Fransa'da Nahel'in ölümü: Hükümet banliyö isyanlarında neden sosyal medyayı suçluyor?

Fransa'nın başkenti Paris'in Concorde Meydanı'nda polisle karşı karşıya gelen gençler
Fransa'nın başkenti Paris'in Concorde Meydanı'nda polisle karşı karşıya gelen gençler © AP
© AP
By euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Fransa'da 17 yaşında bir gencin trafikte polis tarafından vurularak öldürülmesinin ardından banliyöler başta olmak üzere şiddet olayları ülke geneline yayıldı. Sosyal medya platformları ise hükümet tarafından "yangına körükle gitmekle" suçlanıyor.

REKLAM

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, TikTok, Snapchat, Twitter gibi sosyal medya ağlarını 17 yaşındaki bir sürücünün öldürülmesinin ardından "çıkan isyanları körüklemekle" suçlarken, söz konusu platformlar yakın markaja alındı.

Macron, polis ve gençler arasında yaşanan şiddet olaylarını dindirmeye çalışırken sosyal medyayı "şiddet eylemlerini teşvik etmede rol oynamakla" suçluyor.

Protestolardan video oyunlarını da sorumlu tutan Macron, hükümetin sosyal medya ağlarıyla birlikte çalışarak "en hassas içerikleri" kaldıracağını ve "kargaşa, şiddeti tırmandırma çağrısı yapan" kullanıcıları da tespit edeceğini belirtti.

Fransız hükümeti neden endişeli?

Adının açıklanmasını istemeyen bir Fransız yetkili, AP'ye yaptığı açıklamada Nahel'e ateş eden polis memurunun isim ve adresinin sosyal medyada yayınlanmasını örnek gösterdi. Bir cezaevi görevlisinin mahrem bilgilerinin internete düştüğünü belirten yetkili, bunun o kişinin hayatını ve ailesini riske atabileceğini ifade etti.

Macron, cuma günkü konuşmasında ne tür içerikleri "hassas" olarak gördüğüne dair ayrıntı vermedi ancak sosyal medya platformlarından "sorumluluk ruhu" beklediğini dile getirdi.

AP
Fransa'nın başkenti Paris'te düzenlenen bir eyleme müdahale eden polis memuru (arşiv)AP

AP'ye göre hükümetle Snapchat, Twitter ve diğer sosyal platformlar arasında şiddeti teşvik eden içeriklerin kaldırılması sürecini hızlandırmak amacıyla görüşmeler başlamış durumda.

Paris yönetimi, şiddet çağrısı yapan kişilerin tespit edilmesi için bastırsa da bu şu anda sadece tartışma aşamasında.

İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, sosyal medya platformlarının temsilcileriyle yaptığı bir toplantıda, şiddet çağrıları için araç olarak kullanılmalarına izin vermemeleri konusunda uyarıda bulunduğunu söyledi.

"işbirlikçi davrandılar" diyen Darmanin, "Gerçekten öyle olup olmadıklarını göreceğiz" sözleriyle de sosyal platformları mercek altına aldıklarının altını çizdi.

Darmanin, yetkililerin sosyal medya şirketlerine "olabildiğince çok bilgi" sağlayacağını, karşılığında da şiddeti teşvik eden kişilerin kimliklerine ulaşabileceklerini dile getirdi.

Darmanin, yetkililerin "şiddet eylemleri için sosyal ağları kullanan herkesin peşine düşeceğini" sözlerine ekledi.

Ayrıca Bakan Darmanin, sosyal medya platformlarına yönelik, "Her kim olursa olsun sosyal ağların yasalara saygı göstermediğinin farkına varırsak gerekli tüm önlemleri alacağız" uyarısında bulundu.

Fransız yasaları neyi öngörüyor?

AP
Paris'te polisin açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden 17 yaşındaki Nahel isimli genç için düzenlenen yürüyüşte "Nahel için adalet" pankartı taşındıAP

Fransa'da siber tacize karşı yasa mevcut. Tecavüz ve cinayet gibi suçlara ilişkin çevrimiçi tehditler ve çevrimiçi hakaretler kovuşturulabilir. 

Ancak pratikte bu, nadiren uygulandı. 2020 yılında ise parlamento, sosyal platformları ve arama motorlarını yasaklanmış içeriği 24 saat içinde kaldırmaya zorlayacak bir yasa tasarısını onayladı.

Bir yıl sonra bir Fransız mahkemesi, çevrimiçi bir gönderide İslam'ı eleştiren bir kişiyi taciz ve tehdit etmekle suçlanan 13 kişiden 11'ini mahkum etti. Ancak suçlanan kişiler sadece takip edilebilenlerdi.

Peki sosyal medya siteleri ne diyor?

Macron'un "kargaşaya katkıda bulunmakla" suçladığı sosyal medya platformlarından Snapchat'in sözcüsü Rachel Racusen, salı gününden bu yana Fransa'daki olaylarla ilgili içeriği tespit etmek ve adım atmak için moderasyonu arttırdıklarını söyledi.

