Japonya'da 9 büyüklüğündeki depremde büyük zarar gören Fukushima Dai-ichi nükleer santralindeki suyun okyanusa serbest bırakılması planının onaylandığı duyuruldu.
REKLAMJaponya'da 9 büyüklüğündeki depremde büyük zarar gören Fukushima Dai-ichi nükleer santralindeki suyun okyanusa serbest bırakılması planının onaylandığı duyuruldu.
2011 nükleer felaketinin ardından reaktörleri soğutmak için kullanılan su, tesisteki devasa tanklarda depolanmıştı. Toplamda 1,3 milyon tondan fazla radyoaktif su bu tanklarda bekletildi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, arıtmadan sonra hala trityum kalıntıları içeren suyu serbest bırakmanın güvenli olduğunu düşündükleri belirtildi.
Tesis operatörü Tokyo Power Electric Company (Tepco), 'nükleer enerji alanında düzenleyici kurum tarafından ek denetimlerle karşı karşıya kalacak' denildi.
Tepco, temizlenmesi zor olan trityum dışındaki zararlı izotopları uzaklaştırmak için kirlenmiş suyu filtrelemeye devam ediyor. Ardından, bu su daha da sulandırılarak azar azar serbest bırakılacak.
Balıkçılar ve komşu ülkeler itiraz ediyor
Plan, geçim kaynakları üzerindeki etkisinden korkan bölgedeki balıkçı sendikalarının sert direnişiyle karşılaştı. Komşu Çin, Güney Kore ve Tayvan da endişelerini dile getirdiler.
Fukuşima'da ne olmuştu?
Fukuşima Daiichi Nükleer Santrali, Japonya'nın doğu kıyısındaki Okuma kentinde, başkent Tokyo'nun 220 kilometre kuzey doğusunda yer alıyor.
11 Mart 2011'de Japonya tarihindeki en büyük depremlerden biri ülkenin doğu kıyısını sarstı.
9.0 büyüklüğündeki deprem öyle güçlüydü ki Dünya'nın eksenini kaydırdı. Honşu adasını etkileyen dev tsunami 18 bin kişinin yaşamına mal oldu, bazı yerleşimlerini haritadan sildi.
Dev dalgalar Fukuşima nükleer santralini vurdu. Reaktörleri su basınca büyük bir felaket yaşandı.
Nükleer santralde kurulu sistem depremi tespit ettiğinden nükleer reaktörler otomatik olarak devre dışı kaldı. Ancak reaktörlerin merkezi hala çok sıcak olduğundan acil durumlarda devreye giren dizel jeneratörler soğutucu pompalamaya devam etti.
Tsunami dalgası her şeyi yıktı geçti
Bir süre sonra Fukuşima'ya ulaşan 14 metre yükseklikteki bir dalga, deniz kıyısına kurulu koruyucu duvarı yıktı ve o jeneratörleri parçaladı.
Elektrik akışını yeniden sağlayıp soğutma işlemine devam etmek üzere işçiler gönderildi; ama bir süre sonra aşırı ısınmış nükleer yakıt, üç reaktörün de merkezini eritti.
Santralde ayrıca kimyasal patlamalar oldu ve binalar yıkıldı. Radyoaktif madde atmosfere ve Pasifik Okyanusu'na sızmaya başladı. Bunun üzerine bölge insandan arındırıldı ve giderek genişletilen yasak bölgeler ilan edildi.
Radyasyon sızıntısı arttıkça yetkililer de yasak bölge alanlarını genişleterek 150 bin kişiyi bölgeden uzaklaştırdı.
Yaklaşık yarım milyon insan deprem, tsunami ve nükleer sızıntı nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Yaşlı Japonlar kendilerini feda etti
En az 16 işçi patlamalarda yaralandı, onlarcası da reaktörleri soğutma ve santrali stabilize etme çalışmasında radyasyona maruz kaldı.
Yüksek seviyede radyasyon ile temas nedeniyle üç kişi hastaneye kaldırıldı. Reaktörü soğutmak için bölgeye gönderilecek ekip yetersiz olduğundan gönüllüler istendi. Japonya'da çok sayıda yaşlı insan gençler gitmesin diye fedakarlık gösterip gönüllü oldu.
REKLAMUluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) Fukuşima felaketini kategori 7 seviyesinde sınıflandırdı. Çernobil'in ardından bu ölçekte sınıflandırılan ikinci felaket oldu bu.