Ortadoğu Uzmanı Balanche: Hariri istifasının arkasında Suudi Arabistan var

Ortadoğu Uzmanı Balanche: Hariri istifasının arkasında Suudi Arabistan var
© 
By Ismail Citak
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

Ortadoğu Uzmanı Balanche: Suudiler, Hariri’yi istifaya zorlamak için mal varlığına el koymakla tehdit etti

Saad Hariri’nin istifa süreci ve istifasını askıya alması ile ilgili olarak Euronews Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Lyon 2 Üniversitesi Akdeniz ve Ortadoğu Araştırma Grubu (GREMMO) Eski Direktörü aynı zamanda Öğretim Görevlisi Fabrice Balanche,** ‘Hariri Krizi’nin göründüğü kadar yüzeysel olmadığına dikkat çekti.**

Euronews: Lübnan Krizinin çerçevesini çizebilir misiniz?

Hariri’nin istifası ile Libya krizine dönüşen sürecin ardında 5 Kasım’da Suudi Arabistan’da yaşanan darbenin olduğunu belirten Balanche, Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’ın kendisini iktidara taşımak için ülkesinde büyük bir temizliğe giriştiğini söyledi. Suudi Arabistan’ın sosyal sistemi çevirmek için büyük kaynağa ihtiyaç duyduğunu belirten Balanche, petrolden elde edilen gelirlerin tam olarak bu dönüşüme imkan vermediğini o nedenle Arabistan’in üst kesimlerine ulaşan yolsuzluk soruşturmalarının darbe niteliğinde gerçekleştiğini kaydetti.

Bir yıldan beri Lübnan’ın istikrar çizgisinde yürüdüğünü belirten Balanche, ülkenin halen 2005’te parlamento tarafından oylanan ilk bütçe ile yönetildiğini söyledi. Mayıs 2018’de yeni parlamento seçimlerinin olacağını kaydeden Balanche, ülkenin içinde bulunduğu mevcut siyasi ve ekonomik durumun özellikle de Suriye’de ki iç savaşın ve oradan Lübnan’a sığınan mülteciler konusunun ülke ekonomisi açısından endişe uyandırdığını ifade etti.

Lübnan’ın istikrar kazanmasının onun düşmanlarını caydıracagına dikkat çeken Balanche, bu konuda uluslararası bir konsensusun gerekli olduğunu söyledi.

Arabistan’in Ortadoğu’da açıkça hissedilen İran etkisinden rahatsız olduğunu belirten Balanche, İran’ın bu bölgede özellikle Suriye rejimini kurtarmak için açtığı koridorun rejimin ayakta kalmasının arkasındaki temel unsurlardan olduğunu belirtti. Burada özellikle Lübnan’ın istikrarının kırılması için Lübnan’ın Kuzey sınırında yerel selefi gruplar ile Suriyeli mültecilerin kavgaya tutuşturulduğuna dikkat çekti.

Euronews: Lübnan’da tam olarak neler oluyor?

Veliaht Muhammet Bin Selman’ın Lübnan’ı istikrarsızlaştırmak için istifaya zorladığını düşündüğünü belirten Balanche, Arabistan’ın Lübnan için muhtemelen kafasında Hariri’den daha yetenekli ve daha anti Hizbullahçı bir aday bulunduğunu General Ashraf Rifi’nin bu adaylardan biri olabileceğini söyledi.

Ancak Lübnan sokaklarının Suudilerin politikasını takip etmediğine dikkat çeken Balanche, Hariri’nin rehin alındığını düşünen Lübnanlı’ların kendisini aşağılanmış hissettiğini ifade etti. 

Şimdiye kadar neredeyse iki milyar dolar harcanan seçimlerin Suudilerin desteği ile gerçekleştiğini belirten Balanche, Suudilerin önümüzdeki seçimde de Lübnan’a maddi desteklerini sürdürmeleri halinde General Ashraf Rifi’nin Lübnan’ın yeni başbakanı olarak görmemizin sürpriz olmayacağını öne sürdü.

