Obama'nın Küba ziyareti ne getirdi?

Obama'nın Küba ziyareti ne getirdi?
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Başkan Barack Obama’nın yaptığı 3 günlük Küba ziyaretinde Ada için ‘umutlu bir gelecek’in ilk adımı atıldı. Başkan Obama’nın tarihi ziyaretinin

REKLAM

Başkan Barack Obama’nın yaptığı 3 günlük Küba ziyaretinde Ada için ‘umutlu bir gelecek’in ilk adımı atıldı.

Başkan Obama’nın tarihi ziyaretinin zirvesi, davetlerin önünde yaptığı ve devlet televizyonu tarafından yayınlanan konuşmasında oldu. Obama 1962’den beri Küba’ya uygulanan yaptırımların bir işe yaramadığını kabul etti. Konuşmanın ana mesajı ise Küba halkına oldu. Obama, Kübalılardan ‘mükemmel değil ama ortadaki en iyi sistem’ diye nitelediği demokrasiyi seçmelerini istedi:

“ABD Başkanı olarak Kongre’den ambargoyu kaldırmasını istedim (…). Sanırım benim buraya yaptığım ziyaretim, Amerika Birleşik Devletleri’nden size yönelik herhangi bir tehdit olmadığını gösteriyor. Bundan eminim, Küba halkından yükselecek farklı seslerden, kendi liderleri için oy vermelerinden korkmanıza gerek yok”

Kübalılar, sivil özgürlüklerin ele alındığı bu konuşmayı canlı yayından takip etti. Başkan Obama’nın ambargonun kaldırılması hakkındaki tutumu Havana sokaklarında coşkuyla karşılandı:

“Bir ilaç almanız gerektiğinde, örneğin Japonya’ya gitmeniz gerekiyor. Ancak bileşenlerinden biri Kuzey Amerika yapımıysa size bu ilacı satmıyorlar. Bu Kuzey Amerika hükümeti, iş adamları ve Küba halkı için üzücü bir durum.”

Bir çok Kübalı için Obama’nın ziyareti inanılmaz bir durum. Adela gibi ABD’de yakın ailesi bulunanlar için dahi beklenmedik bir adım. Adela ailesini yeniden görebilme fikrinin kendini rahatlattığını ifade ediyor: “O kadar inanılmaz bir durum ki kalbim durabilir. Hislerimi anlatmak için kelimeler yetersiz.”

Obama medyaya karşı tavırlarıyla bilinen Raul Castro’ya basın toplantısı yaptırtmayı da başardı. Castro, basın toplantısında siyasi tutuklular gibi hassas ve ülkede tabu sayılan konularda konuşmak zorunda kaldı:

“Bana hemen siyasi tutukluların listesini verin ki onları serbest bırakayım! İsimlerini verin! Hangi siyasi tutuklular! İsim veya isimlerini verin ! Toplantı bittiği zaman o listeyi bana verin. Eğer siyasi tutuklular var ise hava kararmadan serbest bırakılacaklardır.”

Siyasi tutukluları sıradan mahkumlardan ayırt etmeyen Castro’nun blöf yaptığı söyleniyor. Ancak biri ev hapsinde olmak üzere 77 siyasi tutuklunun listesi ABD Büyükelçiliği’nde rejim muhalifi gruplara takdim edildi. Zorlu bir hamle daha sessizce çözüme kavuştu.

Bugüne kadar ne Papa Francis, ne François Hollande ne de Federica Mogherini Havana’ya yaptıkları ziyarette Kübalı muhaliflerle görüşmeye cesaret edebilmişti.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Mc Donalds'dan önce Google'dan sonra Küba'da zaman

Obama Küba'dan sonra Arjantin'de

Obama'dan beyzbol diplomasisi