Muhammed El Husi: Ülkemiz tamamıyla bağımsız olana kadar savaşacağız

Muhammed El Husi: Ülkemiz tamamıyla bağımsız olana kadar savaşacağız
© 
By Mohammed Shaikhibrahim
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Insiders bu hafta Yemen'e giderek ülkede yaklaşık iki yıldır devam eden iç savaşı konu alıyor.

Yemen’de yaklaşık bir buçuk yıldır devam eden iç savaş ülkeyi harabeye çevirdi. Kendilerine ‘Direnen Kuvvetler’ diyen Ulusal Yemen Ordusu, Arap koalisyonunun da desteğini alarak kendilerine ‘tanrının askerleri’ diyen Ensarullah gerillalarıyla savaşıyor. Husiler olarak bilinen bu sivil askeri birlikler, eski devlet başkanı Ali Abdullah Saleh’e sadık askerlerin desteğini arkasına almış durumda…

Euronews ekibi ülkenin güneyinde yer alan Lahj bölgesine giderek sıcak savaşın sürdüğü siperlerden çok özel görüntüler yakaladı. Yemen Ulusal Ordusu ülkenin kuzey bölgesinde kaybettiği şehirleri tek tek geri almaya çalışıyor. Ana hedefleri 2014 Eylül ayında Husilerin eline geçen Yemen’in başkenti San’a‘da kontrolü yeniden ele geçirmek.

Bombardıman ve çatışmaların yoğun olduğu 10 ayrı bölgede savaş devam ederken, barış yapılması pek mümkün gözükmüyor.

Yemen Ordusu Askeri: ‘‘Yemen’de bulunan vatandaşlarımızın güvenliğini korumak zorundayız. Onları asla yalnız bırakmayacak ve tek bir karış Yemen toprağını düşmana vermeyeceğiz. Husileri ve eski başkan Ali Abdullah Saleh’in askerlerini tamamen temizlemeden buradan gitmek yok.’‘

Arap koalisyonu 2015 Mart ayında Husiler’e hava bombardımanıyla saldırarak süregelen savaşta önemli bir rol oynuyor. Bu saldırılar sonucu düzenli ordunun elde ettiği en büyük başarı, ülkenin güney bölgesinin başkenti Aden’i Husiler’den temizlemek oldu.

Önceleri bir İngiliz sömürgesi olan Aden, Bab al Mandeb Boğazı’nın kontrolünü elinde tutan bir bölge ve uluslararası deniz taşımacılığı için büyük öneme sahip. Bu sebeple koalisyon güçleri ilk burayı hedef aldı.

İdris El Zübeyde, Aden Valisi: “Askeri birliklerimizin tüm kuvvetlerini kullanarak Yemen şehirlerini Husilerin elinden alacağız. Husilerin sahip olduğu dini inanış Yemen insanlarını ikiye böldü. Bu inanış ve gelenekler İran tarafından destekleniyor.’‘

Bu karmaşanın içerisinde El Kaide Terör Örgütü de bulunuyor. Ülkenin güney doğusunda güçlü olan örgüt, Arap Koalisyonu’nun desteklediği Başkan Abed Rabbo Mansur Hadi’ye sadık birliklere karşı savaşıyor. Yemen’deki bu karmaşada El Kaide ülkedeki en etkili üçüncü güç konumunda…

Husiler başkent San’a‘yı 21 Eylül 2015 tarihinden beri kontrol altında tutuyor. On binlerce Ensarullah savaşçısı şehrin her yerini kaplamış durumda… Bölgedeki en stratejik devlet binalarını da yine bu güçler kontrol ediyor.

Ülkedeki yeni anayasa, Muhammed Ali el Husi tarafından kurulan Büyük Devrim Komitesi’ni ülkenin en güçlü siyasi otoritesi yapıyor.

Muhammed El Husi, Devrim Komitesi Başkanı: ‘‘Ülkemiz tamamıyla bağımsız olana kadar ve dış güçler baskısını çekinceye dek savaşacağız. Bu işgalcileri yeneceğiz. Peki bu savaşta kaybeden kim olacak? Arapların çocukları ve Müslümanlar… Güney bölgelerde düşmanlarımız konuşlanıyor ve terörist guruplarla savaşıyormuş gibi yaparak onları destekliyorlar.’‘

Husiler San’a‘da büyük destek görüyor. Özellikle de Yemen toplumunun özünü oluşturan yerli aşiretlerden… Yemen Düzenli Ordusu’na ait birçok asker ve komutan Husiler’in başlattığı bu harekete katılmış. Ensarullah ve Husiler özellikle de ülkenin kuzey bölgesindeki en güçlü birliklere sahip.

