Dünya genelinde faaliyet gösteren 19 uluslararası basın ve ifade özgürlüğü kuruluşu 24 Haziran sonrası seçilecek Türkiye'nin yeni cumhurbaşkanına bir açık mektup yazdı.
REKLAM19 uluslararası basın ve ifade özgürlüğü kuruluşu 24 Haziran sonrası seçilecek Türkiye'nin yeni cumhurbaşkanına açık mektup yazdı.
150 gazetecinin tutuklu olduğu ve son birkaç senede basın özgürlüğünün gözle görülür bir şekilde azaldığının hatırlatıldığı mektupta altı önemli madde bulunuyor.
Mektup Türkiye'nin yeni cumhurbaşkanına hukukun üstünlüğü, medya bağımsızlığının güçlendirilmesi ve korunması ile bağımsız gazeteciğe yeniden geçilmesi konularına öncelik verilmesini talep ediyor.
Mektupta yer alan altı ana madde şöyle:
1- İfade hürriyeti hakkını kullanmış ve görevini yaptığı için hapsedilmiş tüm gazeteciler tahliye edilerek haklarında açılmış tüm davalar düşürülmeli.
2- Yargı sistemindeki tarafsızlık tamir edilmeli ve üzerindeki tüm siyasi baskı temizlenerek Anayasa Mahkemesi'nin işlevi yeniden sağlanmalı. Bu kurumun aldığı kararların uygulanması konusunda garanti sağlanmalı.
3- Şu an gazetecileri yargılamak için kullanılan ceza hukukunda, özellikle de Türkiye’de basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti önündeki ana engellerden olan Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Yasası'nda reform yapılmalı.
4- Medya üzerinde devlet denetimini sonlandırılmalı ve yetkiler sorumlu kurumlara dağıtılmalı. Basın yasasının ve medyayı ilgilendiren düzenlemelerin gazetecilik kurumları, basın temsilcileri, akademisyenler tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yönetmelikleriyle uyumlu şekilde uygulanması sağlanmalı.
5- Bağımsız gazetecilik ve basında çoğulculuğu, medya sahipliği önündeki kısıtlamaları kaldırarak, kamu yayını yapan medya organlarının siyasi ve ekonomik müdahalelerden arındırılmasıyla, küçük ölçekli bağımsız yerel medya organlarına mali destek sağlayıp medyada çoğulculuğu sağlayarak desteklenmeli. Basında özgür ve adil bir ortam oluşturulabilmesi için gerekli yasal, siyasi ve idari adımlar atılmalı.
6- Bağımsız gazetelerin kamu reklam gelirlerinden mahrum kalmamasını sağlamak adına Basın İlan Kurumu reform edilerek denetlenmeli. RTÜK ve BTK gibi medya ve internet denetimi yapan kurumlara yapılan atamalarda şeffaflık olmalı ve basının bağımsızlığı ve özgürlüğü ilkelerine tabi olmalıdır.
Cumhurbaşkanı adaylarına yazılan mektup, Alman Yazarlar Birliği, Amerikan Yazarlar Birliği, Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF), Avrupa Gazeteciler Derneği (AEJ), Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Danimarka Yazarlar Birliği, Dünya Gazeteler ve Haber Yayıncıları Derneği (WAN-IFRA), Global Editors Network (GEN), Güneydoğu Avrupa Medya Kurumu, Index on Censorship, International Press Institute (IPI), İsveç Yazarlar Birliği, Norveç Yazarlar Birliği, Ossigeno per l’Informazione, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), Transeuropa – Osservatorio Balcani e Caucaso (OBCT), Uluslararası Karikatürist Hakları Ağı (CRNI) tarafından ortak kaleme alındı.
Daha önceden ABD merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi de (CPJ) Gezi Parkı olayları sonrası gazetecilerin tutuklanması, işten atılması gibi nedenlerden dolayı dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve Bakan Ahmet Davutoğlu'na mektup göndermişti.
Türkiye tutuklu gazeteci sayısında dünya birincisi
Gazetecileri Koruma Komitesi'nin son raporuna göre, dünyadaki tutuklu gazeteciler sıralamasında Türkiye ilk sıradaki yerini koruyor. Türkiye'de şu anda 150'den fazla gazeteci tutuklu bulunuyor. Türkiye'yi 41 tutuklu gazeteci ile Çin takip ediyor. 2012 yılında Muhammed Mursi'nin Müslüman Kardeşler iktidarını askeri darbe ile devirerek başa gelen Abdülfettah el-Sisi'nin yönettiği Mısır ise hapisteki 20 gazeteci ile üçüncü sırada. Suriye ve İran bu üç ülkeyi takip ediyor.
Dünya üzerinde tutuklu 250'yi aşkın gazetecinin yaklaşık yüzde 75'i hükümet karşıtı yazı ve eylemlerinden dolayı demir parmaklıklar arkasında tutuluyor.
Türkiye'de en son 15 Temmuz darbe girişimini araştıran ve önemli bulgulara rastlayan bağımsız gazeteci Ece Sevim Öztürk yaklaşık iki hafta gözaltında tutulduktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanmıştı.