Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak tekrar hakim karşısında

Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak tekrar hakim karşısında
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla yargılanan Mehmet Altan, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın yargılandığı 'FETÖ medya yapılanması' davası bugün Silivri'de devam ediyor.

REKLAM

Darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla yargılanan Mehmet Altan, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın yargılandığı dava, bugün Silivri'de devam ediyor.

Davanın 19 Eylül'de yapılan ikinci duruşmasında, haklarında yakalama kararı olan Ekrem Dumanlı, Tuncay Opçin, Abdulkerim Balcı, Şemsettin Efe, Osman Özsoy, Faruk Kardıç, Emre Uslu, Mehmet Kamış, Bülent Keneş ve Ali Çolak’ın firari olmaları gerekçesiyle bu sanıkların dosyasının ayrılmasına karar verilmişti. Mahkemenin bu kararının ardından davada toplam yedi sanık kalmıştı.

11 Aralık’ta görülen duruşmada ise savcı, tutuklu yargılanan Altan kardeşler, Nazlı Ilıcak, Yakup Şimşek, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Fevzi Yazıcı hakkında ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası talep etmişti. Tutuksuz yargılanan Tibet Murat Sanlıman'ın ise ‘silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme’ suçundan hapisle cezalandırılmasını istemişti.

"Ölen ya da ölmekte olan bir yargı öyle korkunç kokar ki cehennem bile o kadar kötü kokmaz."

Gazeteci yazar Ahmet Altan ifadesinde yargılanmaya değil, yargılamaya geldiğini söyledi.** **

Ahmet Altan: "Ben bugün buraya yargılanmaya değil yargılamaya geldim. Binlerce masum insanı hapse atmak için yargıyı soğukkanlılıkla öldürenlerin işledikleri cinayetleri yargılayacağım."

Ahmet Altan: "Hukuk, yargı, adalet üçgeninde vurulabilecek, yaralanabilecek, ölebilecek tek zayıf halka yargıdır. Bu yüzden her zorbanın ilk hedefi yargı olur."

"Bir adamın 'mutlak iktidara' sahip olduğu her toplum eninde sonunda çöker."

Altan Türkiye'de Mezarlıklar dışında düzgün çalışan bir müessese kalmadığını, hiçbir iktidarın korku ve şiddetle uzun süre ayakta kalamayacağını söyledi.

"Siyasi iktidar artık generallerden değil, yazarlardan korkuyor."

Ahmet Altan: "Ben nasıl bir güce sahipsem subayları tasfiye ediyorum, yerine örgüt mensuplarını atıyorum, kritik pozisyonlara örgüt mensuplarını getiriyorum. Bunların hepsini ben yapıyorum. Sanki yazar değil, TSK Personel Dairesi Başkanıyım!"

Mahkeme başkanı Ahmet Altan'ı uyararak bu şekilde konuşmaya devam ederse mikrofonunu kapatacağını söyledi.

"Türkiye'de ifade özgürlüğü olmadığını söylemişim. Aman Allah'ım, ne korkunç bir darbecilik!"

Altan, Türkiye'de ifade özgürlüğü olmadığını ve mağdur edilmesinin en tatsız tarafının anlamsız suçlamalara cevap vermek, bunlara karşı savunma yapmak durumunda kalması olduğunu ifade etti.** **

Ahmet Altan: "AYM doğal olarak savunmalarımı dikkate alıyor. 18 aydır beni zorla tutan mahkeme ve idam olsa idam isteyecek savcı değerlendirmiyor."

Mahkeme Başkanı, Altan'ı 'idam' kelimesini kullanmaması için uyardı: "Ajitasyona gerek yok. Biliyorsunuz kanunda idam cezası yok."

"Bu AKP iktidarı gidecek"

Duruşmaya ara verildi. Ahmet Altan aradan önce ifadesini şu şekilde sonlandırdı:

REKLAM

Ahmet Altan: "Beni suçladıkları yazımda söylediklerimi bir daha söyleyeceğim. Kötü bir piyesin sonuna geliyoruz. Hangi zorba haksız uygulamalarla muhaliflerini cezalandırdıysa, aynı cezalarla kendisi de karşılaşmıştır. Giyotine gönderen giyotine gitmiş, hapseden hapsedilmiş, sürgüne yollayan sürülmüştür. Zorbaların verdikleri cezalar, kendi kader haritalarında da ulaşılacak bir menzil olarak işaretlenmiştir. Şimdi siz beni hapiste öldürmek istiyorsunuz. Bütün bu gerçekleri anlattıktan sonra ben size diyorum ki: Ben hapishanede ölmeye hazırım. Ve size soruyorum: Ya siz? Siz de hapishanede ölmeye hazır mısınız? Çünkü vereceğiniz ceza sizin kader haritanıza da aynen kaydedilecek."

Bugün aynı zamanda CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun yargılanmasına devam edildi. Durdurulan MİT tırları görüntülerini eski Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'a ilettiği iddiasına ilişkin, 'devletin gizli kalması gereken bilgilerini, siyasal ve askeri casusluk maksadıyla açıklamak' suçundan yargılanan Berberoğlu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi tarafından 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Haberi paylaşınYorumlar