'Enflasyon-kur sarmalına önlem alınmazsa bedeli büyük olur'

'Enflasyon-kur sarmalına önlem alınmazsa bedeli büyük olur'
© Reuters / Murat Sezer
By Rahmi Gunduz
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Türkiye’de iş dünyası ve ekonomistler acil tedbirlerin alınmaması halinde ekonomide krizin daha fazla derinleşeceği uyarısında bulundu

REKLAM

Türkiye’de iş dünyası ve ekonomistler acil tedbirlerin alınmaması halinde ekonomide krizin daha fazla derinleşeceği uyarısında bulundu.

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) Direktörü Profesör Doktor Seyfettin Gürsel, Türk ekonomisindeki esas sorunun güven kaybı olduğunu ve uzun zamandır piyasa ekonomisinin kurallarının hiçe sayıldığını söyledi.

ABD ile gerginleşen ilişkilerin ardından kurdaki artışla ilgili Euronews’ün sorularını yanıtlayan Gürsel, rahip Brunson olayından önce de krizin adım adım geldiğini hatırlatarak, “Yangın çoktan çıktı, bu son olay yangını sadece körükledi, esas sorun güvenin yok olması, piyasa ekonomisinin kurallarının hiçe sayılması” ifadesini kullandı.

Kriz bankacılık sektörüne sıçrayabilir

Türk ekonomisini durgunluğa gireceği uyarısında bulunan Gürsel bununla birlikte bu durgunluğun şiddetini kestirmenin oldukça zor olduğunu belirtti.

Son gelen haberlere göre bankaların kredi vermekten kaçındığını hatırlatan Profesör Gürsel, durgunluk şiddetlenirse ve uzun sürerse krizin bankacılık sistemine de sıçramasından endişe edildiğini hatırlattı.

Gürsel, gerekli önlemlerin alınmaması halinde enflasyon-kur-enflasyon sarmalından kurtulmak için büyümede daha da büyük bir bedel ödeneceği uyarısında bulundu.

Profesör Gürsel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, gelecekte izlenecek ekonomi politikaları konusunda en kısa zamanda bir açıklama yapmasının ve orta dönem ekonomi hedeflerinin belirlenmesinin fayda sağlayacağı görüşünü dile getirdi.

Gürsel, cumhurbaşkanının para politikasının mevcut koşulların gereklerine uygun bir şekilde yürütüleceğini ilan etmesi ve Merkez Bankası’nın bunu aldığı kararlarla ispatlaması halinde Türk lirasındaki değer kaybının duracağını hatta bir miktar geri alacağını kaydetti.

TÜSİAD: Büyüme hedefleri cari açık hesaba katarak hesaplanmalı

TÜSİAD Genel Sekreteri Bahadır Kaleağası ise mali disiplin ve yapısal reformlardan taviz vermeden, cari açığı göz ardı etmeden nitelikli bir büyüme hedefinin önemine değinirken, AB ile ilişkilerin tekrar rayına sokulmasının ekonomiyi de rahatlatacağını savundu.

Kur artışının ekonomiye olumsuz etkisiyle ilgili olarak Euronews’ün sorularını yanıtlayan Kaleağası, “Bu sorunun bir uluslararası boyutu var bir de Türkiye boyutu var. Türkiye cari açığı olan bir ülke, enerji ithal ediyor. Cari açığını dış kaynakla kapatıyor. Makro ekonomik dengelere dikkat edilmesi gerekir. Mali istikrar çok önemli. Büyüme hedefleri cari açığa uygun hesaplamalı, nitelikli büyüme olması çok önemli.” şeklinde konuştu.

Hukuk devletine saygı

Turizm gelirlerinin artırılması, yabancı sermayenin gelmesi, üretimin ve istidamın artırılmasının önemine değinen Kaleağası, bunun için başta hukuk devleti ilkesine saygı gösterilerek, yatırım ortamının iyileştirilmesi, yapısal reformlar ve mali disiplinin sağlanması çok önemli.” ifadesini kullandı.

TÜSİAD Genel Sekreteri, iş dünyası olarak hükümetin bu konulara öncelik vermesi halinde ellerinden gelen bütün desteği vermeye hazır olduklarını vurguladı.

AB ile ilişkiler çok önemine işaret eden Kaleağası, “Tam üyelik müzakerelerin hızlanmasını önemsiyoruz, AB ile ilişkilerin rayına oturması, sadece AB ülkeleriyle değil diğer ülkelerle de ticaret ve ekonomik ilişkileri geliştirmemiz açısından çok önemli.” dedi.

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Arjantin Parlamentosu kürtaj yasağını kaldıran yasa tasarısını reddetti

Peçeli kadınları 'banka soyguncusuna' benzeten Boris Johnson'a parti içi soruşturma

Yaptırım krizinde geciken çözümle Dolar rekor tazeledi

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Yükselen dolar ithalatçı firmaları nasıl etkileyecek?

Ogün Samast: Hayal ve Tuncel 'arkamız sağlam' diyordu

HRW'den Ankara'ya suçlama: Suriye'de Türkiye'nin kontrolündeki bölgelerde hak ihlalleri yaşanıyor