı bir savaştan söz etmiyoruz. Yunan halkının kazanması için mücadele veriyoruz.

Efi Koustokosta, euronews:
M. Schulz, müzakere kulislerinde neler olup bittiğini çok iyi biliyorsunuz. Sizce Yunanistan Euro Bölgesi’nden çıkartılır mı?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Bu durum tamamen Atina hükümetine ve aynı zamanda yapıcı bir çözüm arayışı içerisinde olan Avrupalı partnerlerin kararına bağlı bir durum bu. Sorunuzu açık bir şekilde anlıyorum ancak bu konunun teorik yönleri hakkında tartışmaya girmek istemiyorum. Halkın gerçekçi ihtiyaçlarından bahsetmeyi tercih ederim. Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nden çıkacağını düşünmüyorum.

Efi Koustokosta, euronews:
Avrupalı yetkililer arasında Başbakan Çipras seçilir seçilmez ilk ziyarette bulunan sizdiniz. Neler düşündünüz? Siyasi anlamda kendisini nasıl bir kariyer bekliyor?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
İnsanlar hakkında konuşmaktansa doğrudan onlarla konuşmayı tercih ederim. Bu nedenle oraya gittim. Onu muhalif lider olarak tanıdım. Dürüst olmak gerekirse henüz fazla tecrübesi olmayan nasıl yöneteceğini bilmeyen yeni bir hükümet var. Uluslararası ilişkilerde de yeterince tecrübeye sahip değil. Ama tabii ki zamanla daha iyiye gidecekler.

Efi Koustokosta, euronews:
Anlaşmanın uzatıldığı iki, dört ay içerisinde beklentileriniz nedir?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Söylediklerine güvenebilir. Güvenirliği kazanmanın ve kaybedilen kredibiliteyi yeniden kazanmanın yollarından biri anlaşmalara ve verilen vaatlere sadık kalmak. Fakat anlaşmaya varılmasının verimsiz olduğunu söyleyebilirim. Ertesi gün Maliye Bakanı evet dedi ama farklı maddelerden de bahsetmemiz lazım. Somut önlemler üzerinde durmalıyız. Bu önlemler açıklanmalı ve uygulanmalı. Bu şekilde güven kazanılır. Beklentim şu yönde: ilk olarak ne yapacağımızı duyuracağız sonrasında bunu uygulamaya koyacağız.

Efi Koustokosta, euronews:
Memorandum ve kemer sıkma politikalarının Yunanistan için ideal çözüm olduğunu söyleyebilir miyiz?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Hayır… Yunanistan kamu açığını azalatmalı ve borcunu ödemeli. Şimdiye kadar Yunanistan’ın borcu Brüksel veya Berlin’de karara bağlanmadı. Atina’da kararlar alındı. Dolayısıyla sorumluluk onlara ait. Ama şunu biliyoruz: Hiç bir ülke Yunanistan da dahil ekstra gelir olmadan, daha fazla para olmadan, kamu maliyesini düzgüne çıkaramaz. Ülke için daha fazla para ne demek? Daha fazla büyümeye ve daha fazla istihdama ihtiyacımız var? Son yıllarda Uluslararası Para Fonu İMF’nin de yeni felsefesinin kesintiye gitmek olduğunu gördük. Ama kesintiler her zaman için yeterli değil.

Efi Koustokosta, euronews:
Yunan hükümeti ve kreditörlerle anlaştığınız ortak nokta Yunanistan’ın reform sürecinden geçmesi. Ama yapısal reformların sonuç getirmesi için zamana ihtiyaç var. Ve bu arada ülkenin de paraya ihtiyacı var?

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Yapısal reformlar güven verici ve sağlamsa her ülke Yunanistan’a daha fazla zaman vermeye hazır. Bu reformların hedef alacağı alanlar öncelikle iyi belirlenmeli. Hükümetin vermesi gereken bir mücadele bu. Vergi kaçakçılığına yolsuzluğa karşı verilmesi gereken bir mücadele. Devlet bütçesine de sadece gider yönünden değil gelir yönünden de bakılmalı. Sonuç olarak örneğin özelleştirmelerin aniden durdurulması iyi bir çözüm değil. Kamu varlıklarımızı elden çıkarmak istiyoruz diyenleri anlıyorum. Tamam. Ama Çinliler gibi Pire Limanı’na yatırımcı bulunca veya Francfort’taki Frapport sahipleri gibi, çok yakından tanıdığım bir şirket, Atina havalimanına yatırım yapmak istiyor. Bunlar sağlam ve güvenilir yatırımcılar. Yunanistan’da kölelik sistemini yeniden kurmak isteyen kan emici kapitalistler değil.

Efi Koustokosta, euronews:
Yeni hükümeti ne gibi zorluklar bekliyor? Çünkü şu anda Yunanistan hükümeti içerisinde yeni önlemler konusunda anlaşmazlıklar görüyoruz.

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz:
Ülkeye yatırımcı çekmek istiyorlarsa hükümet politikalarını açık bir şekilde duyurmaları gerek. Ama bu konuda herhangi bir yorumda bulunmak benim görevim değil. Yeni hükümet ve koalisyonun bu konu üzerinde çalışması gerek. Syriza gibi bir sol partinin Kammenos gibi biriyle koalisyona gitmesi gerçekten hayret verici. Çok dikkatli olmak gerek. Farklı bir şekilde söylemek gerekirse Kammenos Syriza gibi bir sol parti için mantıklı bir partner değil. Ama şu an ki hükümetle işleri yürütmek zorundayız.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Charles Michel: Avrupa Birliği, 2030 yılına kadar yeni üyeler almaya hazır olmalı

AB Komisyonu Üyesi Breton: Avrupa, turizm yapay zekasını icat etmek için 'harika' bir yer

AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Borrell: 'Eğer desteklemezsek Ukrayna birkaç gün içinde düşer'