İsveç merkezli uluslararası organizasyon WikiLeaks , ABD’nin 2006’dan bu yana Fransa cumhurbaşkanlarını dinlediğini iddia etti. Kaynaklarının
REKLAMİsveç merkezli uluslararası organizasyon WikiLeaks , ABD’nin 2006’dan bu yana Fransa cumhurbaşkanlarını dinlediğini iddia etti.
Kaynaklarının gizliliğini koruyarak hükümetlerin ve diğer organizasyonların hassas belgelerini yayınlayan WikiLeaks’e göre, Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu NSA, Fransa’nın 3 cumhurbaşkanını 2006-2012 yılları arasında elektronik takibe aldı.
Söz konusu belgeler, Amerika Başkanı Barack Obama’nın bu ay başında telefon dinlemeyi kısıtlayan bir yasaya imza atmasının ardından ortaya çıktı.
Wikileaks’in internet sitesinde yayımladığı, detayları Fransız Liberation gazetesi ve haber sitesi Mediapart ile paylaşılan “Elysee Casusluğu” isimli rapora göre, NSA sadece cumhurbaşkanlarını dinlemekle kalmadı. Aynı zamanda Elysee Sarayı’nda görevli çok sayıda bakan, bürokrat ve diplomatlar da yakın takibe alındı.
Fransa, NSA dinlemesinden daha çok Wikileaks'in bu karikatürüne bozulabilir :) https://t.co/Xenvl1ETpRpic.twitter.com/9GOIKVXftP
— Candan Pekdaş (@candanp) 23 Juin 2015
Jacques Chirac, Nicolas Sarkozy ve François Hollande’ın dinlendiğinin ortaya çıkması üzerine Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, Savunma Konseyi’ni acil toplantıya çağırarak ordudaki üst düzey komutanlarla görüşmelerde bulundu. Ardından yazılı bir açıklama yaparak “Fransa, güvenliğini ve çıkarlarını tehdit eden hiçbir faaliyete müsamaha göstermeyecektir” dedi.
Sarkozy ve Hollande gizli kayıtlarda neler dedi?
Söz konusu dinlemelerde eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin 2011 yılında Filistin ile İsrail arasındaki barış görüşmelerini ABD’nin aracılığı olmadan yeniden başlatma ihtimalini görüştüğünü belgeliyor.
20 Mayıs 2012 tarihli bir diğer telefon kaydındaysa Cumhurbaşkanı François Hollande’ın Fransa’da ve Alman muhalefetiyle yürüttüğü Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nden çıkartılmasının olası sonuçları hakkında gizli görüşmeleri aktarılıyor.
Merkel de dinlendi
NSA’nin 2013 yılında da Almanya Başbakanı Angela Merkel’i dinlediği ortaya çıkmıştı. Bunun üzerine Merkel, “Dostlar arasında casusluk olmaz” demişti.
Dilma Rousseff de dinlendi
2013 yılında Brezilya medyası NSA’nin Brezilya Devlet Başkanı Dilma Rousseff’i dinlediği de iddia edilmişti.
Wikileaks'in kurucusu Julian Assange : "Yaptığımız işten gurur duyuyoruz"
Wikileaks’in kurucusu Julian Assange ise söz konusu casusluk raporuna ilişkin yaptığı açıklamada, “Fransa halkının, kendi seçtikleri hükümetlerinin müttefiki tarafından dinlendiğini bilmeye ihtiyacı var. Yaptığımız işten gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Mediapart’ın ve Wikileaks’in 2011 yılında hayata geçen Fransız versiyonunun kurucularından François Bonnet, ABD’nin casusluk faaliyetleri hakkında sorularımızı cevapladı.
euronews:“Liberation gazetesinde ortalığı karıştıracak çok gizli belgeleri yayınladınız. Bu belgelerde ABD’nin üç Fransız lideri dinlediği yazıyordu. Bu belgelere nasıl ulaştınız? François Bonnet:“Wikileaks’in en eski ortaklarındanız. Julian Assange’ı destekleyen ilk Fransız basın organlarından da biriyiz. Nasıl olduğunu kısaca anlatalım…
ABD uluslararası anlaşmaları çiğneyerek, müttefiklerinin de aralarında olduğu yabancı hükümetleri ve dış güçleri yasa dışı olarak takibe aldı. Fransa da bu ülkelerden biri.
Bu bir kriz döneminde de olmadı. casusluk uzun bir süredir devam ediyordu. Son on yılda telefon görüşmelerini dinleme, elektronik iletişime müdahale gibi bir gözetleme mekanizmasının kullanılmaya başlandığı gördük. Bu takip sadece Chirac, Hollande ve Sarkozy’e yönelik değildi.
Örnek verecek olursak, üst düzey yetkililer, iş adamları, hükümet danışmanları, idari memurlar da bu takibe alındı. Bu da tabi durumun boyutunu ortaya koyuyor.”
euronews:“Elinizde daha şaşırtıcı bilgiler var mı? Yoksa her şeyi yayınladınız mı?” François Bonnet:“Maalesef hayır. Her şeyi daha yayınlayamadık. Bu belgeler çok farklı casusluk ve istihbarat olaylarını ortaya döken hassas belgeler. Bunları, tam manasıyla analiz edebilmemiz için zamana ihtiyaç olduğundan bölüm bölüm yayınlayacağız.” euronews:“Bu bulgular ABD ve müttefikleri arasındaki ilişki hakkında neler söylüyor bize?” François Bonnet:“ABD’nin müttefikleriyle olan ilişkilerinin tam kalbinde şüphenin yattığını söylüyor.” euronews:“Ama bu yeni bir şey değil?” François Bonnet:“Yeni değil ama bu boyutta bir dinleme olayı ifşa olunca, Ulusal Güvenlik Ajansı NSA ve CIA’in, ABD’nin gerçek bir demokratik ülke imajını nasıl zedelediğini kavramamız gerekiyor. ABD çok sofistike istihbarat sistemleriyle kendini korumaya çalışsa da bu sistemlerin gerçekte çok işe yaramadığı buradan çıkarılacak ilk ders.
İkinci mesaj ise, bu sistemlerin ABD’nin demokratik güç imajını çizdiğidir.”
euronews:“Julian Assenge’dan bahsedelim. Ekvator’un Londra Büyükelçiği’nde mahsur kalmış durumda. Hala kontrol O’nda mı?” François Bonnet:“Julian Assange hala çok aktif çalışıyor. Bununla birlikte, son üç yılda katlanılamaz koşullara maruz kaldığını da belirtmeliyim. Londra’daki büyükelçilikte küçük bir odada, bir keşiş gibi yaşıyor. Dışarı adım attığında tutuklanma riski ile karşı karşıya.
Edward Snowden de Rusya’da toplumdan kopmuş bir şekilde hayatını sürdürüyor. Fransa gibi büyük bir ülke bence hem Assange’a hem de Snowden’e oturum hakkı vermeli.”
REKLAMeuronews:“Bugün önerilen bu muydu?” François Bonnet:“Fransa’da bu öneriyi destekleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor çünkü bu iki şahıs ülkemizin özgürlüğü için mücadele veriyor. Bu nedenle, Fransa’nın veya diğer Avrupa ülkelerinin Assange ve Snowden’e siyasi sığınma hakkı tanımasının zorunlu olduğunu düşünüyorum.”