Burundi iç savaşa gebe

Burundi iç savaşa gebe
© 
By Arzu Kayaoglu
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Burundi’de son karışıklık Başkan Pierre Nkurunziza’nın üçüncü dönem için tekrar aday olduğunu açıklamasıyla patlak verdi. Muhalifler, Nkurunziza’nın

REKLAM

Burundi’de son karışıklık Başkan Pierre Nkurunziza’nın üçüncü dönem için tekrar aday olduğunu açıklamasıyla patlak verdi.

Muhalifler, Nkurunziza’nın tekrar yarışmak istemesini, adaylığı iki ile sınırlandıran anayasaya aykırı olduğunu savunuyor.

#Burundi Hutular ve Tutsilerin Savaş'ı bitmiyor, yetimler çoğalıyor, pic.twitter.com/FIFVnmRaeR

— ebrukk (@ebrukk) 15 Mai 2015

Başkan Nkurunziza ilk dönem parlamento tarafından seçildiği için adaylığının hukuki olduğunda ısrar ediyor. Burundi Anayasa Mahkemesi de Nkurunziza’ya destek çıktı. Ancak mahkeme başkan yardımcısı, karar öncesi yurtdışına kaçarak, hakimlerin ölüm tehditleri aldığını ve büyük baskı altında olduklarını iddia etti.

Afrika’da sıkışmış bu küçük ülke, 1962’de Belçika’dan bağımsızlığını kazandıktan sonra şiddet olayları, katliam ve askeri darbelerle bugüne geldi.

Geleneksel olarak politik gücü ve askeriyeyi elinde bulunduran azınlıktaki Tutsiler ile nüfusun yüzde 85’ini oluşturan Hutular arasında çıkan etnik çatışmalarda yüzbinlerce insan yaşamını yitirdi.

2000 yılında ise eski Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela arabuluculuğunda Husiler ve Tutsiler arasında demokratik güç paylaşımı için Arucha Barış Anlaşması imzalandı. Bu önemli bir adımdı ancak büyük silahlı grupların hiçbiri ile ateşkes anlaşması içermiyordu.

Anlaşmanın uygulanması ertelendi, iç savaş da sürdü. BM 2004 yılında devreye girerek barış koruma sorumluluğunu üstlendi. Ertesi yıl ise Başkan Nkurunziza’nın ilk dönemi başladı. 2006 yılında yeniden imar çalışmaları etkisini göstermeye başlamıştı.

Bütün bunlara karşın eylül 2006’da hükümet ile silahlı muhalif grup Ulusal Kurtuluş Gücü FLN arasında imzalanan ateşkes anlaşması hiçbir zaman tamamen uygulanamadı. Dolayısıyla şiddet eylemleri hiç bir zaman tamamen durmadı.

Son şiddet olayları nedeniyle yaklaşık 200 bin kişi komşu ülkelere göç etti. İnsani dram yaşanacağı korkusu oluşturan bu göç, kriz kıvılcımının istikrarsız bölgeye sıçrayacağı endişesine yol açtı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Moldova: Merkezi yönetim ile Gagauz Türkleri arasındaki ilişkiler geriliyor

Polonya: 'Yolsuzluktan' aranan iki siyasetçi cumhurbaşkanlığı sarayında tutuklandı

Venezuela'da hükümet ile muhalefet seçimlerin 2024'te yapılması konusunda anlaştı