Reuters: Erdoğan'ın iktidarını üçüncü on yıla yayma şansı ekonomik gerilemeyi durdurmasına bağlı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan © AA
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Reuters: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iktidarını üçüncü bir on yıla yayma şansı 2013 yılından bu yana görülen ekonomik gerilemeyi tersine çevirip çeviremeyeceğine bağlı

REKLAM

Reuters’te yayımlanan bir analizde, başarısız darbe girişiminin ardından beş yıl sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, iktidarını üçüncü bir on yıla yayma şansının, 2013 yılından bu yana görülen ekonomik gerilemeyi tersine çevirip çeviremeyeceğine bağlı olduğu yorumu yapıldı.

Jonathan Spicer tarafından kaleme alınan makalede 2013 yılından bu yana refah, eşitlik ve istihdamın geriye gittiği hatırlatılarak, 2023 yılındaki seçimler için düzenlenen son anketlerin salgın, Türk parasının değer kaybetmesi ve ekonomide keskin bir duraklama yüzünden Erdoğan’ın popülaritesinin düştüğünü gösterdiği ifade edildi.

Analizde, Türkiye’nin 2020 yılını ekonomide daralma yaşamadan atlatmasına rağmen, ülkede özellikle gıda ve temel ürünlerde yüzde 20’ye varan bir enflasyon yaşandığı hatırlatıldı.

Reuters’e konuşan derecelendirme kuruluşu Fitch’in Avrupa Direktörü Douglas Winslow, Erdoğan’ın azalan oylarına ve ekonomik sıkıntılara bakıldığında gelecek 12 ay içinde iktidar için olumlu bir gelişmenin mümkün görülmediği yorumunu yaptı.

Dünya Bankası’nın, geçen yıl 1,5 milyondan fazla Türk vatandaşının yoksulluk sınırında altında yaşadığı tahmininde bulunduğunu hatırlatan Reuters, OECD’nin gelir ve refah ölçüm indeksi “Gini”nin rakamlarına da atıfta bulundu ve Erdoğan’ın 2006 ve 2011 yıllarındaki ekonomik başarılarının ardından Türkiye’de 2011 yılında artmaya başlayan eşitsizliğin 2013 yılından sonra olumsuz yönde daha fazla ivme kazandığı saptamasında bulundu.

Gezi olayları gerilemede milat mı?

Modern Türkiye’nin en uzun süre iktidarda kalan lideri olarak tanımlanan Erdoğan’ın ilk yıllarında istihdam artışı sağlanmasında, enflasyon ve fakirliğin düşürülmesinde önemli adımlar attığı ve Türk lirasının önemli ölçüde değer kazandığı kaydedilen analizde, AKP iktidarında gerileme ve düşüş için ülkedeki hükümet aleyhtarı gösteriler ile birlikte gelişmekte olan ülkelerden sermaye kaçışının gözlendiği 2013 yılı milat olarak gösterildi.

2013 yılında İstanbul’a başlayan Gezi Parkı protestolarının sert bir şekilde bastırılmasına atıfta bulunulan analizde, Sabancı Üniversitesi öğretim görevlisi Doçent Ateş Altınordu’nun, “Gösterilerin bastırılması AKP'yi halkın aleyhine dönen yeni bir düzen partisi olarak kristalleştirdi” şeklindeki yorumuna yer verildi.

2016 yılındaki başarısız darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL uygulamalarına dikkati çeken Altınordu, bunun Türk ekonomisini daha da kötüye götürdüğü belirterek, “2013 yılından bu yana Erdoğan ve AKP, muhtemelen ekonomiye çeşitli şekillerde zarar veren otoriterliği daha da artırmak için harekete geçti. Daha az medya özgürlüğü ile daha izole ve merkezi bir karar alma düşüncesine girdiler. Bu durumda, muhtemelen daha fazla siyasette hata yapıp, yanıt verme kabiliyetinizi kaybedersiniz ve yolsuzluğa çok daha fazla yer açılır. ” ifadesini kullandı.

Geçmişte ucuz dış kredilerin inşaat sektörü destekli olarak ekonomide büyümeyi sağladığı kaydedilen analizde, bunun sonucu AKP’nin üst üste bütün seçimleri kazandığı hatırladı.

Analizde Soner Çağaptay’ın, “Erdoğan iktidarının ilk dönemlerinde yaşanan ekonomik başarının ve yaşam standardının artmasının kendisine hayran ve sadık destekçilerinin artmasına yol açtığı” şeklinde “The Washington Institute” için kaleme aldığı makaleye de yer verildi.

MHP ile ortaklık ve başkanlık sistemi

Erdoğan iktidarını ilerleyen yıllarında MHP ile ortaklığa gitmesi ve başkanlık sistemine geçişine yer verilen analizde, AKP’deki yer alan önemli ekonomi uzmanlarının partiyi terk etmesi ve faizi düşürmek için Merkez Bankası yönetimine yapılan baskıların ardından ekonomide kötü gidiş ve Türk lirasının değer kaybının arttığı yorumu yapıldı.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın bölge analisti Roger Kelly, 2013 yılından bu yana siyasi açıdan Türkiye ve Batı’nın yollarını ayrıldığı izlenimi doğduğunu söyledi.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

'Yatıyorum, kalkıyorum fiyatlar yükselmiş, bunu haketmedik': Türkiye'de geçinemeyenler ne diyor?

Af Örgütü: Libya’daki kamplarda kalan göçmenler, içme suyu karşılığında seks yapmaya zorlanıyor

Avrupa İlaç Ajansı: Delta varyantına karşı koruma için iki doz Covid-19 aşısı yapılmalı