17. Selanik Belgesel Film Festivali alkışlarla son buldu

17. Selanik Belgesel Film Festivali alkışlarla son buldu
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Yunanistan’da bu yıl 17.si yapılan Selanik Belgesel Film Festivali bir birinden ilginç yapımları izleyicilerle buluşturdu. 13–22 Mart tarihlerinde

REKLAM

Yunanistan’da bu yıl 17.si yapılan Selanik Belgesel Film Festivali bir birinden ilginç yapımları izleyicilerle buluşturdu.

13–22 Mart tarihlerinde gerçekleşen etkinlikte sosyal ve kültürel konuların yanı sıra tarihsel ve kişisel hikayelere odaklanan 168 film gösterildi.

Etkinlik çerçevesinden Uluslararası Film Eleştirmenleri Ödülü verilirken, En İyi Yunan Belgesel Filmi Ödülü Filippos Koutsaftis’in “Hail Arcadia” isimli yapımına gitti.

Belgesel izleyenleri efsanelere, mitolojik hikayelere ev sahipliği yapan Mora Yarımadası’ndaki Arkadya’da geçmişten günümüze bir seyahate çıkartıyor.

Koutsaftis belgeselin yapım sürecini, “Arkadya’ya gittiğimde bölge hakkında neredeyse hiçbir şey bilmiyordum. Tarih öncesi mitolojik zamanlardan günümüze kadar gelen her bir parçayı, unsuru bulmak zorundaydım. Bütün bu bilgileri günümüz hayatının ayrıntılarıyla birleştirmek zorundaydım.” şeklinde aktardı.

İsveçli film yapımcısı Magnus Gertten’de uluslararası kategoride “Every Face Has a Name” (Her Yüzün Bir İsmi Var) isimli filmiyle ödüle uzandı. Filmde II. Dünya Savaşı’ndan sağ olarak çıkmayı başaran kurbanların gerçek hikayelerine yer verilirken, kişilerin Alman kamplarından 28 Nisan 1945’te özgürlüklerine ulaşmalarının ardından Malmö kentine gidişlerine odaklanılıyor. Eski görüntülerde çok sayıda tanınmayan kişinin görüntüsü yer alırken aslında bunların her birinin bir ismi ve benliği olduğuna vurgu yapılıyor. Yönetmen tarihi görüntülerden yaşayan kişilere ulaşarak gerçek hikayeleri onların ağzından aktarıyor.

Gertten, “Bu ödülü almak gerçekten inanılmaz. Film üzerine çok uzun yıllar çalışıyorsunuz. Filmi bitirdiğinizde herhangi birinin bunu beğenip beğenmeyeceğini bilmiyorsunuz.” diyerek ödülü almanın kendisi açısından ne ifade ettiğini özetliyor.

Festival Yönetmeni Dimitri Eipides ise “Kesinlikle bu yıl festivalin en iyi yılı oldu. Bilet gişeleri önünde uzun kuyruklar oluştu. Bütün gösterimler doluydu. Eleştiriler ve yorumlar hep çok olumluydu. Ben özellikle heyecanlıyım çünkü belgesel en iyi konumunda.” yorumu yaptı.

2004 yılında OSCAR’a aday gösterilen ve tartışmalar yaratan “Darwin’s Nightmare” yapımı ile tanınan Belgesel yapımcısı Hubert Sauper’in işlerine de festivalde özel bir bölüm ayrıldı.

Sauper Afrika’da geçen siyasi belgeselleriyle dünyada tanınan bir isim. Özellikle Batı’nın sömürüsü altındaki Afrika’nın ve insanlarının aldığı yaralara odaklanan Sauper, yeni sömürücülüğün trajik sonuçlarını da ele alıyor.

Sauper kedisi açısından belgesel çekmenin nasıl bir şey olduğunu ise “Bir belgesel yapımcısı olarak kendinizi o insanlarla alanda bulursunuz aksi takdir de bu olmaz. Dünyanın çok uzak bir noktasında elinizde küçük kamera ile kendinizi bulduğunuzda, aniden daha önce hayal bile edemediğiniz şeyler hissediyorsunuz.” sözleriyle özetliyor.

Festivalde Menelaos Karamaghiolis’in “Milad-My planet” isimli yapımı da olumlu eleştiriler aldı. Film Afganistan’da gizlice başka aşiretten biriyle evlenen Jelani isimli bir kadının öldürülmemek için Yunanistan’a kaçmasını konu ediyor. Jelani Yunanistan’a geldiğinde çocuklarıyla kendini evsiz, aç ve sosyal olarak dışlanmış buluyor. Tek çözüm olarak Almanya’ya gitmeyi seçen Jelani, parası olmadığı için çocuklarından birini göndermeyi düşünüyor. Ancak onun için Almanya acaba bir çözüm mü oluyor yoksa yeni bir kabus mu oluyor?

Karamaghiolis günümüzde Avrupa’da yaşanan mülteci sorununa “Shengen II anlaşmasına göre, mülteciler Yunanistan’a geliyor ve kendilerini başka bir hapishanede buluyor. Siyasi mülteci olarak veya çok önemli nedenlerden ayrılsalar da Avrupa’ya gidemeden ve ülkelerine de dönemeden dışlanıyorlar. Hayatları tehlikede.” şeklinde faklı bir bakış açısı çiziyor.

Euronews muhabiri Yorgos Mitropoulos Selanik’ten bildiriyor:

“Selanik Belgesel Film Festivali, çağdaş konuları takip etmekte ve anlamakta farklı bir seçenek sunuyor. Bu film yapım endüstrisi için büyük bir kutlama ve şehir bunu benimsedi. 55 binden fazla izleyici 45 ülkeden 168 filmi izledi. Avrupa Komisyonu’na göre Yunan festivali Avrupa’da bu türün 3. en önemli etkiliği.”

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Johnny Depp'in yeni filmi 'Jeanne du Barry' Cannes'ta açılış filmi olacak

Amélie Poulain KGB ajanı mıydı? Yönetmeni Jeunet yıllar sonra açıkladı

Oyuncular Birliği ödüllerinde rekor kıran 'Herşey Her Yerde Aynı Anda' filmi Oscar'a göz kırpıyor