Muhammed El Husi, Devrim Komitesi Başkanı: “Suudi Arabistan’ın yaptığı antlaşmaya uyarak bu savaşa müdahil olmayacağına inanıyoruz. Ancak bu savaşın çıkmasındaki en büyük rol onlara ait. Bu savaşı Amerika Birleşik Devletleri’nin istediğini biliyoruz. Hava saldırılarını onlar idare ediyor. Hangi hedeflere saldırılacağını belirliyor ve gerekli koordinatları da onlar sağlıyor.’‘

‘Amerika ve İsrail’e ölüm, Yahudiler lanetlenmiş kavim!’

İşte bunun gibi sloganlar ve posterler şehrin her yerinde… Yemen’de aktif olan Hizbullah da, Lübnanlı savaşçılarla birlikte Yemen’deki bu harekete destek veriyor. 2001’de meydana gelen Yemen Devrimi’nden sonra istifa eden devlet başkanı Ali Abdullah Saleh’e bağlı olan askeri güçler de bu harekete destek sağlayan diğer kuvvetlerden… Bu askerler hala önemli noktalarda gücü elinde bulunduruyor.

Yemen Vatandaşı: “Ülkeyi yerle bir ettiler, artık yeter! Neden Yemen halkı bu şekilde tahrip ediliyor? Bunu kim yapıyor? Ne sonuç elde edecek? Neden tüm bunlar Yemen’de oluyor? Bu kin ve nefret Yemen’i yok etti. Bugüne kadar hiçbir olumlu sonuç alınamadı. Suudi Arabistan’da bize yapılan saldırılara göz yumuyor. Bu hiç de adil değil. Biz bu saldırılara daha güçlü bir şekilde karşılık veriyoruz. Ama asıl soru şu: Neden birbirimizle savaşıyoruz?’‘

Yemen’in en kuzeydeki şehri Saada’ya uğruyoruz. Ensarullah ve Husilerin hareketi işte burada başladı. Önceki yönetim altında bu şehirde bazı çatışmalar yaşanmıştı. Şimdi Saada, ateş hattının tam ortasında bulunuyor.

Şehirde zarar görmeyen tek bir bina dahi yok. Savaşın izleri her yerde… Her bölge ve her bir sokak, Husilerin şehirdeki kontrolü yeniden eline geçirmesinin bedelini fazlasıyla ödemiş.

Muhammed Şeyh İbrahim, euronews: ‘‘Saada şehri bu savaşta önemli bir öneme sahip. Ansar Allah birliklerinin en güçlü kontrol noktası olmasının yanı sıra burası Suudi Arabistan’a en yakın sınıra sahip… Bu sebeple savaşın en çok tahrip ettiği şehirlerden biri…’‘

Husilere verilen destek ağır bombardımanlar sonrası daha da artmış. Yerel halkın ‘altı savaşlar’ dediği Ali Abdullah Saleh yönetimine karşı yıllarca süren kuşatma ve hava saldırıları, Suudi Arabistan ve Koalisyon Güçleri’ne karşı yapılan diğer savaşlar bölge halkının direncini daha da artırmış.

Yemen Vatandaşı: ‘‘Yemen’in erkekleri güçlü ve cesur. Burası işgalcilere mezar olacak. Sınırımızdan bir adım ileri dahi atmalarına izin vermeyeceğiz. Bu savaşta onları hazin bir son bekliyor.’‘

Suudi Arabistan, Husilerin sınır ihlali yaparak ülkelerinin kuzey bölgelerine girdiğini iddia ediyor. Bu sebeple sınır ötesindeki askeri kontrol noktalarını ve önemli bölgeleri bombalıyor. Husiler ise bu iddiaları yalanlayarak sadece kendi sınır ve şehirlerini, Suudi Arabistan’ın saldırılarından koruduklarını belirtiyorlar. Bunun yanı sıra Suudilerin, Yemen’deki binlerce insana da suikast düzenleyerek öldürdüklerini de sözlerine ekliyorlar.

Rasha Mohamed, Araştırmacı, Amnesty International: ‘‘Bu karmaşadaki bütün aktörler savaş suçu işledi. Koalisyon güçleri, Husiler, Husi karşıtı guruplar, kısaca hepsi… Çünkü bütün bölgelere gittik ve Aden ve Taiz’deki silahlı çatışmaları dahi belgeledik. İşte bu bağlamda hangi tarafa müdahil olursa olsun, herkesin savaş suçu işlediğini belgeledik. Uluslararası kurumların bu suçu işleyenleri bir an önce cezalandırması gerekiyor.’‘

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

"Avrupa Birliği'ne üye ülkeler Orta Doğu'ya silah temin eden en önemli kaynaklardan biri"

"Ülke çok tehlikeli"

Görünmez işçiler: Düşük ücretlerle Avrupa çiftliklerinde sömürülen ve tehlikeye atılan insanlar