İlköğretimde uygulamalı organik gıda eğitimi öğrencilerin davranış biçimlerini değiştirdi

İlköğretimde uygulamalı organik gıda eğitimi öğrencilerin davranış biçimlerini değiştirdi
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

İyi beslenme sağlıklı yaşam için gerekli. Çocukların beslenme biçimi, derslerindeki başarıya da yansıyor. Peki çocukların beslenmesini sağlıklı bir

REKLAM

İyi beslenme sağlıklı yaşam için gerekli. Çocukların beslenme biçimi, derslerindeki başarıya da yansıyor.

Peki çocukların beslenmesini sağlıklı bir diyetle dengeleyemezsek ne olur? Güney Asya’da, Bhutan’da bazı okulların bu soruya bir cevabı var.

Dechen Wangmo’un 9 yaşındaki oğlu Ugyen’in devam ettiği ilkokul evine 30 dakika yürüyüş mesafesinde. Ailenin arabası yok. Ugyen, mahalledeki diğer arkadaşları gibi okula her gün yürüyerek gidiyor. Fakat diğer ailelerden farklı olarak, annesi de okulda ona eşlik ediyor. Dört yaşındaki kızını da yanına alıyor, çünkü evde ona bakacak kimse bulunmuyor.

Dechen Wangmo: “Okulda çocuklar için yemek pişiriyorum. Evde yapacak çok fazla işim yok. Okul öğrencilere yemek temin ettiği sürece ben de onlara yardım etmekten memnuniyet duyarım.”

Okulda eğitim, sabah duası ile başlıyor. Burası, Bhutan’ın en eski okullarından biri. Okuldaki bağımsız beslenme programı, 2009 yılından bu yana uygulanıyor. Okul müdürü uygulamaya neden ve nasıl başladıklarını şöyle anlatıyor.

Beslenme programı çocukların davranış biçimlerini değiştirdi

Choki Dukpa, Jigme Losel İlkokulu Müdürü:“Okuldaki bazı çocuklar, başlangıçta asla bir arada oturmuyor, birlikte yemek yemiyorlardu. Grup olarak hareket etmekten sürekli kaçındılar. Yalnız olmayı tercih ettiler. Nedenini bulmaya çalıştık. Gördük ki yoksul ailelerden geldikleri için böyle davranıyorlar. Evlerinde beslenme zorluğu çeken çocuklardı bunlar.”

Ekonomik durumu görece iyi aileler, her ay öğrencilere pirinç dağıtıyor. Bunu okulun belirlediği takvime göre, gönüllü olarak, sırayla yapıyorlar. Okulun yerleşkesinde organik sebze yetiştiriliyor.

Okulun beslenme programı koordinatörü, “Her sınıfın kendine ait sebze bahçesi var. Bitkilerin sulama ve bakım işleri ile öğrenciler ilgileniyor. Tamamen organik sebzeler, çocukların öğle yemekleri için çok önemli. Onların dengeli ve sağlıklı beslenmesine çok dikkat ediyoruz.” diyor.

Choki Dukpa: “Öğrenciler için beslenme çok önemli, yiyeceklerin kalitesi en önemli önceliğimiz. Beslenmelerinin, sınıfta ne derece iyi eğitim verdiğimizin ya da onların derslerindeki başarısının önünde olduğunu düşündük. Bu yüzden bu programı başlatmaya karar verdik.”

Beslenme programı başladığından beri, fakir ailelerin çocuklarının, derslerinde daha fazla başarılı oldukları gözlenmiş.

Portekiz’den ödüllü proje: Öğrenciler okul arazisinde sebze meyve üretiyor

Okulda sağlıklı yemek hizmeti çocuklar için yaşamsal önemde. Fakat, bunu yaparken sürdürülebilir gıda temini konusunu da güdemde tutmak nasıl mümkün olacak? Portekiz’de bu alanda ödüllü bir projeyi uygulayanları bulduk.

Ferreiros’taki Prado İlkokulu’nda tarım ürünü yetiştirmek, eğitim programının bir parçası. Öğrenciler okulun arazisinde sebze ve meyve yetiştirmek ve hayvancılıkla ilgili eğitim alıyorlar. Bu faaliyet 11 yıl önce başlamış.

Maria Luisa Queiros, Proje Koordinatörü: “Çocukları çevre kirliliği konusunda bilinçlendirmek. Onlara besin zincirini öğretmek. Bitkileri ekmek, biçmek, toplamak ve tüketime hazır hale getirmek… Çeşitli bilimsel yöntemleri öğreniyorlar. Hayvanların doğalarını, özelliklerini ve davranışlarını gözlüyorlar. Bu eğitimleri, pratik uygulamalarla destekleniyor.”

