Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gerekirse İncirlik'i de Kürecik'i de kapatırız

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
© 
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Senatosu'nda kabul edilen 'Ermeni soykırımı' kararına ilişkin, "Teri geldiği zaman otururuz bütün heyetlerimizle beraber, kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i de kapatırız." değerlendirmesinde bulundu

REKLAM

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Senatosunun 'Ermeni soykırımı' kararına ilişkin, "Yeri geldiği zaman otururuz bütün heyetlerimizle beraber, kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i de kapatırız." değerlendirmesinde bulundu.

Gündem Özel programında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Libya'ya her türlü desteği vermeyi sürdüreceklerini söyledi. 

Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj'ın Libya'nın meşru başbakanı olduğunu, karşısındaki Halife Hafter'in meşru bir başkan veya başbakan değil, illegal yapısı olan bir kişi olduğunu, Hafter üzerinde uluslararası bir mutabakatın da bulunmadığını anlatan Erdoğan, uluslararası karşılığı olan kişinin Sarraj olduğunu ifade etti.

Erdoğan, asker gönderilmesi konusunda ise Libya'dan talep gelmesi durumunda "Nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair, ülkemiz bunun kararını verecektir." dedi.

"Böyle bir davet, böyle bir talep Libya tarafından Türkiye'ye gelecek olursa nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair, ülkemiz bunun kararını verecektir. Libya'ya her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu daha önce de söyledim. Uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli adımları atarız.

Şu anda Libya'da, orayla hiçbir ilgisi, alakası olmayan, resmi bir davetin olmadığı ülkeler, buralara kendilerindeki bazı özel güvenlik güçlerini göndermişlerdir. Şu anda onlar Libya'da bu tür illegal faaliyetler gösteriyorlar. Bunların aşılması lazım."

"Doğu Akdeniz önemli hidrokarbon rezervlerine sahip"

Erdoğan, Doğu Akdeniz'i, uluslararası hukuku ve Türkiye'nin haklarını hiçe sayarak paylaşıma girenlerin, Türkiye'nin attığı adımdan rahatsızlık duyduğunu belirterek, "Dayatılmaya çalışılan planlar var burada. Haklı bir adımla biz bunu boşa çıkardık. Daha da ileri gideceğim. Burada Sevr'in aslında ters yüz edilmesi var. Böyle bir adım atılmış durumda." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Doğu Akdeniz havzası önemli hidrokarbon rezervlerine sahip. Son dönemde bazı şirketlerin keşif haberlerini de duyuyoruz. Olur ki belki yanımıza uluslararası camiada güçlü olan bazı şirketleri de alma durumu söz konusu olabilir." ifadesini kullandı. 

Yaptıkları çalışmalarda özellikle Libya'ya yönelik uluslararası hukuktan kaynaklanan hakların kullanılması noktasında kısa bir süre önce bir mutabakat muhtırası imzalandığını hatırlatan Erdoğan, "Bunlardan biri deniz yetki alanlarının sınırlandırılması diğeri de güvenlik ve askeri iş birliğiyle ilgiliydi. Deniz yetki alanlarıyla ilgili imzaladığımız mutabakat muhtırası, TBMM tarafından onaylandı. BM'ye de tescil edilmesi için bildirimde bulunduk, süreç hızla ilerliyor. Şimdi de güvenlik ve askeri iş birliği anlaşması ayrıca Meclisimize sunuldu. O da Meclisimiz onayladıktan sonra yürürlüğe girecektir." diye konuştu.

"İleri teknolojiye sahip gemilerimiz var"

"Geçmişte bizim sismik araştırma gemilerimiz, sondaj gemilerimiz yoktu. Şimdi ileri teknolojiye sahip gemilerimiz var." diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şimdi sondajda 3'üncü geminin pazarlığını yapıyoruz. Bizim için çalışma alanı sadece buralar değil. Bizim Karadeniz'de yapmamız gereken çalışmalar var. Uluslararası farklı ülkelerde de bu çalışmaları yapmamız söz konusu. Çünkü artık dünyada petrolün konumu çok çok farklı. Bu çalışmayı yaparken hem Türkiye kazanacak hem de Libya kazanacak. Kazan kazan esasına göre bu adımı atacağız."

ABD'ye 'Ermeni soykırım' tepkisi

ABD'de 'Ermeni soykırımı' kararına ilişkin Erdoğan, " Bu aldığınız kararların bir kıymetiharbiyesi yok. Çünkü bu kararlarınız tamamen siyasidir. Türkiye'nin de atacağı adımlar olacak." dedi. 

Erdoğan, "Her şeyden önce Amerika Birleşik Devletleri iç siyasetindeki kamplaşmanın aleyhimize sonuçlar doğurduğunu, bazı çevrelerin Trump'ı zayıflatmak amacıyla ülkemizle ilgili gelişmeleri kendi çıkarları için suistimal ettiklerini üzüntüyle görmekteyiz. ABD'nin ilişkilerimizde tamiri mümkün olmayan adımlar atmaması, her iki taraf için de çok önemlidir." değerlendirmesinde bulundu.

