Claudia Cardinale ile sinema dünyasına yolculuk

Claudia Cardinale ile sinema dünyasına yolculuk
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

John Wayne onun için, ‘erkek gibi kız’, İngiliz oyuncu Devid Niven ise ‘spagettiden sonra en iyi İtalyan icadı’‘ tanımını yapıyor. 150’den fazla film

REKLAM

John Wayne onun için, ‘erkek gibi kız’, İngiliz oyuncu Devid Niven ise ‘spagettiden sonra en iyi İtalyan icadı’‘ tanımını yapıyor. 150’den fazla film çeviren ve tesadüfen sinemaya başlayan Claudia Cardinal’in hayat hikayesi adeta bir roman gibi. ‘Bir zamanlar Batıda’, ’8,5’, ‘Leopar’, ünlü sanatçının oynadığı ve dünyanın önemli sinema yapıtları arasında gösterilen filmleri arasında. Euronews muhabiri Diego Giuliani, Lyon’da bir sinema etkinliğine katılan Claudia Cardinale ile görüştü.

Euronews muhabiri Diego Giuliani: ‘‘Claudia Cardinale, Euronews kanalının davetini kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Uluslararası üne kavuşmuş bir sanatçısınız, Tunus’ta doğdunuz hem İtalyan hem Fransız vatandaşısınız. Birazdan sinema hakkında konuşacağız ama geçmişinizle ilgili bir soru sormak istiyorum. Tunus’tan çıkıp, İtalya’ya gelip dünyaca ünlü bir yıldız oldunuz. Günümüze baktığımızda, aşağı yukarı aynı parkuru izleyip, daha iyi bir hayat için yola çıkıp Akdeniz’de boğularak ölen yüzlerce göçmenin durumunu gördüğünüzde nasıl hissediyorsunuz?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Bu korkunç bir durum, bu tür haberler beni derin üzüntüye boğuyor ve ağlatıyor. Binlerce kişi öldü. Şok edici bir durum. Bazıları, ölenlerin cansız bedenlerine tutunarak hayatta kalmayı başarmış gerçekten inanılmaz.’‘

Euronews: ‘‘Claudia Cardinal ve sinema bu konuda bir şey yapabilir mi? Yoksa bu sorunun çözümü tamamen siyasetçilere mi bırakılmalı?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Hepimiz bu konuda mücadele etmeliyiz. Tabi öncelikle siyasetçiler, ama hepimizin sorumluluğu var. Ben UNESCO iyi niyet elçisiyim, bu alanlarda çok mücadele verdim, ancak görüntüleri görünce dehşete düştüm.’‘

Euronews: ‘‘Sizin Tunus’tan İtalya’ya yolculuğunuz ve sinemaya adım atışınız, adete bir peri masalı gibi. Tunus’ta tesadüfen katılmak zorunda kaldığınız güzellik yarışmasını kazandınız ve ödül olarak Venedik Sinema Festivali’ne gelerek İtalya’ya ilk kez adım attınız. bunları bize biraz anlatırmısınız ?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Çılgın bir şeydi. Ben oraya annemle yarışmayı izlemeye gitmiştim. İtalyan konsolosluğundan, güzellik yarışmasını organize eden yetkililer vardı. Sahnede bütün kızlar yerini almıştı ki, bir yetkili geldi beni sahneye çıkartıp, ‘Tunus’un en güzel kızı sizsiniz’ diyerek birincilik şeridini üzerime taktı. Yarışmanın mükafatı olarak Venedik Film Festivali’ne gittim. Foto muhabirlerinin yoğun ilgisi ile karşılaştım. Venedik’te ilk film çevirme teklifi geldi, onlara film çevirmek istemediğimi söyledim. Geri dönüş için uçağa bindiğimde, gazeteler benden bahsetmeye başlamışlardı bile.’‘

Euronews: ‘‘Sizin sinema hayatınızdaki iki önemli yönetmen 8,5 filmini çektiğiniz Fellini ve Leopar filmini çektiğiniz Visconti. Siz, ‘Visconti bana kanatlarımı verdi, Fellini ise benim kendimle barışmamı sağladı’ dediniz. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘İkisi de taban tabana zıt karakterlerdi. Visconti ile bir film çekimine başlamadan önce, bütün oyuncularla birlikte bir masanın etrafında her şeyin kusursuz olması için saatlerce provalar yapardık. Fellini ile bunun tam tersi olurdu, ortada senaryo bile olmaz, genelde doğaçlama çalışırdık. Visconti ile birlikte çok zaman geçirdiğim için çok şanslıyım, her zaman bir aradaydık ve sürekli evine giderdim. Birlikte yolculuk yapardık, Sanremo müzik festivalini birlikte izlemeye giderdik. Fellini bana hayrandı, yeteri kadar yemediğim için bazen bana kızardı. Benim doğuştan Afrikalı olduğumu ve ona ilham verdiğimi söylerdi.’‘

