"Medea" Wexford Opera Festivali'ni büyüledi

ile birlikte
"Medea" Wexford Opera Festivali'ni büyüledi
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Operanın unutulmuş mücevherleri üzerinde uzmanlaşan The Wexford Opera Festivali, 66. kez kapılarını Luigi Cherubini'nin "Medea" adlı başyapıtıyla açtı. Karanlık güçleri olan cadıları konu alan bir tra

Unutulmuş başyapıtları hayata döndürmek. İrlanda’da düzenlenen The Wexford Opera Festivali’nin kendine biçtiği misyon bu.

66. kez düzenlenen etkinlik açılışını kısa süre önce yeniden keşfedilen bir opera hazinesi,
Luigi Cherubini’nin başyapıtı Medea Operası ile yaptı.

Fransız Devrimi’nin ertesinde yazılan eser, Yunan trajedi şairi Euripides’in hikayesinden yola çıkıyor. Medea, kendini terk ederek başka bir kadınla evlenen kocasını cezalandırmak için öz çocuklarını öldürür.

Medea’nın yönetmenliğini ise, ödüllü oyuncu ve sahne yönetmeni Fiona Shaw üstleniyor. Shaw, Medea’nın kendisini nasıl etkilediğini şu ifadelerle dile getiriyor:

“Hikayeyi ilk keşfettiğimde beni çarpan şey, onun ölümden ziyade hayatı konu alıyor oluşuydu. Bu aslında gerçekten korkunç bir hikaye, bir trajedi değil, bir felaket! Aile yıkılıyor, geleceğe dair tüm umut kararıyor… Ama beni heyecanlandıran, aşkın değerinin inanılmaz detaylı bir biçimde betimlenmesiydi.”

Medea rolünü Operalia Yarışması birincilerinden Norveçli soprano Lise Davidsen üstleniyor. Orkestra şefi Stephen Barlow’a göre bu en zor soprano rollerinden biri :

“Düşünebileceğiniz en zorlu soprano rollerinden biri. Çok geniş bir tessitura için yazılmış. Çok yüksek sesler, coloraturalar, uzun legato geçişleri ve elbette ilahi bir şekilde süzülen piyanoların olduğu lirik bölümler var.”

Trajedi, Medea’nın kocası Prenses Glauce’la evlenmek için onu terkettiğinde başlar. Medea, intikam için Glauce’u zehirler. Glauce’u canlandıran Ruth Iniesta karakterini “Glauce, Medea üzerine tüm hikayeleri dinledi. En başından itibaren, kendi trajik sonunu hissedebiliyordu. Medea’nın varlığının etrafına saldığı korkuyu, gücü hissedebiliyordu.” şeklinde tanımlıyor.

Oldukça modern bir mizansen tasarlayan Fiona Shawn, dekorda hikayenin mitolojik özelliklerine göndermeler yapmayı unutmamış:

“Medea hem klasik bir mitoloji hikayesi hem de bugün ayrılan herhangi bir çifte ait bir hikaye. Mizanseni kurgulamaya mitoloji kısmını dahil etme fikriyle başladık. Bu nedenle, örneğin, Medea ne zaman Kolhis Krallığı’ndaki geçmişinden bahsetse, onu simgeleyen kayalıklara gidiyor. Bu kayalar, sert, zorlu bir yaşamı betimleyen, bir anı alanı. Bu sürrealizm ama onu çok titiz bir şekilde kullanıyoruz.”

Orkestra şefi Barlow, Medea’nın unutulmaz bir opera olduğu kanısında:

“Cherubini’nin bu operadaki müziklerinin bir kısmı şiddet dolu. Sesler bazen son derece keskin. Orkestrasyonun şok edici olması gerekiyor. Bu hafızalara kazınan bir opera. Kolayca unutamazsınız.”

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Hitler'in en sevdiği opera olarak bilinen Parsifal Münih Festivali'nde

Wexford Opera Festivali unutulmuş başyapıtları hayata döndürüyor

Herbert von Karajan Genç Orkestra Şefleri Ödülü sahibini buldu