İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "31 Mart gecesi İstanbullunun iradesi gasbedildi. Hırsızlık yapıldı, Bunun adı milli irade gaspıdır. Sandığın tekmelenmesidir. Bu bir sivil darbe sonucu seçimin yenilenmesidir." dedi.
REKLAMİYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "31 Mart gecesi İstanbullunun iradesi gasbedildi. Hırsızlık yapıldı, Bunun adı milli irade gaspıdır. Sandığın tekmelenmesidir. Bu bir sivil darbe sonucu seçimin yenilenmesidir." dedi.
Beykoz, Sarıyer ve Eyüp'te seçim çalışmaları yapan Akşener, buralarda İYİ Parti'nin seçim için kurduğu demokrasi çadırlarını ziyaret etti.
İYİ Parti ve CHP'lilere hitap eden Akşener, şöyle konuştu:
"31 Mart gecesi İstanbullunun iradesi gasp edildi. Ekrem kardeşimin şahsında esasında İstanbullunun sandığa attığı oylara el konuldu. Hırsızlık yapıldı, gasp edildi. Bunun adı milli irade gaspıdır. Sandığın tekmelenmesidir. Bu bir sivil darbe sonucu seçimin yenilenmesidir. Ekrem İmamoğlu şu anda aday değildir. Ekrem İmamoğlu şu anda İstanbul Belediye Başkanıdır. Elinden mazbatası alınmıştır. Bu sefer açık ara kazandırmak için gayret ediyoruz."
"Gergin bir ortamda seçime gidiyoruz"
Alanda bulunan CHP ve İYİ partilileri olası provokasyonlara karşı uyaran Akşener, gergin bir atmosferde seçime gidildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Büyük bir asabiyet var ve bu asabiyetin önüne geçmek için siz sinirlerinizi aldıracaksınız. Ben 1 nisandan itibaren yemin ettim 'asabileşmeyeceğim' diye. Asabi bir insan olduğumu biliyorsunuz neticede. Siz de asla sinirlenmeyeceksiniz. Bu 10 günü büyük bir olgunluk içerisinde geçireceksiniz. Ben arkadaşlara 'yanağınıza tokat atarlarsa öbürünü çevirin' diyorum. Onlar 'o kadar da değil diyor' ama o kadar uzun boylu. Asla ve asla kavgaya, gürültüye müsaade etmeyeceksiniz. 'Hayırlısı' deyip geçeceksiniz."
"Erdoğan'ın bilgisi olmadan Binali Yıldırım'ın Kürdistan demedi imkansızdır"
İstanbul'da 13 ilçeyi ziyaret ettiğini ve Ekrem İmamoğlu'nun 16 milyon İstanbullunun adayı olduğunu gördüğünü dile getiren Akşener, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Akşener, bir gazetecinin AK Parti adayı Binali Yıldırım'ın Fener Rum Patriği ile ilgili paylaşımını yorumlamasını istemesi üzerine şöyle konuştu:
"Lozan Antlaşması cumhuriyetimizin kuruluş belgesidir. Yasalarımıza göre patrikhane, Eyüp Kaymakamlığı'na bağlıdır. Sayın Erdoğan'ın bilgisi, isteği olmadan sayın Yıldırım'ın gidip Diyarbakır'da 'Kürdistan, Lazistan, PKK' diyebilmesi farz-ı muhaldir yani ihtimal dışıdır, imkansızdır. Dolayısıyla ekümeniklik işi de aynıdır. Sayın Erdoğan hatırlarsanız Yunanistan'a gittiğinde 'Lozan gözden geçirilmeli' demişti. Onun bir tezahürü olarak ve siyasi makyavelizmin geldiği yer olarak görüyorum. Diğer taraftan cumhuriyetin kuruluş belgesi deriz biz tarihçiler. Fesli'nin (Kadir Mısıroğlu) yazdığı Lozan hikayeleri var. Onun neticesinde bu arkadaşların cumhuriyetin kuruluşuna Lozan Anlaşması'na bakışlarını ortaya koyuyor."
"S-400 fırçasını Türkiye Cumhuriyeti Devleti yiyor, cumhuriyeti kepaze ettiler"
Akşener, S-400'lerle ilgili ABD'nin tavrı karşısında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun 'Kimse bize ültimatom veremez' sözleriyle ilgili yöneltilen soruyu da şu şekilde cevapladı:
"İşte bu 'Ultimatom veremez' işlerini bize söylüyorlar. Şunu mümkünse Trump'a söylesinler. Benim endişem şu, daha evvel papaz uçmuştu, papaz kaçmıştı. şimdi S-400 ne olacak? Fırçaları Türkiye Cumhuriyeti Devleti yiyor. Bu devleti, cumhuriyeti kepaze ettiler. Bir kere onun düzeltilmesi lazım.
"Anlaşılıyor ki S-400'ler şahsi korunma içinmiş"
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Türkiye'nin neden Rusya'dan hava savunma sistemi aldığının henüz bilinmediğina işaret ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"S-400'ler konusunda bir başka şey, S-400'leri biz Türkiye olarak 'Niçin satın alıyoruz'un cevabını ne siz biliyorsunuz, ne ben biliyorum ne de ahali biliyor. Kimse bilmiyor. Uzmanlar tarafından S-400'lerin getirilip NATO'nun içerisinde kalarak kullanmasının da imkansız olduğu söyleniyor. Ben asker değilim, uzman değilim. Anlaşılıyor ki -daha evvel de söylemiştim- S-400'ler kişisel korunma hava gücü, şahsi korunma hava gücü olarak düşünülmüş. Bu da paylaşılsa kabulümüzdür.
"Türkiye net olmalı"
Amerika Birleşik Devletleri'nin Türkiye'yi tehdit edemeyeceğini dile getiren Akşener, bununla birlikte Türkiye'nin de konumunu net olarak belirlemesi gerektiğini söyledi. Akşener, "ABD'nin resmi olarak Türkiye'yi tehdit etmesi kabul edilemez. Ben iktidarı bu konuda netliğe, açıklığa ve Türkiye Cumhuriyeti'nin itibarını korumaya davet ediyorum." ifadelerini kullandı.