AP
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel MacronAP

Racusen, "Şiddetin yıkıcı sonuçları var. Nefreti veya şiddet içeren davranışları teşvik eden veya kışkırtan içeriğe karşı sıfır tolerans gösteriyoruz." ifadesini kullandı.

Yetkili, "Bu tür içerikleri proaktif olarak denetliyoruz ve bulduğumuzda kaldırıyor ve uygun önlemleri alıyoruz. Durumla ilgili gerçekleri bildiren içeriğe ise izin veriyoruz." şeklinde konuştu.

REKLAM

Diğer platformlar sessizliğini koruyor. TikTok'un yanı sıra Facebook ve Instagram'ın sahibi olan Meta, yorum taleplerine yanıt vermedi.

Dünyanın en zengin kişisi Elon Musk'ın sahibi olduğu Twitter ise sadece bir otomatik "kaka emojisi" ile cevap vermeyi tercih etti. 

Sosyal medya platformları genellikle nasıl tepki veriyor?

TikTok, Snapchat ve Twitter gibi sosyal platformlar, politikalarına aykırı olabileceği için genellikle şiddet çağrısı yapan kişileri denetliyor. Bazıları ise tartışmalı olabilen yerel yasalara ve hükümet taleplerine uymak için platformlarında yayınlanan materyalleri kaldırıyor.

Bunun son örneği, Twitter'ın mayıs ayında Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde hükümetin talimatıyla konuşmaları sansürleme kararı almasıydı.

Snapchat, kendi platformında, soruşturmalar sırasında katkı sağlayabilecek bilgiler için "geçerli talepleri" yerine getirme adına kolluk kuvvetleri ve devlet kurumları ile işbirliği yaptığını belirtiyor. 

REKLAM

Snapchat'in 2022'nin ikinci yarısına ilişkin son şeffaflık raporu, en çok talebin ABD hükümetinden geldiğini, onu İngiltere, Kanada ve Almanya'nın izlediğini gösteriyor. Fransız yetkililer ise 100 "acil durum" talebinde bulundu. Şirket, bu taleplerin yüzde 54'ünde "bazı veriler" paylaştığını aktardı. 

TikTok'un aynı dönemdeki şeffaflık raporu, Fransız hükümetinden çok daha az (20'nin altında) talep aldığını ortaya koyuyor. Bu taleplerin yüzde 86'sında içeriği ya da hesapları kaldırdı veya kısıtladı.

Ocak ayında TikTok'un ABD içerik danışma konseyinden istifa eden dijital adli tıp uzmanı Hany Farid, bir hükümetin yerel yasaları ihlal ettiği için belirli bir içeriğin kaldırılmasını istemesi durumunda platformların çoğunun buna uyacağını söyledi.

Ancak Farid, taleplerin uygulanabilirliğinin, platformun yanı sıra talebin kapsamı ve gerekçesine de bağlı olduğunu belirtti ve ekledi:

"Eğer bir hükümet on binlerce içeriğin kaldırılmasını istiyorsa, bu daha fazla dirençle karşılaşabilir."

REKLAM
Eğer bir hükümet on binlerce içeriğin kaldırılmasını istiyorsa, bu daha fazla dirençle karşılaşabilir
Emma Llanso
Center for Democracy & Technology'den İfade Özgürlüğü Projesi Direktörü

Dijital haklar ve ifade özgürlüğünü savunan Washington merkezli sivil toplum kuruluşu Center for Democracy & Technology'den İfade Özgürlüğü Projesi Direktörü Emma Llanso, çevrimiçi hizmetlerin şiddeti meşru bir şekilde teşvik eden söylemleri kaldırmasının uygun olduğunu ancak özellikle kapsamlı ve aşırı geniş olabilen talepler konusunda dikkatli davranmaları gerektiğini dile getirdi. 

Llanso, hararetli siyasi tartışmalar ve kamuoyu tepkisi sırasında, insanların gerçekten şiddete teşvik etme ya da şiddet eylemlerinde bulunma niyeti olmaksızın çok hararetli bir dil kullanabileceğini ya da "şiddete yönelik imalarda bulunabileceğini" söyledi.

"Fransa'daki gençlerin şu anda yaptığı şey, çok önemli bir siyasi faaliyet türü olan devlet şiddetini protesto etmek." ifadesini kullanan Llanso, değerlendirmesini şu şekilde tamamladı:

"Dolayısıyla, sosyal medya şirketlerinin şu anda nasıl tepki verdiği, insanların siyasi seslerini bulabilmeleri üzerinde gerçekten etkili. Bu yürünmesi son derece zor bir çizgi."

Ek kaynaklar • AP

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Sosyal medya fenomeninin hediye dağıtacağını duyurması New York'ta kaosa yol açtı

Fransa'da 17 yaşındaki genci öldüren polis memurunun ifadesi ortaya çıktı

Fransa, Suriye'de kampta tutulan IŞİD'le bağlantılı 35 kişiyi ülkeye getirdi