Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa'nın 1 Ocak 2022'de devralacağı Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı için önceliklerini sıraladı. Ancak bu dönemde Fransa'da yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimleri hem birliğin hem de Macron'un kaderini etkileyebilir.
REKLAMFransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Fransa'nın 1 Ocak 2022'de devralacağı Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı için önceliklerini sıraladı.
Elysee Sarayı'nda basın toplantısı düzenleyen Macron, "Birçok kişi tek bir ulusa dayanmayı istiyor. Uluslar bizim gücümüz, gururumuz, ama Avrupa'nın birliği bunun vazgeçilmez bir tamamlayıcısı" diye konuştu.
Fransa dönem başkanlığı ilkesini "İyileşme, güç, aidiyet" kelimeleriyle tanımlıyor. Aidiyet sözcüğünün temelini birlik içinde Avrupalılık hissinin ortak aidiyete dönüşmesi fikri oluşturuyor.
Yılın ilk yarısında AB'nin savunma politikası ve Birliğin Afrika ve Doğu Balkanlarla ilişkilerine odaklı bir dizi zirve düzenleyeceklerini açıklayan Macron, "Biz dünyada güçlü, tam bağımsız, seçimlerinde özgür ve kendi kaderini kendi tayin eden bir Avrupa istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Nisan 2019'daki Sarı Yelekliler hareketinden bu yana ilk defa cumhurbaşkanlığı sarayında basın mensuplarının karşısına çıkan Macron, AB üyelerine Çin'le rekabet ve Amerika Birleşik Devletleri'yle eşit muamele imkanı sağlayacak "stratejk özerklik" peşinde. Ayrıca daha güçlü ve kabiliyetli bir Avrupa savunmasını arzulayan Fransız lider, Atlantik ötesi ve küresel güvenliğe katkı verecek ve NATO'yu tamamlayıcı bir unsur oluşturulmasını talep ediyor.
Birliğin önünde Covid-19 salgınından iklim değişikliğine kadar birçok zorluk bulunuyor. Fransız lider dönem başkanlığı süresince bir yandan 27 üye için refah getirecek ve istihdam sağlayacak bir "Avrupa büyüme modeli"ni teşvik etmeye, diğer yandan da yüksek sosyal ve iklimle ilişkili standartları korumaya çalışacaklarını açıkladı.
Bir diğer zorlu konu ise Macron'ın ifadesiyle "bazı ülkelerin kendi çıkarları için kullandığı" ve Avrupa'nın "yakın çevresinde de istikrarsızlaştırma ve gerilim yaratan" göçmen krizi.
AB Dönem Başkanlığı Fransa'daki cumhurbaşkanlığı seçimleriyle çakışıyor
Önümüzdeki yıl haziran ayı sonuna kadar yürüteceği AB dönem başkanlığı görevi sırasında Fransa'da yapılacak olan cumhurbaşkanlığı seçimleri hem Birliğin hem de Macron'un kaderini etkileyebilir.
Fransız lider bu göreve ikinci defa aday olup olmayacağını henüz açıklamadı ancak Macron'un AB çapında kararları etkileme gücü aday olması halinde elini güçlendirecek bir konu olabilir.
Şu ana kadar yapılan kamuoyu yoklamaları Macron'u aday olması halinde seçim yarışında önde gösteriyor. Macron bu noktada önceliğini yoklamalarda sol adaylara göre daha güçlü durumdaki muhafazakar ve aşırı sağ adayların desteğini çalmaya verebilir.
Açıklanan cumhurbaşkanlığı adayları kimler?
Geçen hafta muhafazakar Cumhuriyetçiler Partisi Avrupa yanlısı Valerie Pecresse'i aday gösterdi. Göçmenlik ve güvenlik konularında sert bir duruş benimseyen ve Türkiye'nin AB üyeliğine karşı olduğunu kaydeden Pecresse Macron'un en güçlü rakibi olarak gösteriliyor.
Aşırı sağ cephede adaylığını koyan Ulusal Birlik Partisi lideri ve 2017 seçimlerinde Macron'a karşı kaybeden Marine Le Pen ve köşe yazarı Eric Zemmour'un İslam ve göçmenlik karşıtı bir kampanya sürdürmesi bekleniyor.
Sol cephede ise Paris Valisi Anne Hidalgo Sosyalist Parti'den adaylığını koydu. Yeşillerden ise Avrupa Parlamentosu'nda milletvekili ve eski Greenpeace aktivisti Yannick Jadot'u aday gösterdi.
Aşırı sol Boyun Eğmeyen Fransa hareketi lideri Jean-Luc Mélenchon da Macron'a "demokrasinin üstünde değildir" sözleriyle meydan okuyarak cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturmayı hedefliyor.