Fransa'nın aşırı sağ adayı Marine Le Pen önümüzdeki Pazar günü yapılacak ikinci turda seçilmesi halinde dini hayvan kesimini yasaklamayı planlıyor
REKLAMFransa'nın aşırı sağ adayı Marine Le Pen önümüzdeki Pazar günü yapılacak ikinci turda seçilmesi halinde dini hayvan kesimini yasaklamayı planlıyor.
Bu durum Yahudilerin koşer, Müslümanların da helal ete ulaşımını doğrudan etkiliyor.
Dini hayvan kesimini hedef almanın, Fransız Yahudilere ve Müslümanlara kendilerini istenmeyen kesimler olarak hissettirebileceği düşünülüyor.
AP'ye konuşan bir Müslüman Fransız olan Hayat Ettabet, ailesinin dini kurallara uymak için evde yasa dışı bir şekilde kesime zorlanabileceğini söylüyor.
Le Pen, tüm hayvanların kesimden önce sersemletilmesi gerektiğini söylüyor ve konuyu hayvan hakkı olarak çerçeveliyor.
Koşer ve helal et üretimi için yapılan kesimlerde şok veya sersemletici uygulamalara dinen izin verilmiyor.
Batı Avrupa'daki en büyük Müslüman ve Yahudi nüfusuna sahip olan ülkede sorunun büyük potansiyel yansımaları var ve Avrupa'nın başka yerlerinde Fransa'dan et ihracatı yapan kesimleri de etkileyebilir.
Sorun, Le Pen ile görevdeki Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasındaki birçok fay hattından biri.
Seçim sonuçlarının bu kez merkezde konumlanan liberal Macron'un Le Pen'i ezici bir farkla yendiği 2017 seçimlerinden çok daha kıran kırana geçmesi bekleniyor.
AP'ye konuşan Yahudi Fransız seçmen Sarah Gutmann, “Aşırı sağ bir rejime hiç bu kadar yakın olmamıştık. Alarm zili çalıyor" diyor.
Le Pen'in seçimi kazanması durumunda Fransa'nın çok daha az göçmen alan ve halihazırda ülkede olanlar için daha az hak tanıyan, Hristiyan olmayan geleneklere daha az tolerans gösteren, Avrupa Birliği'ne ve dış dünyaya daha az bağlı olacak şekilde daha ulusalcı ve içe kapalı bir ülke olması bekleniyor.
Macron dini kesimi engellemeyecek
Macron ise ikinci beş yıllık dönem için tam tersini vaat ediyor. Et konusunda da Macron, Le Pen ile siyasi farklarını vurgulamak adına şoksuz kesimi sona erdirme önerilerine açık olduğunu fakat bunu zorlamayacağını belirtiyor. Macron, “Müslümanların veya Yahudilerin dinlerinin emrettiği şekilde yemek yemelerini engelleyen bir Fransa” istemediğini söyledi.
Le Pen'in hayvan hakları samimiyeti de sorgulanıyor zira Fransa kırsalında kök salmış bir gelenek olan boğa güreşi veya avlanma gibi hayvan refahı kampanyacıları tarafından zalimce kabul edilen diğer uygulamalara karşı değil.
Bu yüzden, onun koşer ve helal etlere odaklanması, bir saldırıyı hayvan hakkı olarak gören Yahudiler ve Müslümanlar açısından maksatlı bulunuyor.
Le Pen, çözüm olarak bu tür etlerin ithal edilebileceğini söylüyor ancak bu, ona kuşku ile yaklaşanlar için bir anlam ifade etmiyor, çünkü Le Pen'in 'ülkenin kendi başına daha fazla şey üretmesi ve daha az ithal etmesi gerektiği' şeklindeki en öncelikli politikasına aykırı duruyor.
Yahudi toplumunu temsil eden organizasyonlardan yapılan açıklamada bu tür bir uygulamanın çok sayıda Yahudi ve Müslümanı ülkeyi terk etmeye zorlayacağı kaydedildi.
İkinci turda farklı seçmenleri hedefliyorlar
Ancak Le Pen ve Macron, seçimlerin birinci turunda kendilerini desteklemeyen seçmenler için önemli olan konularda şimdi konumlarını değiştirerek ikinci turda kazanmak için ihtiyaç duyacakları oyları toplamaya çalışıyorlar.
REKLAMMacron, özellikle emeklilik yaşını 65'e çıkarma planını yumuşattı. Le Pen ise daha kapsayıcı görünmeye çalışıyor.
Örneğin bu hafta “Helal ve koşer kasapları kesinlikle kapatmayacağım" dedi ve şoklanmış hayvanlardan elde edilen etlerin bazı Müslümanlar için kabul edilebilir bir helal alternatif olabileceğini söyledi ve değilse de “bu etin ithaline izin verilecek” dedi.
Le Pen, "Bizim istediğimiz şey, bu hayvanları bayıltmadan katletmenin ortaya çıkardığı yoğun acıyı gerçekten durdurmak" diyor.
Avrupa'da bu tür dini uygulamalara müsaade etmeyen ülkeler mevcut. Örneğin Slovenya, Danimarka ve İsveç'in yanı sıra AB üyesi olmayan İsviçre, İzlanda ve Norveç'te tüm dini muafiyetleri kaldırdı. Yani koşer ve helal et ancak ithal edilebiliyor.
Belçika'nın Flaman ve Valon bölgelerinde de durum böyle.
REKLAM