Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cübeyir: Başarısız darbe girişiminin Türkiye'nin refahı üzerinde kalıcı etkisi olacağına inanmıyorum

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cübeyir: Başarısız darbe girişiminin Türkiye'nin refahı üzerinde kalıcı etkisi olacağına inanmıyorum
© 
By Olaf Bruns
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Suriye’de korkunç savaş devam ediyor, Türkiye bocalıyor, Yemen’de savaş var, Ortadoğu, bir kez daha karıştı.

Suriye’de korkunç savaş devam ediyor, Türkiye bocalıyor, Yemen’de savaş var, Ortadoğu, bir kez daha karıştı. Bölgeyi konuşmak üzere Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adil el-Cübeyir’le birlikteyiz.

Olaf Bruns, Euronews: Dışişleri Bakanı, Dünya uzun yıllardır, Suudi Arabistan’ın çok ihtiyatlı bir dışişleri politikası olmasına alışmıştı. Şimdiyse daha cesur bir duruş sergiliyorsunuz. Gerek Yemen’e müdahalede, gerek İran’a karşı net tavrınızla, gerek Suriye’de kendilerine İslam Devleti diyenler, El-Kaide ve Beşar Esad’a karşı mücadelede… Bu Suudi Arabistan’ın yeni yüzü mü?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Bir girdap gördük, doldurulması gereken bir girdap. Bir liderlik boşluğu gördük. Ve bir lidere ihtiyaç vardı. Bu yüzden müttefiklerimizle görüşüp kendi çıkarlarımızı korumak için bu girdabın içine girdik. İran ve Hizbullah ile birlik olan, Yemen yönetimini ele geçiren, radikal milisler vardı. Bunların zimmetinde hava kuvvetleri ve cephane bulunuyordu. Suudi Arabistan ve körfez ülkeleri için doğrudan bir tehdit oluşturmaya başladılar. Birilerinin birşeyler yapması gerekiyordu. Biz müdahale ettik. İran’a “yeter” dedik. İran’ın Suudi Arabistan ve müttefiklerine karşı 35 yıldır süren saldırgan tavrına yeter dedik. Daha fazla müsamaha göstermeyeceğiz… Suriye’de ise hedefimiz, ılımlı muhalefeti destekleyerek oradaki sistemi değiştirmek.

Olaf Bruns, Euronews: Girdap derken, bölgede ABD’nin varlığının zayıf olduğunu mu kastediyorsunuz?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Sadece o değil… Son 7,8,9 yılda Husi’lerin Yemen’i yavaş yavaş ele geçirmesine tanık olduk. Hiç kimse onların karşısına çıkmak istemedi, biz çıkmak durumunda kaldık. Suriye’de yıllarca masumların katledilmesine tanıklık ettik ve kimse birşey yapmıyordu, bu yüzden biz yapmak zorundaydık.

Olaf Bruns, Euronews: Türkiye’deki darbe girişimi bölgedeki istikrarsızlığı arttırdı. Darbe sonrası dış politikada Türkiye’nin rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

02’15’‘ Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı:
Talihsiz bir olay. Başarısız olan darbe girişiminin Türkiye’nin duruşu veya refahı üzerinde kalıcı etkisi olacağına inanmıyorum.

Olaf Bruns, Euronews: Yine de, batılı ülkelerde Türkiye’nin otoriter bir rejime dönüşmesiyle ilgili endişeler var. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, üstü kapalı olarak, Türkiye’nin NATO üyeliğinin tehlike altında olduğunu bile söyledi. Bunun sözde İslam Devleti’ne karşı savaşı zayıflatmasından endişe duyuyor musunuz?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Sanmıyorum. Türkiye demokratik bir ülke ve Türk halkının isteği yerine getirilecektir. Türkiye güvenliğini sağlamak için gerekli adımları atmak zorunda. Guantanamo’ya binlerce kişiyi kapattıklarında hiç kimse ABD’yi sorgulamadı, hiç kimse!

Olaf Bruns, Euronews: Birçok kez dediniz ki, Beşar Esad eninde sonunda gidecek. Savaş alanındaki durumu göz önüne aldığımızda ve bölgesel güçlerin zayıflıklarını gördüğümüz şu noktada, bu söylediğinizin hala arkasında duruyor musunuz? Suriye Ordusu Halep’i ele geçirmek üzere…

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Günün sonunda, Beşar Esad’sız, yeni bir Suriye olacak. Sadece bir zamanlama meselesi. Bu daha hızlı ve yumuşak bir geçiş sağlayan politik bir süreç mi olacak yoksa daha uzun süren, ölüm, yıkım, kan ve miras anlamında daha pahalıya patlayan askeri bir süreç mi olacak? Bunu birlikte göreceğiz.

Olaf Bruns, Euronews: Şimdilik politik süreç tıkanmış gibi görünüyor. Yani bu askeri yoldan halledilebilir. Sizce hangisi daha gerçekçi?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Politik bir süreç yokmuş gibi ılımlı Suriye muhalefet ordusunu destekleyeceğiz ve sanki askeri bir süreç yokmuş gibi politik süreci destekleyeceğiz.

