Hollanda genç nüfusta işsizlik oranını nasıl düşürdü?

Hollanda genç nüfusta işsizlik oranını nasıl düşürdü?
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

İstatistiklere göre Yunanistan ve İspanya’da genç nüfusta işsizlik oranı neredeyse %60’a yaklaşırken Avusturya, Almanya ve Hollanda’da bu rakam %10’un altında. Hollanda, gençlerin işsizlik sorunuyla nasıl başa çıkıyor? Gençlerin iş piyasasına nasıl dahil ediliyor? Reporter’ın bu bölümünde bu sorulara yanıt arıyoruz.

Hollandalı gençlerin işsizliğe karşı yürüttüğü mücadele son hızıyla devam ediyor. Eskiden denizaltı yapımında kullanılan Rotterdam limanında öğle arasında rastladığımız bu gençler, aldıkları mesleki eğitimin ardından limanda bir iş bulacaklarından eminler. Gemi ve limanlarda güvenli boru sistemleri üzerine uzmanlaşmış bir şirkette çalışan 18 yaşındaki Gillian, ayda bir hafta Yenilik Limanı adıyla anılan birimde çalışıyor. İş yerinde aldığı eğitimle mesleki eğitim veren okulunda aldığı dersler, teori ile pratiği birleştirmesine yarıyor. Gillian,piyasanın katı gerçekleriyle başa çıkmasını sağlayacak beceriler elde etmek için çok uğraştığından söz ediyor: “Burada çok şey öğreniyorum. İş yerinde de çok şey öğreniyorum. Ancak mesleki eğitimimi aldığım okulda öğrendiklerim çok daha fazla. Çok detaylı şeyleri öğrenme fırsatım oluyor. Diğer yandan her şirkette göremeyeceğimiz güncel teknikleri öğreniyorum. Okulumla iş yerim birbirini tamamlıyor.”

Gillian’ın eğitimine devam ettiği Albeda Koleji’nin müdürü Andre de Knegt, şirketlerle işbirliği içinde çalışmanın avantajlarından söz ediyor: “Mesleki eğitim veren bir kurum olarak yenilik bizim için çok önemli. Şirketlerin talebine de yanıt vermeye çalışıyoruz. Ticaret fuarlarına katılarak malzeme alıyoruz, teknik becerilerimizi ve öğretme yeteneğimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Her tür yenilikçi makineyi ve bilgiyi alarak öğrencilerimize ve stajyerlerimize aktarmaya çalışıyoruz.”

Rotterdam limanını bir mesleki eğitim merkezine dönüştürmek için gerekli 22 milyon Euro’luk bütçeye Avrupa Birliği’nden destek geldi.

Avrupa İstatistik Ofisi Eurostat’ın ölçümlerine göre Hollanda’da işsizlik oranı %9,7 olarak kaydedildi. Ancak gerçekte genç nüfusta işsizliğin artışı Rotterdam’ı eğitim programlarına yatırıma teşvik etti. Avrupa Komisyonu’nun gençleri garanti altına almaya yönelik önerisi Rotterdam Belediye Meclisi tarafından dikkat alındı. Diğer yandan önerinin işsiz gençler üzerinde baskı oluşturduğu görüşü hakim. Rotterdam Belediye Meclisi üyelerinden Marco Florijn, gençlerin piyasanın getirdiği zorunluklara boyun eğmesi gerektiğini dile getiriyor: “İşsiz gençler iş teklifini her tür koşulda kabul etmek zorunda. Gerçek emek piyasası ve reel ekonomi bunu öngörüyor. Gençlerin sosyal güvenliği yok. Çünkü kendi kendilerine iş bulmak zorundalar ve biz onların ailesi değiliz.”

Eurostat’ın ölçümleri olumlu bir tablo çiziyor. Ancak gerçekler hiç de iç açıcı değil. Amsterdam’da İstihdam Çalışmaları Enstitüsü’nde araştırma yürüten Wiemer Salverda, çalışan statüsündeki gençlerin aslında istikrarsız işlerde çalıştırıldıklarına dikkat çekiyor: “Burada farklı olan şey, gençlerin eğitimine devam ediyor olması ya da çalışıyor görünmeleri. Halbuki çok küçük çaplı işlerde çalışıyorlar. Hollanda’da bu durum örneğin İtalya’dakinin iki katı. Aynı zamanda mali kriz döneminde burada genç nüfusta istihdam oranı 3’te 1 azaldı. Aileleri göçmen olan gençlerde ise bu neredeyse yarıya indi.”