"İncirlik'i kapatabiliriz"

Türkiye'nin yaşananlar karşısında boş oturmayacağını ve diplomatik misillemede bulunulabileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şimdi bunların hepsi bizim tasarrufumuzda olan kararlardır. Böyle bir kararı vermemiz gerektiği anda bu kararı alma yetkisi bize aittir. Bunlar bu tür şeyleri yapar da biz de elimiz boş duracak değiliz. Çok açık ve net, rahatlıkla söyleyeyim. Amerika'da Kızılderililerle ilgili olarak bunu söylememek konuşmamak mümkün mü? Kızılderililerin tarihi, Amerika'nın yüz karasıdır. Yeri geldiği zaman otururuz bütün heyetlerimizle beraber, kapatılması gerekiyorsa İncirlik'i de kapatırız, Kürecik'i de kapatırız.

Türkiye bir kabile devleti değildir. 780 bin kilometrekarelik ve 2 bin yılı aşkın bir tarihe sahip olan Türkiye'ye bu tür yaklaşımları reva görmek karşılıksız kalacak bir şey değildir. Bunun için de ne gerekiyorsa, mütekabiliyet esasına dayalı olarak biz bu adımları atarız. Kaldı ki biz sizinle stratejik ortağız. Biz senle NATO'da ortak değil miyiz? Beraberiz. NATO'da beraber olduğumuza göre, yok model ortak, yok stratejik ortak, yapılanlar ne? Bu stratejik ortaklığa yakışıyor mu? Nasıl böyle bir şey yapabilirsiniz, bunların oturup düşünmesi lazım. Bunlar farklı hareket etmeye devam ederlerse bizim de tabii ki buna karşı vereceğimiz cevabımız var."

"Türkiye, Suriye'nin petrolü ile ilgilenmiyor"

"Türkiye olarak derdimiz petrol değil, derdimiz burada (Suriye) yaşayan vatandaşların huzurunun nasıl sağlanacağı." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "YPG-PYD, bunların Kürt olarak ifade edilmesi bana göre Kürtlere saygısızlıktır. Ne Amerika ne de Rusya, terör örgütü YPG/PYD'yi buralardan çıkaramadılar. Halbuki bize verdikleri söz böyleydi. Çıkartamayınca da iş başa düşüyor. Biz PKK ile mücadelenin, DEAŞ ile olduğu gibi kararlı ve ortak şekilde yapılması gerektiği görüşündeyiz. Biz Sincar'da olsun, diğer yerlerde olsun, isterse Mahmur olsun, bu teröristleri nerede tespit edersek tepelerine bineceğiz ve PKK tamamen tasfiye edilene kadar bu mücadelemizi de sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.  

"Seçimimiz 2023 Haziran'dır"

Erken seçim tartışmalarına ilişkin soruyu yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim tarihinde değişiklik olmayacağını belirterek, "Bizim seçimimiz 2023 Haziran'dır. Buradan bizim bir sapmamız söz konusu değildir." dedi. 

REKLAM

"Kanal İstanbul'da hazırlıklar son safhada, hemen ihaleyi yapıp adımı atacağız"

Erdoğan, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin soruya ise "Çok farklı proje. Bu projeyi başlattığımız zaman dünyadaki bütün kanalları incelettik. Yapımı en az 6-7 yılı bulur. Şu anda bu birilerini ciddi manada rahatsız ediyor. Çünkü bunların zaten bu ülkede bir dikili ağaçları bile yok." yanıtını verdi.

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Çevreci bir kanal olsun, çevreci bir kanal olmanın ötesinde de burası bizim kontrolümüz altında olan bir kanal olsun. Yap-işlet-devret ile müşteri bulduk bulduk, aksi takdirde biz burayı milli bütçemizle yapacağız. Şu anda hazırlıklar son safhada, hemen ihaleyi yapıp adımı atacağız."

"Kadına şiddet uygulayanın bedelini ödemesi lazım"

Kadına yönelik şiddetin her türlüsünü şiddetle kınadığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu konuların tümü çalışmalar kapsamında şu anda değerlendiriliyor. Nerede eksik varsa onun üzerine gidilecek. Bu feryadın dinmesi için ne gerekiyorsa, ben Cumhurbaşkanı olarak elimden geleni sonuna kadar yapacağım. Adli kontrolle serbest bırakılıyor. Böyle bir şeye tahammül edemiyorum. Bunun bedelini ödemesi lazım"

REKLAM

Ek kaynaklar • AA

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Erdoğan: İslam aleminin kaderini 5 ülkenin keyfine bırakan sistem ömrünü tamamladı

Bakan Çavuşoğlu: Türkiye ile Libya arasındaki mutabakat ayrı, asker gönderme ayrı bir konu

'Döner diplomasisi': Alman Cumhurbaşkanı Steinmeier Türkiye ziyaretine İstanbul'dan başlıyor