Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi, çarşamba günü yapılan oylamada 'George Floyd'un adıyla anılan polis yasası reformunu ikinci kez kabul etti.
REKLAMAmerika Birleşik Devletleri (ABD)Temsilciler Meclisi, polis şiddeti nedeniyle hayatını kaybeden George Floyd'un adıyla anılan polis yasası reformunu ikinci kez kabul etti.
ABD Temsilciler Meclisi'nde çarşamba akşamı yapılan oylamada, kolluk kuvvetlerinin 'nitelikli dokunulmazlık' hakkını kısıtlayan ve orantısız güç kullanımı hallerinde polislerin yargılanmasının önünü açan yasa değişikliği kabul edildi.
Temsilciler Meclisi'nde 212 red oyuna karşı bir 220 oyla kabul edilen polis reformunun yasalaşması için Senato tarafından kabul edilmesi gerekiyor.
Yasa değişikliği, ilk kez 2020 yazında Temsilciler Meclisi'nde kabul edilmiş ancak ABD Senatosu'ndan geri dönmüştü.
George Floyd'un ölümüne sebep olan polis memuru Derek Chauvin 8 Mart'ta hakim karşısına çıkacak.
Cumhuriyetçi vekil 'yanlışlıkla' destek verdi
Polis reformu oylamasında evet oyu kullanan tek Cumhuriyetçi vekil olan Lance Gooden 'yanlış oy' kullandığını söyledi.
Gooden, oylamanın ardından twitter üzerinden yaptığı açıklamada, "Tabii ki radikal solun polis karşıtı yasasına destek vermedim." ifadelerini kullandı.
George Floyd'un ölümüne sebep olan polis kefaletle serbest kaldı
Minneapolis kentinde siyahi George Floyd'un boynuna diziyle bastırarak nefessiz bırakan ve ölümüne sebep olan polis memuru Derek Chauvin Kasım 2020'de çıktığı duruşmada 1 milyon dolar kefaletle serbest bırakılmıştı.
İkinci ve üçüncü derece cinayet ve adam öldürmeden yargılanan Chauvin'in, kefaletle serbest bırakılma koşulları arasında mahkeme duruşmalarına katılmak, Floyd'un ailesiyle, sosyal medya da dahil olmak üzere doğrudan ya da dolaylı hiçbir temas kurmamak, polislik ya da güvenlikle ilgili işlerde çalışmamak ve hiç bir tür silah bulundurmamak gibi şartlar bulunuyor.
Geroge Floyd'ın 25 Mayıs 2020'de polis şiddetiyle ölümü başta ABD olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde 'Siyahların Hayatı Önemlidir' hareketi adı altında ırkçılık ve polis şiddetine karşı eylemleri tetiklemişti.