Son 32 yılın en yüksek enflasyon oranının yaşandığı Arjantin'de hükümet kemer sıkma tedbirlerinin sonuç vereceğine inanıyor.
REKLAMArjantin İstatistik Kurumu tarafından günü açıklanan rakamlara göre, ülkede yıllık enflasyon 2023 yılında yüzde 211,4'e yükselerek son 32 yılın en yüksek oranına ulaştı.
Para birimini yüzde 50 devalüe eden ülkede aralık ayında gerçekleşen enflasyon oranı ise tahminlerin biraz altında kaldı.
Yıllık enflasyonun 2022 yılında yaklaşık yüzde 95 seviyesinde olduğu Güney Amerika ülkesinde kasım ayında yüzde 12,8 olan aylık enflasyon, aralık ayında yüzde 25,5 olarak gerçekleşti. Hükümet, aralık ayı için yüzde 30 tahminini yürütüyordu.
Yeni göreve gelen sağcı Devlet Başkanı Javier Milei, rakamlar açıklanmadan önce verdiği bir röportajda, aylık enflasyon oranının tahminlerin altında gerçekleşmesi halinde bunun bir "başarı" olacağını söylemişti.
Gıda fiyatlarında artış enflasyonda en büyük paya sahip
İstatistik kurumunun verilerine göre, yıllık enflasyon oranına en büyük katkıyı yapan gıda ve alkolsüz içecekler aralık ayında ortalama yüzde 29,7 artış gösterdi.
Toplu tüketime yönelik diğer ürünler yüzde 30 civarında artarken, ilaçlarda ortalama yüzde 40 artış kaydedildi.
Göreli fiyatların yeniden düzenlenmesi sürecinin devam ettiğini belirten Milei, enflasyon verileriyle ilgili yaptığı açıklamada "Korkunç rakamların olduğu bir enflasyon dönemi görmeye devam edeceğiz, ancak bir sonraki adımın enflasyonun düşmesi olacağını göreceğiz." ifadelerini kullandı.
Bir dizi şok önlemin etkisi
Aralık ayındaki veriler, Milei'nin ülkedeki yüksek enflasyonu kontrol altına alma umuduyla uygulamaya koyduğu bir dizi şok önleminin güçlü etkisini yansııtıyor.
Milei'nin aldığı tedbirler arasında ülkenin para birimi Arjantin Pesosu'nun yüzde 50 oranında devalüe edilmesi de bulunuyor.
Ancak Milei'nin kemer sıkma politikaları ülke çapında protestolara neden oldu.
Milei göreve başlarken yaptığı konuşmada, hiperenflasyonu önlemeyi amaçlayan "acı verici bir uyum planı" açıklamış ve önlemlerin başlangıçta "faaliyet düzeyi, istihdam, reel ücretler ve yoksul ve muhtaç insanların sayısı üzerinde olumsuz bir etkisi" olacağı uyarısında bulunmuştu.
Ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ının yoksulluk içinde yaşadığı tahmin ediliyor.