Suudilerin de Hizbullah’a karşı selefıstlerı destekleyebileceğini belirten Balanche Suudiler’in İsrail’in Lübnan’a askeri bir mudehalede bulunmasını umduğunu ancak İsrail’in özellikle Lübnan’da Hizbullah ile savaşma gibi bir arayışı olduğunu düşünmediğini söyledi. 

Rusya Devlet Başkanı Putin’in de buna sert bir şekilde karşı oldugubu belirten Balanche, İsrail’in Rusya üzerinden İran ve Hizbullah’ı Golan sınırından uzak tutmak istediğini söyledi. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın ise bu konuda Rusya’nın tavrına göre hareket edeceğini söyleyen Balanche, ABD’nin dış politikada şuan ki önceliğinin Kuzey Kore ve Çin konuları olduğunu kaydetti.

Euronews: Lübnan Başbakanı Hariri’nin 22 Kasim’da istifasını geri almasyla ilgili olarak düşünceniz nedir?

Hariri’nin istifasını askıya alma kararı ile ilgili olarak ise bu istifayı devlet Başkanı Michel Aoun başta olmak üzere kendisinin dahi istemediğini söyleyen Balanche Hariri’ye alternatif meşru bir halef bulmanın aylar hatta seneler sürebileceğini söyledi. Mayıs 2018’de yapılacak parlamento seçimleri ile 2009’da ki sistemin yenileneceğini ve ülkede yeni bir yönetime imkan vereceğini aktardı.. 

Balanche, Hariri’nin kararından dönmesinde Suudilerin Lübnan’ı istikrarsızlaştırma isteğine karşı ABD ve Fransa’nın istikrar adına ikna edici yaklaşımının katkısı olduğuna dikkat çekti. Fransa ve ABD’nin krize ilgisiz kalmamasını ve aktif destek vermesini ise Lübnan’ın yönetiminde Fransa’nın eskiden kalma etkisinin sürmesine ve ABD’nin IŞİD’in bölgedeki varlığı nedeniyle Suriye ve Irak’ın geleceği üzerine Rusya ile yürüttüğü görüşmelere bağladı. 

Burada Fransa ve ABD’nin Rusya’nın bölgede ağırlığı iyice hissedilen İran’a karşı sınırlayıcı özelliğini hesaba kattıkları görülüyor Bu girişimlerin Suud veliaht kralı Muhammed Bin Salman’ın saldırgan tutumlarına karşı bir meydan okuma olduğu söylenebilir

“Hariri istifa etmek istemedi istifa etmesi için Muhammed Bin Selman tarafından yolsuzluk davalarına sanık olmakla ve Arabistan’da ki tüm mal varlığına el konulmakla tehdit edilerek istifaya zorlandı çünkü Hariri Muhammet Bin Selman’ın düşmanı Kral Fahd’ın oğlu Abdel Aziz Ben Fahd’ın iş ortağıdır. Burada bugün 7 buçuk milyar dolarlık bir mal varlığından bahsediliyor Hariri’nin de bu malların bir kısmının ortağı olduğu söyleniyor.”

Lyon 2 Üniversitesi Akdeniz ve Ortadoğu Araştırma Grubu (GREMMO) Eski Direktörü ve Öğretim Görevlisi olan Fabrice Balanche aynı zamanda Stanford Üniversitesi Hoover Enstitüsü'nde konuk araştırmacı.

*Yorum sayfamızda yayınlanan yazılar Euronews Türkçe'nin resmi görüşünü yansıtmamaktadır. *

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Lübnan'da siyasi kriz sürüyor: Cumhurbaşkanı 12. oturumda da seçilemedi

Güney Kore’de seçimi muhalefet kazandı, başbakan istifa etti

Evi basılan Peru Devlet Başkanı Boluarte'den kabineye altı yeni atama