AB ile yolları resmen ayırmanın eşiğindeki Birleşik Krallık'ta, peynir ve tereyağı gibi gıdaların Brexit'ten sonra lüks tüketim ürünü sayılabilecek kadar zamlanması bekleniyor
REKLAMAvrupa Birliği ile yollarını ayırmanın eşiğindeki Birleşik Krallık'ta, Brexit sonrası izlenecek stratejiden İrlanda sınırına kadar politik meseleler tartışıla dursun, ülkeyi daha günlük hayatın içinden sorunlar bekliyor olabilir.
Yapılan bir araştırmaya göre, tereyağı, yoğurt ve peynir Brexit sonrası Birleşik Krallık'ın lüks tüketim ürünleri arasına girmeye aday.
London School of Economics'in Arla Foods şirketi için hazırladığı rapor, bu riskin arkasında yatan nedenler olarak gümrük vergilerini ve ürün sevkiyatında oluşabilecek aksamaları gösteriyor.
İngiltere'nin AB ile ipleri tamamen koparıp, hem gümrük birliğinden hem de tek pazardan çıkmasının süt ürünleri sektörüne ve tüketicilere faturasının ağır olacağı tahmin ediliyor.
Taraflar ticari konularda orta yolu bulamaz ve Londra, Dünya Ticaret Örgütü'nün anlaşmalarına tabi olursa ithalat ve ihracat çok daha masraf yaratacak.
Adanın kıtayla daha ılımlı şartlarda ayırlmasının bile bu riski ortadan kaldırmayacağı görüşü de yaygın, zira Birleşik Krallık söz konusu ürünlerin yüzde 98'ini AB'den ithal ediyor.
Rapora göre Brexit'in süt ürünlerine yansıyacak maliyet tahminleri şöyle:
Gümrük kapılarında ürünlerin 7 dakika fazladan bekletimesi, konteyner başına 125 euro.
Menşe Şahadetnamesi ile ilgili işlemler 48 euro.
Denetimler için her sevk 56 euro ek maliyet getirecek.
İşgücü maliyeti: Birleşik Krallık'ın Gümrük Beyan Hizmeti yıllık 150 milyon başvuruyu işleme alabilecek kapasiteye sahip. Brexit sonrası ise talebin 250 milyona yükseleceği sanılıyor. Aynı zamanda sınır kapılarında görevli veterinerlerin iş yükününse yüzde 372 artması bekleniyor.
Yakıt giderleri, araç bakımı, bekletilen ürünlerin raf ömrünün azalması ve artan işçi maaşları da göz önünde bulundurulduğunda, bu liste kabarık faturanın yalnızca küçük bir bölümünü oluşturuyor.
Raporda açıklamalarına yer verilen Arla Foods'un yöneticilerinden Ash Amirahmadi, "Eğer Brexit sürecinde kuralları doğru belirlemezsek, karşılacağımız engeller bize ek maliyet olarak dönecek, bu da tüketiciye yansıyacak ya da zorluklarla elde ettiğimiz dünya standartlarını kaybetmiş olacağız." diyor.
Süt ürünleri ile ilgili karamsar tabloya rağmen söz konusu araştırma, Brexit'in uzun vadede Birleşik Krallık'a yeni fırsatlar kapılarını açacağını da vurguluyor.
Kısa ve orta vadedeyse zorluklar eşikte bekliyor. Amirahmadi'ye göre Birleşik Krallık'ın kendine yetecek kadar süt üretebilecek alt yapının hazırlanması uzun yıllar alacak bir süreç.
Bu haberler de ilginizi çekebilir
Hz. İsa'nın kefeninin sahte olduğunu kanıtlayan yeni bilimsel bulgu
İsrail'de taşıyıcı annelik yasası protestosu
Fenerbahçe, Beşiktaş ve Medipol Başakşehir rakiplerini bekliyor