Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 15 Temmuz darbe girişiminin 3. yıl dönümünde özel bir oturum düzenledi. Oturumda AK Parti ve CHP grupları arasında gerginlik yaşandı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 15 Temmuz darbe girişiminin 3. yıl dönümünde özel bir oturum düzenledi. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı oturumda meclisteki parti grupları adına açıklamalar yapıldı.
Meclis Başkanı Mustfa Şentop başkanlığında toplanan oturumda AK Parti ve CHP grupları arasında gerginlik yaşandı.
Açılış konuşmasında Şentop 15 Temmuz'u "Türkiye'ye ve millete yönelik en büyük suikastleri ihtiva eden menhus darbe geleneğinin son ve en kanlı halkası" olarak değerlendirirken, "Planlayıcılarını, uygulayıcılarını ve gayesini çok iyi bildiğimiz 15 Temmuz darbe girişimi, ait olduğu geleneğin diğer örnekleri gibi doğrudan doğruya milletimizi ve istiklali tam idealimizi hedef almıştır." şeklinde konuştu.
Mehmet Muş: Cumhurbaşkanı darbenin engellenmesinde öncülük etti
AK Parti adına konuşma yapan Grup Başkanvekili Mehmet Muş, 15 Temmuz darbe girişiminin Erdoğan tarafından yapılan çağrı sayesinde engellendiğini ifade etti.
Muş, 17-25 Aralık operasyonlarıyla darbe girişiminde bulunulduğunu, bunun başarılı olmaması üzerine darbecilerin silahla ayaklanmaya kalktığını öne sürdü. Muş ayrıca TBMM'de sergilenen dayanışmadan iftihar duyduğunu belirterek, "Meclisi açık tutarak, bu kutlu çatı altında darbecilere meydan okuyarak, darbecilerin planlarını altüst etmiştir. Hangi partiden olursa olsun o gece burada olan milletvekillerimiz milletin emanetine sahip çıkmıştır." diye konuştu.
Mehmet Muş konuşmasında, "Türkiye'nin büyümesini, gelişmesini, kalkınmasını istemeyen bazı dış güçler kendi menfaatlerine uymayan hükümetleri devirmek, milli iradeyi akamete uğratmak için bu darbe girişimlerini örtülü bir şekilde desteklemişlerdi." ifadelerine yer verdi.
CHP ve AK Partili vekiller arasında gerginlik yaşandı
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, özel oturumdaki konuşmasında, "Bu dönemde kim FETÖ terör örgütüne daha çok yardımcı olmuştur? Cevabını Sayın Cumhurbaşkanı vermektedir: 8 Haziran 2018’de Cumhurbaşkanı, FETÖ'nün bizim zamanımızda büyüdüğü iddiasını 'ben reddetmem' demektedir. 17 üniversite istediler, okul için yer, yurt dışında destek istediler verdik, Türkçe Olimpiyatları dediler tamam dedik. Oysa ki asıl olay bu değildi. Asıl olay, Balyoz ve Ergenekon davalarıdır, askeri casusluktur, amirallere suikast, Poyrazköy, kozmik oda ve daha niceleridir." şeklinde konuştu.
Özkoç'un konuşması sırasında AK Partili milletvekilleri sıra kapaklarına vurarak CHP'li vekili protesto etti. Kendisine yönelik sözlü bağrışmalara rağmen konuşmasına devam eden Özkoç, yaşanan sorunlar için çözümün güçlü bir parlamentodan geçtiğini belirtti.
Özkoç, "15 Temmuz darbe girişimi ve ardından gelen 20 Temmuz sivil darbesinin ülkemizde yarattığı enkazı kaldırmalıyız. Yeni darbelerin oluşmasına engel olmalıyız. Demokrasiyi iyi işleyen bir parlamenter sistem haline getirmeliyiz. Güçler ayrılığı temelinde güçlü Meclis, bağımsız yargı ve denetlenebilir bir yürütme olmalıdır." ifadelerini kullandı.
Özkoç'un konuşmasının ardından söz alan AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı ise darbecilerin hedefinde Cumhurbaşkanının olduğunu söyleyerek, "Lütfen Marmaris'i, oradaki suikast timini, burada darbeye direnen bütün partilerden milletvekillerini hatırlayın. Sayın Engin Özkoç, sizin konuşmanız Marmaris'e paralel düşüyor." dedi.
Hakkı Saruhan Oluç: Darbelerin olmaması için hak ve özgürlükler işletilmeli
HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç ise, "Darbelerin olmaması için evrensel demokratik hak ve özgürlükler; hukukun üstünlüğü, demokratik cumhuriyetin değerleri ve hakları, kurumları işletilmeli ve geliştirilmelidir." dedi.
Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın cezaevinde olduğunu hatırlatan Oluç, "İktidar, kendi durumunu hukuksuzluk, baskı ve adaletsizlikle sağlamlaştırma yolunu seçmiş, yaşananları mutlak iktidarın tesisi için 'Allah’ın lütfu' olarak görmüştür. Yani Meclis’in kendisine yakışır şekilde ortaya koyduğu darbe girişimine karşı ortak mücadele iradesi, sadece dört gün sonra iktidar partisi tarafından reddi mirasa uğramıştır." ifadelerini kullandı.
Oluç sözlerine, "Ne yazık ki iktidarın tutumu nedeniyle, bu ülkede, darbeciler yenilmiş olsa da demokrasiden uzaklaşılmaya devam edilmiştir." ifadelerini ekledi.
MHP ve İYİ Parti Grup Başkanvekillerinden açıklamalar
Diğer yandan MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, 15 Temmuz'u 'tiyatro, kontrollü darbe' şeklinde adlandıranlara karşı ağır eleştirilerde bulundu. Akçay, "15 Temmuz'a 'tiyatro, kontrollü darbe' diyerek FETÖ ağzıyla konuşanlar 251 şehide, 2 bin 194 gaziye ne diyecektir? Hatta bunlardan bazı siyasetçiler, FETÖ'yle mücadele sürecinin basın özgürlüğüne yönelik bir tehdit olduğunu bile söylemiş, FETÖ kuruluşlarına sahip çıkmış, FETÖ'cü tutukluları meydanlarda alkışlatmıştır" şeklinde konuştu.
Akçay ayrıca, "15 Temmuz darbesinin siyasi elemanları ve FETÖ'nün siyasi bağlantıları, siyaset kurumu içindeki unsurları tespit edilip yargı önüne çıkarılmalıdır." dedi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Yavuz Ağıralioğlu da 15 Temmuz'u "Millet iradesine bir suikast olmaktan önce milletin şahsiyetine suikast kurmuş bir şebekenin finalde yaptığı şerri işin adıdır." şeklinde nitelendirdi.
Ağıralioğlu konuşmasına, "Devlet bir organizasyon olarak en büyük cemaattir. Eğer devlet, devlet olmazsa her cemaat devlet olmaya kalkabilir. Dolayısıyla aklına esenin kastedeceği bir örgüt değildir devlet." diye devam etti.