Yaklaşık bir asır önce, İkinci Dünya Savaşı’nda Hitler’in estirdiği terörden 35 yıl önce, Almanya ilk toplama kampını Afrika’da kurmuştu. Almanya’nın bir parçası olarak görülen bu Batı Afrika ülkesinde yaşanan ayaklanma kısa süre sonra buradaki Herero ve Nama kabilelerini ortadan kaldırma mücadelesine dönüştü.
Güney Batı Afrika ülkesi Namibia’da bu ayaklanma sonucu en az 60 bin kişi katledildi. Aç bırakılan mahkumların birçoğu dövülerek ve çalıştırılarak ölüme mahkum edildi.
Herero kabilesini yenen Alman ordu komutanın şu sözü Namibialıların tarihindeki sıcak yerini hala koruyor: “Herero kabilesi bu ülkeyi terk etmek zorunda. Alman sınırları içerisindeki tüm Hererolular, ister silahlı olsun ister sivil, vurulacak.” Aynı emir birkaç ay sonra Nama kabilesi için de verilmişti.
Birçok tarihçi Namibia’daki katliamı 20. yüzyılın ilk soykırımı olarak görüyor.
Namibia da Almanya’nın ülkesinde yaptıklarını soykırım olarak tanımasını ve özür dileyerek tazminat ödemesini talep ediyor. Afrika’daki geçmişiyle yüzleşen Almanya, Namibia’daki barbarlığı tanımak adına önemli adımlar atıyor. Özür dilemeye sıcak bakan Berlin tazminat ödemeye de hazır
İki ülke arasındaki görüşmeler yaklaşık 2 yıldır devam ediyor.
Batılı ülkeler geçmişiyle yüzleşiyor
Batılı ülkeler Afrika ve Uzak Doğu ülkelerinde yaptıkları insanlık dışı eylemlerle son dönemlerde yüzleşmeye çalışıyor. Bu devletlerden bazıları özür dilerken, bazıları yapılan hataları kabul etmekle beraber özür dilemeye yanaşmıyor. Bunlardan biri de Fransa. Bir önceki Cumhurbaşkanı Fraçois Hollande, Fransa’nın Cezayir’de yaptıklarının ‘adaletsiz’ olduğunu belirtmiş ancak özür dilememişti. Aynı şekilde Barack Obama da Japonya’ya atılan atom bombası nedeniyle bu olayda yaşamını yitirenleri anmış ancak özür dilemeyi reddetmişti.
Geçmişinde büyük barbarlıklar yaptığını kabul eden Alman tarihçiler, ülkenin sömürge geçmişiyle yüzleşme konusunda ise iyi bir sınav verdiği görüşünde.