17. Bakü Caz Festivali'nde İstanbul esintileri hissedildi

17. Bakü Caz Festivali'nde İstanbul esintileri hissedildi
© euronews
© euronews
By Paul Hacketteuronews
Haberi paylaşın
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Bakü’nün sevilen Caz Festivali, kısa süre önce 17. kez başkent sokaklarına geri döndü. Etkinlik, dünyanın dört bir yanından müzisyen ve grupları eklektik bir karışım oluşturmak üzere Azerbaycan'da bir araya getirmeyi amaçlıyor.

REKLAM

Bakü’nün sevilen Caz Festivali, kısa süre önce 17. kez başkent sokaklarına geri döndü. Etkinlik, dünyanın dört bir yanından müzisyen ve grupları eklektik bir karışım oluşturmak üzere Azerbaycan'da bir araya getirmeyi amaçlıyor. 

Bakü Caz Festivali'nin bu yılki konukları arasında Istanbul Quartet'ı (İstanbul Dörtlüsü) ile Michael Schiefel da yer aldı.

İlk olarak 90'ların başında Berlin’deki duvar sonrası caz sahnesinden ilham alan Schiefel, o zamandan bu yana son çalışması da dahil olmak üzere çok çeşitli solo ve grup projeleri üzerinde çalıştı.

Schiefel, "İstanbul Quartet müzisyenleriyle birkaç yıl önce misafir sanatçı olarak İstanbul'da bulunduğum sırada tanıştım. Müzisyenler üç farklı ülkeden geliyor. İkisi Türkiye’den, biri Yunanistan’dan ve ben de Almanya’danım.. Dolayısıyla bu çok kültürlü bir proje. Tüm besteleri kendim yazdım ve bundan dolayı çok mutluyum çünkü tüm bu müzikler İstanbul’da geçirdiğim zamandan esinlendi." ifadelerini kullandı. 

Bu yıl festivale ayrıca, ünlü besteci ve davulcu Yogev Shetrit de katıldı. Geleneksel Kuzey Afrika ve Akdeniz tınılarını çağdaş caz ile harmanlaması Shetrit'in çalışmalarının ayırt edici özelliği. 

Yeterince hoş olduğunu düşünebilirsiniz fakat Bakü’deki dinleyici için ekstra özel bir anlamı vardı.

Yogev Shetrit konser öncesi, "Bu gece 'New Path' ve 'Serenity' albümlerinden kendi bestelerimi çalıp sahneleyeceğiz. Ve ayrıca Azize Mustafazade’nin bestesi de yer alıyor ve bu Azerbaycan kültürüne bir saygı duruşu olacak." şeklinde konuştu. 

Bakü'deki festivalde her yıl, çok geniş yelpazede müzisyenler şehrin çeşitli mekanlarında sahne alıyor. Tıpkı İtalyan ikili Federico Casagrande ve Fulvio Sigurtà'nın bu performansında olduğu gibi.

Gitar virtüözü Casagrande, "Fulvio ile 15 yıl önce tanıştık ve birlikte çalmaya başladık. Gitar bir armonika enstrümanı trampet ise bir melodika enstrümanı, bu yüzden birlikte bir şeyler yapmak anlamlı olacaktı. Yıllar boyunca ikimiz de bu ikili için çok farklı müzikler yaptık ve o zamandan beri birlikte büyümeye ve çalmaya devam ettik." şeklinde konuştu.

Caz müzik Azerbaycan’da ilk olarak 20. yüzyılın başlarında popülerleşti.

O zamandan beri ülke kültüründe derin bir yer edinen caz, günümüzde de popülerliğini koruyor.

Haberi paylaşın

Bu haberler de ilginizi çekebilir

InClassica Uluslararası Müzik Festivali'ne Alexey Shor'un eserleri damga vurdu

Dubai 11. InClassica Uluslararası Müzik Festivali'ne ev sahipliği yapıyor