Amsterdam’ın varoş mahallelerinden birine konuk oluyoruz. Göçmen gençler arasında işsizlik oranının, Eurostat’ın kaydettiği gibi, %9,7 değil, yaklaşık %40 civarında olduğuna tanık oluyoruz. Sosyal ve psikolojik sorunların ve suça eğilimin artmasının ardında da bu gerçeklik yatıyor. Aday Piyasası Projesi adıyla anılan proje bu gençlere son bir şans vermeyi hedefliyor. Projeye katılan gençlerden birkaçı, işsizlikten utanç duyduklarını, toplum içinde onlara bir şans verilmediğini ve hatta şiddete maruz kaldıklarını anlatıyor.

Amsterdam’ın batısındaki bir eski tamirhane ise bir sosyal büroya dönüştürüldü. “Garage notweg” isimli büroyu kuran Patricia Zebeda iş bulmakta zorlanan gençlere bir anlamda yaşam koçluğu yapıyor. Patricia, herkesin başarılı olduğu bir alanın varlığından söz ediyor. Aşırı uçlarda yaşayan kişilerin, kanunsuz işler yapanların dahi, yöneticilik ya da iletişim kabiliyetlerini kullandığı üzerine örnekler sunuyor. Suça yönelen gençlerin de doğru bir yönlendirme sayesinde yeteneklerini doğru kanallarda kullanabileceklerine değiniyor: “Problemli bir altyapısı olan gençler yaşamlarında çok fazla sorunla karşı karşıya kalıyor. Çünkü onlara destek verecek bir ağa sahip değiller.”

Patricia, bireyler için doğru bir ağ geliştirme konusunda uzman. Yaşam koçluğunu yaptığı gençlerin %60’ının farklı alanlarda iş bulduğundan söz ediyor. Kendisine danışan gençlerden biri olan, bir spor merkezinin yönetimini yürüten İvo Hoedt iş bulamayan gençlere önerilerde bulunuyor: “Vazgeçmeyin. Genciz ve gelecek bize ait. İlk 5 kerede başaramazsanız 10 kere, 20 kere deneyin.”

İvo’nun tavsiyesi her ne kadar teşvik verici olsa da engelli gençler için durum o kadar kolay değil. Utrecht’te görüştüğümüz Bastiaan Gramser isimli engelli genç,
geçmişteki başarılı kariyerine rağmen kendine uygun koşulları sağlayan bir iş bulamamaktan şikayetçi. Danışmanlığını yürüten Laura ter Beeke, Bastiaan’ı sosyal ağ yönteminden daha fazla yararlanmaya teşvik ediyor.

Hollanda yasaları, iş yerlerine çalışanlarının %2 ila %5’ini engelli kişilerden oluşturmalarını tavsiye etse de işverenlere yasal bir zorunluluk getirmiyor. Gramser, engelli vatandaşların 3’te 1’ini saran işsizliğin başlıca nedenlerinden birinin bu olduğuna göndermede bulunuyor: “Eğer işverenler için çalışanlarının %5’ini engellilerden oluşturmaları yönünde bir zorunluluk olsaydı benim için de durum değişirdi. Umarım hem benim hem de bir çok gencin iş bulmasına ön ayak olacak yeni bir yasa düzenlenir.”

Gillian, Marco, Patricia, İvo, Bastiaan ve Laura’nın tek ortak noktası, sosyal ağlarını ve yeteneklerini geliştirerek, kendilerine olan öz güvenlerini yeniden kazanmaya çalışarak ve yenilikçi fikirlere ve eğitime yatırım yaparak işsizlikle mücadele etmeleri. Diğer ülkelere ise bu örnekleri takip etmek düşüyor.

Rotterdam Belediye Meclisi üyesi Marco Florijn ile (İngilizce) gerçekleştirdiğimiz röportajın tümünü dinlemek için tıklayınız:
Bonus interview: Marco Florijn, Rotterdam City Social Affairs Councillor

Amsterdam İstihdam Çalışmaları Enstitüsü uzmanlarından Wiemer Salverda ile (İngilizce) gerçekleştirdiğimiz röportajın tümünü dinlemek için tıklayınız:
Bonus interview: Wiemer Salverda

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Görünmez işçiler: Düşük ücretlerle Avrupa çiftliklerinde sömürülen ve tehlikeye atılan insanlar

İklim değişikliği, hava kirliliği ve ekonomik zorluk üçgeninde Polonya

Kaçak göçmenler AB'ye hangi yollardan giriyor?