İsrail: Pfizer/BioNTech aşısının yan etki riski, Covid-19'a yakalanmaktan daha güvenli

Pfizer/BioNTech aşısı
Pfizer/BioNTech aşısı © Robert F. Bukaty/Copyright 2021 The Associated Press. All rights reserved.
By Berrak Kanbir Rodriguez Sanmartin
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

İsrail'de yapılan kapsamlı bir araştırma Pfizer/BioNTech'in Covid-19 aşısının kalp iltihalanması, lenf bezinde şişlik ve zona gibi yan etkilerin görülme riskini arttırdığını ancak bu risklerin Covid-19 hastalığının yol açtığı risklerden daha düşük olduğunu tespit etti.

REKLAM

İsrail'de yapılan kapsamlı bir araştırma Pfizer/BioNTech'in geliştirip ürettiği Covid-19 aşısının kalp iltihaplanması, lenf bezinde şişlik ve zona gibi yan etkilerin görülme riskini arttırdığını tespit etti. Ancak aynı çalışma, Covid-19 hastalığının özellikle kalp kası iltihaplanmasına yol açabileceğini ve buradaki riskin aşının yol açacağı riske oranla çok daha yüksek olduğunu ortaya koydu.

Pfizer/BioNTech aşısının güvenliğine dair bugüne kadarki en kapsamlı çalışma olan araştırma ülke nüfusunun yüzde 71'inden fazlasını aşılayan İsrail'deki Tel Aviv Clalit Araştırma Enstitüsü tarafından gerçekleştirildi. New England Journal of Medicine da yayınlanan çalışma 2 milyon kişi üzerinde yapıldı.

Çalışmada Pfizer ve Moderna gibi mRNA aşılarla bağlantılandırılan miyokarditis (kalp kası iltihaplanması) vakalarında artış tespit edildi. Buna göre büyük çoğunlukla genç erkeklerde görülen kalp kası iltihaplanması aşılanmış her 100 bin kişide bir ila beş vakaya neden olduğu anlaşıldı.

Aşının ayrıca lenf bezlerinde şişlik, zona ve apandisit gibi başka yan etkilere de yo açabildiği belirlendi.

Covid-19 hastalığında kalp zarı iltihaplanması riski aşıya kıyasla çok daha fazla

Çalışmada bu bulguları bir çerçeveye oturtabilmek adına aynı yan etkilerin görüldüğü 240 bin Covid-19 hastasının verileriyle karşılaştırma yapıldı. Buna göre Covid-19 hastalarında lenf bezinde şişlik, zona ya da apandisit gibi vakalara pek rastlanmadığı ancak hastalığın kalp kası iltihaplanması riskini aşıya kıyasla önemli derecede arttırdığı tespit edildi.

Araştırmaya göre her 100 bin kişiden 11'i Covid-19 hastalığı nedeniyle kalp zarı iltihaplanma riskiyle karşı karşıya.

Araştırmacılar çalışma sırasında bazı beklenmedik sonuçların da elde edildiğine dikkat çekti. Örneğin çalışmada Pfizer/BioNTech aşısının (BNT162b2) anemi ve beyin kanaması gibi durumlara karşı koruduğuna dair ön bulgular elde edildi.

Bu durumların Covid-19 hastalığının komplikasyonları arasında görüldüğünü belirten çalışma buna göre aşının koruyucu etkisinin teşhis edilmemiş Covid-19 hastalığı karşısında da koruma sağladığı şeklinde değerlendirilebileceği sonucuna ulaştı.

"Kalp zarı iltihaplanmasıyla ilişkilendirilen mRNA aşıları başka önemli sağlık sorunlarına karşı koruyucu"

Çalışmayı değerlendiren Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Koruma İdaresi Komitesi'nde görevli doktorlardan pediyatrist Dr Grace Lee elde edilen bulguların önemine vurgu yapıyor.

Dr Lee CNN'e yaptığı değerlendirmede mRNA aşılarının kalp zarı iltihaplanması ile ilişkilendirilmesine karşın bu aşıların kalp zarı iltihaplanması, akut böbrek rahatsızlığı, aritmi ve tromboembolik hastalığına karşı koruyabildiğinin altını çiziyor.

Yan etki riskinin kişilere, yer ve zamana göre farklılık gösterdiğine dikkat çeken Dr Lee pandeminin dünya çapındaki durumu göze alındığında Covid-19 hastalığına yakalanma riskinin yüksek olduğunu ve bu nedenle aşıların koruyuculuğunun buna göre değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.

Geçtiğimiz haziran ayında Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi Covid-19'a karşı geliştirilen mRNA aşılarının kalp kası iltihaplanması ve bununla bağlantılı kalp zarı iltihaplanması riskine yol açabileceğine dair bir uyarı eklemişti.

Doktorlar kalp iltihaplanmalarının erken teşhis edildiği sürece kolayca tedavi edilebildiğini ve hastaların iyileşebildiğine vurgu yapıyor.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Delta varyantı Covid-19'a karşı sürü bağışıklığı beklentisini öldürdü mü?

Turkovac aşısı faz 3 çalışması kapsamında gönüllülere uygulanmaya başlandı

Sperm ve yumurtasız tam insan embriyosu modeli geliştirildi