Cumhurbaşkanı Erdoğan, tahıl koridorunun eskiden olduğu gibi yeniden açıldığını bildirdi
REKLAMCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tahıl koridorunun eskiden olduğu gibi yeniden açıldığını bildirdi.
Erdoğan, tahıl koridoruna ilişkin dün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü bugün de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile görüşeceğini bildirdi.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Sayın Putin ile dün yaptığımız görüşme üzerine Rusya Savunma Bakanı Sayın Şoygu, Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar'ı arayarak bugün saat 12.00'den itibaren tahıl sevkiyatının eskiden planlandığı gibi devam edeceğini bildirdi." dedi.
Bu arada Rusya Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, 'Birleşmiş Milletler'in katılımı ve Türkiye'nin desteği sayesinde tahıl anlaşmasıyla ilgili Ukrayna tarafından gerekli yazılı garantiler alındığını' duyurdu.
Açıklamada, "Rusya, aldığı garantileri yeterli buldu, tahıl anlaşmasındaki katılımına devam edecek." denildi.
Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Rusya’nın katılımını askıya aldığı Ukrayna’dan tahıl sevkiyatına yönelik anlaşmaya dair açıklamalarda bulundu.
Ukrayna ordusunun, 29 Ekim’de Rusya’nın Karadeniz Donanması'na ait gemi ve sivil gemilerine yönelik saldırı düzenlediğini öne süren Konaşenkov, söz konusu gemilerin tahıl koridorunun güvenliğini sağladığına işaret etti.
Bu nedenle, Rusya’nın Ukrayna’dan tahılın çıkarılmasıyla ilgili anlaşmayı askıya aldığına dikkati çeken Konaşenkov, bu konudaki pozisyonlarını BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e ve BM Güvenlik Konseyine bildirdiklerini dile getirdi.
"BM'nin katılımı ve Türkiye'nin desteği sayesinde Ukrayna'dan garantiler aldık"
Konaşenkov, "BM'nin katılımı ve Türkiye'nin desteği sayesinde tahıl anlaşmasıyla ilgili Ukrayna tarafından gerekli yazılı garantiler alabildik." diye konuştu.
Ukrayna’nın, sevkiyatlarda kullanılan insani deniz koridoruna ilişkin Rusya’ya resmi garanti verdiğini anlatan Konaşenkov, "Ukrayna tarafı, insani deniz koridorunun yalnızca Karadeniz Tahıl Girişimi kapsamında kullanılacağını resmi olarak iletti." ifadesini kullandı.
Konaşenkov, Rusya’nın, söz konusu garantileri yeterli bulduğunu anlatarak, "Rusya, aldığı garantileri yeterli buldu, tahıl anlaşmasındaki katılımına devam edecek. Rusya, Karadeniz Tahıl Girişimi'ne katılımını Sivastopol'daki terör saldırısının ardından askıya almıştı." ifadelerini kullandı.
Ukrayna ne dedi?
Türkiye ve Rusya'dan gelen bu açıklamalardan önce sabah saatlerinde Ukrayna Altyapı Bakanı Oleksandr Kubrakov, tahıl koridoru anlaşmasının Rusya tarafından askıya alınmasına rağmen, Ukrayna'dan tahıl taşıyacak 8 geminin 3 Kasım'da Ukrayna limanlarından ayrılmasının planlandığını duyurmuştu.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise Ankara'da bir toplantıda tahıl koridoru ve gübre sevkiyatı konusunda açıklamalarda bulunmuştu.
Çavuşoğlu: Engelleri kaldırmak Rusya’yı savunmak anlamına gelmiyor
Rusya'nın ihraç ettiği tahıl ve gübre ürünleri önündeki engelleri kaldırmanın Rusya’yı savunmak anlamına gelmediğini belirten Çavuşoğlu, “Her şeyden önce bu BM ile Rusya arasında da bir mutabakat ve bu mutabakatı AB ve ABD de destekliyor. Bu iki ürüne tüm dünyanın ihtiyacı var. Eğer Afrika gübre alamazsa gelecek sezon Afrika’nın tarım ürünleri üretimi yüzde 20 azalacak. Bu sadece Afrika için değil tüm dünya için ciddi sorun” diye konuştu.
Özellikle Rus gemilerine yönelik saldırı iddiaları ile yeniden gündeme gelen Rusya'nın taleplerine değinen Çavuşoğlu, "Rusya’nın ihraç etmek istediği gübre ve tahılın önünde engeller var. Gübre ve tahıl yaptırım listesinde değil ama bu iki ürünü taşıyacak gemiler hala limanlara yanaşamıyor. Hala sigorta yaptıramıyor ve ödemeler yapılamıyor." dedi.
Gemilerin yaptırımlardan çekinerek yükleri taşımadığına dikkati çeken Çavuşoğlu, Rus tahıl ve gübresinin az gelişmiş ülkelere ihracının önemine vurgu yaptı. Çavuşoğlu, "Rusya’nın ihraç ettiği ürünlerin önündeki engelleri kaldırmak Rusya’yı savunmak anlamına gelmiyor. Uzmanlar değerlendiriyor. Gübre alamazlarsa önümüzdeki sezon Afrika’nın tarım ürünleri üretimi yüzde 20 azalacak. Bu çok ciddi bir sorundur.” değerlendirmesini yaptı.