Şerif Yardımcıları Derneği Başkanı Reginald Crawford ölü sayısının giderek artması üzerine “Wayne bölgesi nezarethanesinde çalışmak artık bir ÖLÜM cezası oldu.” dedi
Koronavirüs salgının derinden etkilediği yerlerin başından hapishaneler geliyor. Dünyada en fazla Covid-19 vakası ve buna bağlı ölümlerin gerçekleştiği Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) cezaevleri ve nezarethaneler hem tutuklular hem de çalışanlar için âdeta bir ‘ölüm cezası’na dönüştü. Amerikan makamları hapishanelerde gerekli önlemleri almamakla eleştiriliyor. Detroit eyaletindeki Wayne bölgesi Şerif Yardımcıları Derneği Başkanı Reginald Crawford ölü sayısının giderek artması üzerine sosyal medya hesabında “Wayne bölgesi nezarethanesinde çalışmak artık bir ÖLÜM cezası oldu.” diye yazdı.
Covid-19 salgını başladığı zaman Detroit eyaletindeki bölge nezarethanelerinde test yapılmadı. Ancak ölümlerin artmasıyla gerçek sayılar ortaya çıkmaya başladı. Önce şerifin nezarethane komutanlarından birisi sonra da medikal birimden bir yardımcısı hayatını kaybetti. Nisan ortasında ise nezarethane sisteminin sağlık direktörü ve doktorlarından birisi Covid-19’dan dolayı öldü. Artık virüs her yerdeydi ancak yetkililerin virusün kimler tarafından nasıl yayıldığı konusunda pek fikri yok.
Cezaevi ve nezarethanelerde bulunan tutuklu ve mahkumlar ile buralarda görev yapan personele test yapılmaya daha yeni başlandı. Testlerin başlamasıyla yüzlerce kişide Covid-19 tespit edildi.
Reuters’in ülkedeki 20 nezarethane ve 10 eyalet hapishane sisteminden derlediği bilgilere göre Covid-19 parmaklıklar arkasında hızla yayılıyor. Ancak test yetersizlikleri virüsün yayılmasının önlenmesine engel oluyor. Reuters’in topladığı veriler Covid-19 vakalarının bildirilmesinde de büyük eksiklikler ve hatalar olduğunu ortaya koyuyor.
2,2 milyon kişi parmaklıklar arkasında
ABD dünyada kişi başına en fazla insanın hapishanelerde olduğu ülke konumunda. 2018 yılı itibariyle toplam 2,2 milyon kişi parmaklıklar arkasında bulunuyor. Bunların 1,5 milyonu eyalet ve federal hapishanelerdeki mahkumlardan 740 bini ise yerel nezarethanelerdeki tutuklulardan oluşuyor. Nezarethanelerde gözaltına alınanlar, yargılanmayı bekleyenler ve kısa süreli ceza alanlar bulunuyor.
Nezarethanelerin çoğu tespit edilen Covid-19 vakalarını halka açıklamıyor, virus bulaşan kişileri takip edecek ulusal bir sistem yok.
Maske ve test eksikliği yaşanıyor
31 Mart’tan bu yana eyalet ve federal hapishanelerdeki 37 bin mahkum salıverildi. Yerel nezarethanelerden salınan tutuklular hakkında ulusal bir takip sistemi yok ancak bu sayı en az 14 bin.
Hapishanelerde görev yapan personel başta maske olmak üzere koruyucu malzemeye erişim sıkıntısı yaşıyor. Testlere ulaşmak ise daha da zor.