Olaf Bruns, Euronews: Askeri destek anlamında ne kadar ileri gitmeye hazırsınız?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Bir grup ülke olarak ılımlı muhalefete askeri destek veriyoruz. Hangi grubun, ne zaman ve nasıl yardım alması gerektiğiyle ilgili hemfikiriz. Onlara, elimizdeki en sağlam ekipmanları en hızlı şekilde gönderiyoruz ki, Beşar Esad’ı yensinler.

Olaf Bruns, Euronews: Suudi Arabistan savaşa asker gönderiyor mu?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Uluslararası Koalisyonun bir parçası olarak IŞİD’le savaşmak üzere, Suriye’ye özel bir birlik göndermeye hazırız.

Olaf Bruns, Euronews: Sözde İslam Devletinden bahsederken, örgütün arapça akronimi “Daeş” terimini kullanmayı tercih ediyorsunuz. IŞİD sizin için ne ifade ediyor? Bir devlet mi? Bir islam örgütü mü?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Ne bir islam örgütü, ne de bir devlet. Bu bir çeşit piskopat, sapık suçlular topluluğu. İslamla uzaktan yakından bir alakası yok. Amerika’daki Ku Klux Klanı hristiyanlık için neyse, IŞİD de islam için odur. Her dinde aykırılıklar mevcut. Her dinin fanatikleri var. Ancak onlar dini yansıtmaz. Ve IŞİD’in dini inancın bir parçası olduğunun düşünülmesi bile sinir bozucu.

Olaf Bruns, Euronews: Eğer sadece bir psikopat çetesi ise karşımızdaki, nasıl bir coğrafi bölgeyi bu kadar uzun süre ellerinde tutmayı, büyük bir askeri sorun olmayı başarabilirler?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Tarihte inanılmaz şeyler yapan psikopatların birçok örneği var… Adolf Hitler bir psikopattı…

Olaf Bruns, Euronews: Yaklaşık bir yıl önce İran’la nükleer anlaşma imzalandı ve Suudi Arabistan buna çok şüpheci yaklaşıyordu. Bir yıl sonra konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: İran’ın nükleer silah edinmesine engel olacak, sağlam, haber vermeden kontrol etme mekanizmasına sahip, İran’ın şartları ihlal etmesi durumunda ceza almasını öngören maddeleri bulunan bir anlaşmaya olumlu baktığımızı söylemiştik. Bizi kaygılandıran İran’ın elinin altındaki kaynaklar. Gördüğümüz kadarıyla İran, Lübnan’da, Suriye’de ve Irak’ta Hizbullah’ı destekleyerek, Yemen’de Husi’lere silah vererek düşmanca davranışlar sergilemeye devam ediyor. Bu yüzden kendimize İran’ın hareketlerinde bir değişiklik olup olmadığını soruyoruz, ama pek bir değişiklik görmüyoruz.

Olaf Bruns, Euronews: Eğer İran’ın anlaşma şartlarına uymayacağına dair şüpheleriniz olsaydı, siz de nükleer silah edinmeyi düşünür müydünüz?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Suudi Arabistan, ülkesini ve vatandaşlarını korumak için gereken neyse yapacaktır. Bunu nasıl ve hangi nedenlerle yapacağımız yüksek sesle duyuracağımız şeyler değil, hele ki televizyondan…

Olaf Bruns, Euronews: Peki nükleer anlaşmanın ardından İsrail’le ilişkiniz nasıl?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: İsrail’le hiçbir ilişkimiz yok.

Olaf Bruns, Euronews: Sıfır kontak? Gizli kanallar da yok?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Hayır.

Olaf Bruns, Euronews: Suudi Arabistan sık sık islam terörizmiyle suçlanıyor. Suçlamalar şu yönde : Suudi Arabistan dünya genelinde camilere finansman sağlıyor, imam yetiştiriyor ve bu şekilde istemeden de olsa terörizme çanak tutuyor. Buna cevabınız nedir?

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Neden hedefi bizi öldürmek olan bir ideolojiye destek verelim? Biz radikal islamcıların hedefindeyiz. Mekke ve Medine bizim topraklarımızda bulunuyor ve bu sebeple birçok terörist saldırının kurbanı olduk. Birçok güvenlik görevlisi masum insanları korumaya çalışırken can verdi. Biz bu bölgede ve dünyada radikal islamla savaşın ön cephesinde yer alıyoruz. Yani birilerinin Suudi Arabistan radikal islama destek veriyor demesi akıl almaz! Biz bunun arkasındakilerin, para kaynaklarının ve kafa yapısının peşindeyiz. Radikal islama tahammül etmeyeceğiz. Eğer ülkenizde bir şehirde bir sorununuz varsa oradaki islam merkezini kapatın, başkalarını suçlamayın. Sizin ülkenizde olan bitenden siz sorumlusunuz.

Olaf Bruns, Euronews: Sayın bakan, röportaj için teşekkür ederim.

Adil el-Cübeyir, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı: Teşekkürler.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

ABD heyeti kipa izni verilmemesi nedeniyle Suudi Arabistan ziyaretini yarıda kesti

Suudi Arabistan: Filistin devleti tanınmadan İsrail ile diplomatik ilişki kurmayız

Suudi Arabistan 2030 yılındaki yabancı turist hedefini 70 milyona çıkardı