Çocuklar ayrıca üretilenleri pişirmeyi de deniyorlar.
Fakat, sebze veya meyveli kek okuldaki menüde istisnai yiyecekler. Çocukların okula çikolata ve kek benzeri yiyecekler getirmesi yasak. Sağlıklı beslenmenin önemini hem arazide hem de sınıflarda öğreniyorlar.

Velilerden biri eğitimin ardından çocuğundaki değişimi şu sözlerle özetliyor:

“Meyveyi daha çok sevmeye başladı çünkü okulda sürekli meyvelerin içinde. Kardeşine de aşıladı. Salata yiyor artık. Domates ve kırmızı lahana da istiyor. Önceden sadece marul yiyordu.”

REKLAM

Prado İlkokulu’nda öğretmen, öğrenci ve velilerin geliştirdiği proje, 2014 yılında Portekiz ve Avrupa’daki iki tarım ve biyoloji kuruluşundan “En İyi Organik Okul Bahçesi” ödülünü kazandı.

Senegal, yerli ve doğal ürünlerin tüketimini çiftçi detekleme programıyla arttırdı

Senegal hükümeti pirinç ithalatını azaltmayı deniyor. Ancak, insanların beslenme alışkanlıklarını değiştirmek çok kolay değil. Peki onları yerli alternatiflere alıştırmak eğitimle mümkün olabilir mi?

Örneğin Khadija isimli Senegalli genç kız PAFA yemek atölyesinde eğitim almış. PAFA, çiftçilerin güçlendirilmesi ile ilgili bir desekleme programı. Amacı, mısır ve diğer yerli hububatların kullanılmasını ülkenin yerel mutfağında daha yaygın hale getirmek. Khadija, öğrendiği yeni tarifleri pişirmeyi evde deniyor.

Khadija, pirinç yerine yerel ürünlerin tüketilmesine katkıda bulunmak istiyor:

REKLAM

“Evde pişirdiğimiz, ithal pirinç. Yurtdışından geliyor. Tadı çok da güzel değil. Bazen içinden taş çıktığı da oluyor. Bu yüzden biz de mısırdan kuskus yapıyoruz. Babamın ektiği mısırlardan. Onun çok büyük mısır tarlası var.”

Senegal nüfusunun yarısı 18 yaşın altında ve ülkede işsizlik oranı çok yüksek. Yerel ürünlere talebin yükselmesi şimdi pek çok genç için de yeni fırsatlar yarattı.

Gençler, bu proje sayesinde bir çok eğitimden geçti. Sulama, tohum serpme yöntemleri öğrendi. Bu projeden önce gençler Dakar’a ya da başka yerlere gitmek zorunda kalıyorlardı.

Projenin amacı, küçük çiftçilerden başlayarak tarım endüstrisini geliştirmek. Kendi kendilerine ayakta kalmalarını sağlamak.

Alioune Ndiaye, PAFA yetkilisi:“Ulaştığımız üretim düzeyi ve çiftçilere verdiğimiz eğitimlerin çok yönlü geri dönüşü olduğunu söyleyebiliriz. Artık, her geçen gün çok daha fazla Senegallinin, çok daha fazla köylünün yerel yiyecekler tükettiklerini görüyoruz.”

REKLAM

Senegal’in ikinci büyük şehri Kaolack gibi pek çok kentte, küçük dükkanlarda bu yerli ürünler satılmaya başlandı.

Yerel yiyeceklere ilgiyi artırmanın bir diğer yolu da yeni tariflerle pişirilen lezzetli yemekleri restaurantlarda sunmak. Nganda’da bir yerel kadın derneğinin önemli bir girişimi var.

Burada bir araya gelen, aralarında çiftçiler ve ahçıların da olduğu 350 kadın, bir kaç ay önce bir restoran açtı.
Bu girişimcilerden Aissatou Cisse, hayatlarını değiştiren bu işletme sayesinde artık iş bulmak için Dakar’a gitmelerine gerek kalmadığını, köylerinde kalabildiklerini mutlulukla ifade ediyor.

Sizce, sürdürülebilir gıda temini ve beslenme konusunda eğitim, uzun vadeli global bir dönüşüm yaratabilir mi? Bu konudaki görüşlerinizi sosyal medya sayfalarımızdan bize iletin.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Afganistan'da yeni eğitim yılı başladı; Taliban kız çocuklara yine izin vermedi

Araştırma: Türkiye'de mutluluk oranının en düşük olduğu grup üniversite mezunları

Senegal Cumhurbaşkanı Sall, üç hafta kala devlet başkanlığı seçimlerini erteledi