Adana'da 14-15 Aralık’ta düzenlenecek olan Kebap ve Şalgam Festivali Valilik Kararıyla iptal edildi. Konuyu halk ve siyasiler nasıl değerlendiriyor?
REKLAMTürkiye’de her şehri diğerlerinden ayrı kılan yeme-içme kültürlerine bakıldığında, Adana’yı ön plana çıkaran kuşkusuz kebap ve şalgam.
Adana’da 2010 yılından beri düzenlenen festivalin ise son yıllarda ismi üzerinden polemikler devam ediyor. Festivalin ismine yönelik ilk müdahale 2015 yılında yapılarak, isim “Kebap ve Şalgam Festivali”ne dönüştürüldü.
Ancak festival son yıllarda Valilik tarafından kamu düzeni ve güvenliği ile kişilerin can ve mal güvenliği gerekçe gösterilerek iptal ediliyor. Bu yıl da 14-15 Aralık’ta düzenlenecek olan festival yine iptal edildi ve Valilik kararı kaymakamlıklar aracılığıyla ilçe belediyelerine gönderildi.
Karar, yöre halkı ve şehrin milletvekilleri tarafından bazı eleştiri ve yorumlara konu oluyor.
Adana’nın tanınmış yerel balıkçılarından Ege Balık’ın sahibi Erol Altun, rakının ve kebabın bu tür festivallerin de ötesine geçerek Adana’nın genel kültürünün bir parçası olduğunu belirtiyor.
Yerel kültür açısından önemli
euronews Türkçe’ye konuşan Altun, “Festivalin önceki senelerde yapıldığı pazar alanına on yıllardır yerel halk Cumartesi sabahları gider, tüm günlerini orada geçirip sabaha karşı da ciğer, kebap yer, rakı içer. Bu festival de narenciye, film, tiyatro, dans, lezzet festivallerinin de düzenlendiği Adana’da yerel kültür açısından önemli olan rakı ve kebabı ön plana çıkartıp tanıtmak amacıyla geliştirildi. Adana’yı festivaller şehri yapmaktı niyet” diyor.
Festival zamanında Adana’ya kültür turları düzenleniyor. “Kebap yerken bir bilenin yanına oturmak” veya “kebabın sevgilisi şalgam ile tanışmak” Adana yerel kültürünün parçası.
Seyahat acenteleri, turizmciler, otelciler, restoran sahipleri gibi farklı paydaşları bir araya getiren festival organizasyonunda ise son yıllarda alkol konusunda bazı gerginlikler çıktığını, kimliği belirsiz kişiler tarafından festival kapsamında rakı içenlerin tehdit gördüğünü aktarıyor Altun ve ekliyor:
“Bu festival geçen sene yasak olmasına rağmen yapıldı ve turizm o kadar arttı ki civar otellerde bile doluluk oranı yüzde yüze yükseldi. Öte yandan, valiliğin kararı belki güvenlik gerekçesiyle haklı olabilir, çok eleştirmemek lazım. Benim önerim ise, işletmelerin bu festivali kendi bünyelerinde yapması. Yani sokaktan alıp işletmelere entegre edilmesi gerekiyor.”
Altun, bu sene festivalin öngörüldüğü günlerde İstanbul’dan konunun uzmanı bir kişiyi restoranına davet ederek katılımcılara rakı ve meze uyumu konusunda atölye çalışmaları verecek.
Geçtiğimiz sene Valilik yasağı neticesinde festivalin düzenlendiği caddeye girişler 20.00’dan sonra yasaklanmış, polis ekipleri cadde girişlerine kamyondan barikat kurmuştu.
İYİ Parti Adana milletvekili İsmail Koncuk, Adana Valisinin kendisine, "Kapalı alanlarda, ya da restoranlarda bir yasaklama benzeri engellemelerin söz konusu olmadığını, sadece, terör tehditine karşı sokak kutlamalarına izin verilmeyeceğini " ifade ettiğini söyledi.
Türkiye'nin dört bir yanından katılım var
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, 'Adana'da Buluşalım', 'Dünya Rakı Günü' ve 'Rakı Festivali' adıyla başka şehirlerde yaşayan Adanalıları buluşturmak festivalin çıkış fikri olduğunu, daha sonra sadece Adanalıların değil Türkiye’nin dört bir tarafından gelen insanların ilgisiyle bu festival büyüdüğünü kaydediyor.
“Adanalılar özgürlüğüne, geleneklerine düşkündür. Yasaklandıkça festival büyüdü. Önceleri 2-3 bin kişinin katıldığı festival, şimdi 20-30 bin kişiyle kutlanıyor” diyor kendisi de her sene festivale katılan Bulut.
Esnafın günler öncesinden bu festivale hazırlık yaptığını, kebapçıların dolaplarını etle doldurduğunu Adana’nın lezzetlerini Türkiye ile buluşturduğunu kaydeden Bulut, “festival zamanı Adana’da tek bir otelde yer bulamazsınız. Aylar öncesinde otellerde insanlar yer ayırır. Festival esnafın yüzünü güldürüyor, şehre katma değer katıyor” diyor.
Ancak uzmanlar ve yöre halkı, kendi kimliklerinin bir parçası haline gelen bu festivali yasaklama yerine güvenlik önlemlerinin artırılması çağrısında bulunuyorlar.
“Adana kebabının yaratacağı tek güvenlik sorunu acıya dayanamayanlar içindir” diyor CHP Adana milletvekili Bulut ve ekliyor: “Kamuyu temsil eden Sayın Vali’nin görevi yasak koymak yerine, etkinliğin güven ve huzur içinde gerçekleşmesini sağlamaktır.”
Tarihi dokunun canlandırılma çabası
Halkların Demokratik Partisi Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları ise, festivalin 2010 yılından beri yapıldığı yer olan Kazancılar Çarşısı’nda Osmanlı döneminden beri yüzyıllarca yapılan gelenekselleşmiş alışkanlıkların, tarihi doku içerisinde tekrar diriltilmek ve günümüze taşınmak istendiğini belirtiyor.
REKLAM
“Kazancılar Çarşısı'nda kurulan Kuş Pazarı'na gelenler sabahın ilk ışıklarıyla ciğer kebapla kahvaltı yapar, birkaç kadeh içip ciğer yedikten sonra Irmak Hamamı'na gider kese attırırmış. Rakı Festivali adı ile organize edilen festivale katılımcı sayısı, yıllar içerisinde 20 binlere kadar ulaştı. Önemli bir kültürel ve ticari bir organizasyon haline geldiğinin de bu kanıtı bence,” diyor Hatimoğulları.
euronews Türkçe’ye konuşan Hatimoğulları, “Festivalin son yıllarda güvenlik gerekçesi ile yasaklanması, halka sahici gelmiyor, yurttaşların yaşam biçimlerine yönelik bir müdahale, yasakçı zihniyetin devamı olarak görülüyor” diyor ve ekliyor:
“Devlet nasıl ki tüm yurttaşın güvenliğini sağlamakla yükümlü ise bu festivalde de pekâlâ insanların güvenliğini sağlayabilir.”
Adana’da söz konusu festivalin yanı sıra düzenlenen karpuz veya portakal çiçeği festivallerinde ise bu zamana dek herhangi bir yasaklama söz konusu olmadı.
Adalet ve Kalkınma Partisi Adana milletvekili Abdullah Doğru bu konudaki görüşme taleplerimizi yanıtsız bıraktı.
REKLAM