Euronews: ‘‘Marcello Mastroianni kamuoyu önünde sizi hala çok sevdiğini söylüyor, Robert de Niro sizin için kıskançlık krizleri geçiriyordu. Siz, peşinizden koşan çok ünlü kişiyi geri çevirdiniz. Hatta bir gün sizin için dünyanın en çekici erkeği olduğunu ifade ettiğiniz Marlon Brando’yu bile. Bu konularda neler söyleyeceksiniz.’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Marlon Brando, bir gün kaldığım oteli öğrenmiş, odamın kapısına dayandı ve beni baştan çıkartmak için çeşitli sözler ve jestlerle elinden geleni yaptı ve sonunda bana baktı, ‘anladım sen de benim gibi koç burcusun’deyip, kapıyı vurup çıktı. O gittikten sonra kendime ‘ne kadar aptalım, o benim en çok beğendiğim aktördü’ dedim.’‘

Euronews: ‘‘Bir çok yıldız eski parlak günlerini unutamayıp, zamanı geçtiğini kabul edemiyor, Sizin bir çok yıldız gibi geçmişin, nostaljinini esiri olmayıp sürekli ileri bakmanızın sırrı nedir?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Normal olarak insanın bir hayatı var, ancak ben çevirdiğim 151 film kadar yaşadım, her yeni bir filmde farklı bir kişiye dönüşmek harikaydı, ama bu mesleği yapıyorsanız iç dünyanızın da güçlü olması gerekiyor. Aksi takdirde kim olduğunuzu unutma riski taşırsın. Bir gün film çekimi sırasında Rita Hayworth benim soyunma odası olarak kullandığım karavana geldi ve ‘ben de bir zamanlar çok güzeldim’ diyerek hıçkıra hıçkıra ağladı, ben de onunu durumuna görünce çok üzülerek ağladım Ben bugün 77 yaşındayım ve çalışmaya devam ediyorum, önemli olan halatta aktif olmak. Estetik operasyonlara inanmıyorum, çünkü biz zamanı durduramayız.’‘

Euronews: ‘‘Sinema size çok şey verdi, ama belki de çok şey aldı. Siz uzun bir süre çocuğunuzun olduğunu bile saklamak zorunda kaldınız. Bu kadar ağır bir bedel ödemek nasıl bir duygu ?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Beni buna zorladılar. Benim yapımcım, buna beni zorladı. Çok gençtim ve o zaman bu skandal olarak değerledirebilirdi. Korkunç bir durum bu ve sonunda bir gün her şeyi anlatmaya karar verdim ve ne olacaksa olsun dedim.’‘

Euronews: ‘‘Bu sırrı 7 yıl saklarınız ?

Claudia Cardinale: ‘‘Bu benim için korkunçtu.’‘

Euronews: ‘‘Biraz önce 151 film çektiğiniz söylediniz. Sinema size artık ne ifade ediyor?’‘

REKLAM

Claudia Cardinale: ‘‘Artık daha çok genç yönetmenlerle çalışıyorum, son olarak Avusturya, İspanya’da filmler çektim, Amerika’da iki film çektim, çalışmaya devam ediyorum ve gençlere yardım etmeyi seviyorum.’‘

Euronews: ‘‘Size son bir sorum var, Werner Herzog, ütopya ile ilgili çevirdiği son filminde, rüyayı gerçekleştirmek için imkansızı gerçekleştirmek gerekir demişti, sizin imkansız rüyanız ne?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Biz Tunus’ta yazgı için bir ifade kullanıyoruz, ben buna inanıyorum, ama ben yine de bir çok rüyamı gerçekleştirdiğimi düşünüyorum.’‘

Euronews: ‘‘Yeni bir hayaliniz var mı?’‘

Claudia Cardinale: ‘‘Şimdilik yok, ama bekliyorum.’‘

REKLAM
Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Mısır'da öldürülen İtalyan doktora öğrencisinin davası yeniden Roma'da başladı

İtalya'da 94 kişinin öldüğü tekne faciası: Gün Ufuk'a insan kaçakçılığından 20 yıl hapis cezası

İtalya Parlamentosu'ndan Arnavutluk'la yapılan göçmen anlaşmasına onay