Macron'un önerisini eleştirenler, bu tür bir uygulamanın Fransa'yı otoriter rejimlerle aynı çizgiye getireceğini savundu.
REKLAMFransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, toplumsal kargaşa döneminde sosyal medyanın kontrol ve erişime kapatma olasılığının değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Şiddet olaylarından zarar gören 200'den fazla belediye başkanı ile bir toplantı düzenleyen Macron "Gençlerin sosyal ağları nasıl kullandıklarını düşünmemiz gerekiyor... işler kontrolden çıktığında, bunları düzenlememiz ya da kesmemiz gerekebilir." dedi.
Fransız BFM televizyonun yayınladığı videoda Macron "Her şeyden önce, bunu o anın sıcaklığıyla yapmamalıyız ve bunu yapmak zorunda kalmadığımız için memnunum." diyerek bu tartışmanın soğukkanlılıkla yapılması gerektiğini ifade etti.
"Fransa otoriter rejimlerle aynı çizgiye gelir"
Macron'un sözleri, gençlerin Snapchat ve TikTok gibi sosyal medya platformlarını kullanarak organize olarak şiddet ve isyanı teşvik ettiğine dair Fransız bakanların suçlamaları üzerine geldi.
Ancak Macron'un sosyal medyanın kesilmesi önerisi eleştirileri de beraberinde getirdi. Eleştirenler, bu tür bir uygulamanın Fransa'yı otoriter yönetimlerle aynı çizgiye getireceğini ifade etti.
Eleştirilere öncülük eden Sosyalist Parti lideri Olivier Faure sosyal medya hesabında "İnsan hakları ve yurttaşlar ülkesi, Çin, Rusya ve İran gibi büyük demokrasilerle aynı hizaya gelemez." diye yazdı.
Merkez sağ partisi Cumhuriyetçiler'in milletvekili Olivier Marleix de sosyal medyada verdiği tepkide "Sosyal ağları kapatmak mı? Çin, İran ve Kuzey Kore gibi mi? Dikkatleri başka yöne çekmek için yapılan bir provokasyon olsa bile, hiç hoş değil." ifadelerini kullandı.
Sosyal medyada ve yargıya çağrı
Macron geçen hafta sosyal medya şirketlerine sorumluluk sergilemeleri ve hassas paylaşımları, özellikle şiddet ya da yağmacılığa özendiren paylaşımları kaldırmaları çağrısında bulunmuştu.
Adalet Bakanı Eric Dupond-Moretti de sosyal medyayı kullanarak yasa dışı eylemler organize edenlerin tespit edilerek yargı önüne getirilmesi için yasal işlemlerin başlatılmasını istedi.
17 yaşındaki Kuzey Afrika kökenli Nahel'in trafik çevirmesi sırasında polis kurşunuyla yaşamını yitirmesi üzerine başlayan protesto gösterilerini şiddet ve yağmalama olayları takip etmiş, eylemlerde binlerce kişinin gözaltına alınmıştı.