İngiliz girişimci 'geride plastik atık' bırakmadan evlere gıda ürünleri ulaştırıyor
REKLAMİngiltere'nin başkenti Londra'da İngiliz çevreci Ella Shone, herkesin eve kapandığı pandemi döneminde başlattığı yeni bir konsept ile ev ev gezerek 'geride plastik atık bırakmadan' gıda ürünleri satıyor.
Plastik torbalar kullanmayan Shone, alıcıların kendi getirdikleri kapları kullanarak küçük kamyonetinin arkasına yüklediği başta süt ve süt ürünleri olmak üzere kuru gıda ve ev üretimi gıda ürünlerini müşterilerine ulaştırıyor.
Covid-19 salgınının ardından farklı bir konsept başlatan Shone'nun sokak aralarında müşterileri hiç eksik olmuyor ve kendisi gibi çevre dostu alıcılar sürekli yolunu gözlüyor.
32 yaşındaki Ella Shone İngilizlerin bir kısmının da şaşkınlıkla izlediği girişimiyle ilgili şunları söylüyor:
“Ben kamyonette mal satma işine geçen yıl karantina ile birlikte başladım. Biz hiçbir çöp bırakmadan hizmetimizi sürdürüyor ve ürünleri plastik torba kullanmadan alıcılara satıyoruz. Gıda ürünleri dışında banyo, ev eşyaları ve kiler eşyaları gibi ürünleri de satıyoruz. Ben geçen yıl işimden izinli ayrıldığımda, tedarik zincirlerindeki plastik miktarını ve genellikle tedarik zincirlerindeki atıkları nasıl azaltacağımı düşünürken bu fikir aklıma geldi.”
Ürünleri kendisinin insanların evinin kapısına kadar getirerek bu soruna çare bulabileceği inancına kapıldığını ifade eden genç kadın, "Bence bir çok insan bazen sıfır atık dükkanlarının veya hareketin varlığından bile haberdar değil. Bu çok şükür değişiyor ve biraz daha yaygın hale geliyor. Bu ülkede üretilen ve denizaşırı ülkelere gönderilen büyük miktarlarda plastik atık nedeniyle kesinlikle bu tür çevre dostu bir yaklaşıma ihtiyaç var.”
Çocukluktan kalan anılara özlem
Küçüklüğünde evlere kadar gelip süt satanların da bu fikrin gelişmesinde etkili olduğunu ve bu düşünceyi aslında biraz nostaljik de bulduğunu belirten Ella Shone, atık miktarını düşürmek için herkesin elinden gelen çabayı göstermesi gerektiğini savundu.
Shone, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Atık miktarını azaltmak için yakınlara yeterince depolar yapılmıyor. Büyük atık üreticilerinin de eylemlerinden sorumlu tutulmadığını düşünüyorum. Bu yüzden tüketici düzeyinde ve aktivizm düzeyinde yapılması gereken çok şey olduğunu düşünüyorum.
Çevreye karşı sorumluluğumuz açısından bir miktar halk arasında uyanış olduğunu düşünüyorum. Parkların etrafında yatan tek kullanımlık maskelerin miktarını ve tek kullanımlık kahve fincanları sayısındaki büyük artışı pek çok insanın artık fark ettiğini düşünüyorum.”