Denizbilimciler: Süveyş Kanalı, Akdeniz ekosistemindeki hassas türleri yok olmaya doğru itti

Süveyş Kanalı
Süveyş Kanalı © AP
© AP
By Faruk Can
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Süveyş Kanalı'nın Akdeniz biyosistemine etkisi çevrecileri endişelendiriyor

REKLAM

Kanal İstanbul'un Marmara Denizi'nin biyosisteminde olası etkileri tartışılırken denizbilimciler 150'nci yılını kutlayan Süveyş Kanalı'nın neden olduğu biyolojik değişimle ilgili endişelerini dillendirdi.

Akdeniz ve Kızıldeniz'i birbirine bağlayan kanal Afrika kıtasının etrafından dolaşan doğu-batı rotasını ciddi anlamda kısaltırken yüzlerce zehirli deniz anası ve saldırgan aslan balığı gibi yabancı türlerin Akdeniz'e girmesine yol açtı.

Bu istilacı türlerin zamanla yaygınlaşması Akdeniz ekosistemindeki hassas türleri yok olmaya doğru itti. 193 kilometrelik kanalın kapasitesinin 2015 yılında iki katına çıkarılması ile bu istila daha da hızlandı.

Akdeniz'deki biyolojik yaşam üzerine çalışmalar yapan İsrailli denizbilimci Bella Galil ekolojik zararın büyük bir kısmının artık geri çevrilemez olduğunu belirtti.

'Avrupa'ya ulaşan istilacı ve zehirli türler kıyı sularını girilemez hale getirebilir'

Yükselen su sıcaklığı ve istilacı türlerin Avrupa kıyılarına doğru yayılmasının uzun vadeli zararlarını engellemek için bir an evvel önlemler alınması gerektiğini savunan Galil kanalın genişletilmesi ve derinleştirilmesi ile hızlanan akımın bazı kıyı sularını insanlar için girilemez hale getirebileceğini belirtti.

Tel Aviv Üniversitesi araştırmacısı Galil şu anda 400 civarında olan istilacı türün son otuz yılda iki kattan fazla arttığını vurguladı.

Birleşmiş Milletler'de tartışılacak

Halihazırda İsrail sahilleri daha önce görülmemiş bir seviyede zehirli deniz anası istilasına uğramış durumda. Bu kıyılardaki elektrik santrallerine zarar verirken turist sayısını da azaltan bir etken olmaya başladı. Galil İsrail'de avlanan balıkların ve deniz kabuklularının yarısının artık istilacı türler olduğunu belirtiyor.

Bu istilanın Avrupa kıyılarına kadar yayılmaya başlaması ise bir başka endişe kaynağı. Birleşmiş Milletler'in Venedik'te okyanus sürdürülebilirliği üzerine yapılacak çalışma atölyesinde de bu konu ele alınacak.

Beyrut Amerikan Üniversitesi'ndeki Lübnanlı bilim insanları da kısa bir süre önce yayınladıkları bir makalede Süveyş Kanalı'nın genişletilmesinin Akdeniz ekosistemine büyük oranda zarar vereceği konusunda uyardı. Bu endişeyi Türkiye'den Tunus'a kadar bir çok deniz bilimci paylaşıyor.

Katar tarafından fonlanan ve kanala boyunca inşa edilen deniz suyunu arıtma tesisleri bu istilacı türlerin göçünü önlemede basit bir çözüm olabilir. Galil'e göre düzgün bir şekilde yapılabilirse arıtılan tuzun tekrar denize verilmesi ile bir tuz duvarı oluşturularak deniz canlılarının güneyden kuzeye akımı yavaşlatılabilir.

Mısır iddialara karşı çıkıyor

Öte yandan Mısır, İsrail'in ikazlarının siyasi motivasyonlu olduğunu savunuyor. Mısır Çevre Bakanlığı danışmanlarından Mustafa Fuda istilacı türlerin çok geniş bir kategori olduğunu ve aşırı avlanma sonucu azalan türlerin yerini doldurarak ekonomik fayda bile sağlayabileceğini belirtiyor.

Fuda istilacı türlerin yüzde beşinden daha azının zararlı olarak değerlendirilebileceğini hatta aslan balığının bile zehirli kılçığı temizlendikten sonra yenebildiğini vurguluyor.

Mısırlı uzmanlar ayrıca su sıcaklığının artmasının sadecekanaldan kaynaklanmadığını küresel ısınma ve gemilerini balast sularını kontrolsüz bir şekilde boşaltmasının da sebepler arasında olabileceğini savunuyor.

Kanalı işleten Süveyş Kanalı İdaresi genişletmeyle ilgili şikayetlerin abartıldığını ve Akdeniz'e akan su hacminin sadece yüzde 4 oranında arttığını belirtiyor.

Qries

Ek kaynaklar • AP

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Erdoğan: Kanal İstanbul Montrö'nün tamamen dışında olan bir şey

AFAD: Kanal İstanbul Projesi'nin geçiş güzergahında deprem üretecek diri fay yok

Tarihi kuraklık, Panama Kanalı’ndaki geçişlere nasıl darbe vurdu?