İstanbul'da öldürülen Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı kimdir, neden hedef oldu?

İstanbul'da öldürülen Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı kimdir, neden hedef oldu?
By Tuba Altunkaya
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Suudi Arabistan, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul Başkonsolosluğunda çıkan bir kavga nedeniyle öldüğünü duyurdu. Washington Post yazarlarından muhalif gazeteci Kaşıkçı, Riyad yönetimini eleştiren yazılarıyla tanınan bir isim

REKLAM

Suudi Arabistan 2 Ekim’den beri kendisinden haber alınamayan gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul Başkonsolosluğu'nda çıkan bir kavgada öldüğünü açıkladı. Amerika Birleşik Devletleri Merkezi Haberalma Teşkilatı'nın (CIA) ise Kaşıkçı'nın öldürülmesi emrini Suudi Arabistan veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın verdiği sonucuna ulaştığı iddia edildi. Son bir yıldır Washington Post gazetesinde köşe yazan Kaşıkçı, Suud ailesini çok yakından tanıyan ve Veliaht Prens Muhammed bin Salman başta olmak üzere yeni yönetimini sık sık eleştiren yazılarıyla tanınan bir isim.

Farklı ülkelerde düzenlenen konferanslara katılan Kaşıkçı, Arap dünyasının en fazla ihtiyaç duyduğu şeyin ifade özgürlüğü olduğunu dile getiriyordu. Kaşıkçı'nın Suudi yönetimini eleştirmesi onu hedefe oturtmuştu.

Cemal Kaşıkçı kimdir?

13 Ekim 1958'te Medine'de doğan Kaşıkçı, ilk ve orta eğitimini ülkesinde tamamladıktan sonra üniversite eğitimi için ABD'ye gitti. Indiana State Üniversitesi'nden işletme lisansı ile mezun olan Kaşıkçı gazetecilik kariyerine İngilizce yayınlanan Saudi Gazette'de muhabir olarak adım attı.

1990-1999 yılları arasında Al Hayat'ın dış haberler servisinde görev yapan Kaşıkçı, Afganistan, Lübnan ve Sudan gibi çatışma bölgelerinde bulundu.

1999'da Suudi Arabistan'ın önde gelen gazetelerinden Arab News'ün yardımcı genel yayın yönetmeni olan Kaşıkçı, dört yıl sonra reformist gazetelerden Al Watan'ın genel yayın yönetmenliğini devraldı.

Al Watan'da iki ayını tamamlamadan gazetede çıkan yazılar nedeniyle görevden alınan gazeteci, gönüllü sürgüne gittiği Londra'da Suudi Arabistan'ın Londra ve Washington Büyükelçisi Prens Turki El Faysal'ın basın danışmanlığını üstlendi.

2007'de Al Watan'daki genel yayın yönetmenliği koltuğuna geri dönen Kaşıkçı, 2010'da ikinci kez benzer gerekçelerle yeniden görevi bırakmak zorunda kaldı.

Kaşıkçı, 2010'un Haziran ayında Prens El-Velid bin Talal'ın talimatıyla Al Arab televizyonunun başına getirildi ancak 11 saat süren yayının ardından Suudi hükümet Al Arab'ın yayınlarını sonlandırdı.

Reuters/Osman Orsal
Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde protesto gösterileriReuters/Osman Orsal

Kaşıkçı Usame bin Ladin'i yakından tanıyordu

El Kaide lideri Usame bin Ladin'i yakından takip eden Kaşıkçı, Ladin'le röportaj yapan birkaç gazeteciden biri. Ladin'in isteği üzerine çok kez seyahatlerinde bulunan Kaşıkçı, o dönemde hakkında çok az şey bilinen örgütün liderini anlatan yazılara imza attı.

Washington Post'ta yer alan bir haberde, Kaşıkçı'nın iş arkadaşı Salameh Nematt meslektaşının El Kaide ile olan ilişkisinden dolayı sürekli başını belaya soktuğunu anlatıyor. Nematt, "Sürekli başı belaya giriyordu ama o gazeteci olarak görevini yapıyordu. El Kaide ile o kadar yakın ilişkisi vardı ki bazıları onun radikal gruba maddi destek sağladığını bile düşünüyordu. Şahsen, onun sadece görevini yerine getirdiğini ve iki tarafın görüşlerine yer verdiğini düşünüyorum." diyor.

Suudi Arabistan'ı eleştiren yazılarıyla bilinen bir gazeteci

Kaşıkçı 18 Eylül 2017'de kaleme aldığı 'Suudi Arabistan hiç bir zaman bu kadar baskıcı olmamıştı, şimdi ise çekilemez boyutta' başlıklı yazısında şu ifadelere yer vermişti:

"Geçtiğimiz hafta 30 kadar kişi gözaltına alındı, aralarında yakın arkadaşlarım da vardı. Hükümete muhalif görüşleri dile getirmeyi göze alan entelektüellerin ve din adamlarının adını karalama çabaları... Ben ve benim gibi gönüllü sürgün hayatı yaşayanlarsa ülkemize dönüşte gözaltına alınma riskiyle karşı karşıyayız."

"Yurt dışında yaşayan dostlarım ve ben çaresiz hissediyoruz. Biz hükümete karşı değiliz ve Suudi Arabistan'ı çok önemsiyoruz. Orası bizim bildiğimiz ve yaşamak istediğimiz tek yuvamız ama yine de düşman olarak biliniyoruz."

"Yolsuzluklardan haberdardık ama haber yapmadık"

'Suudi Arabistan'ın veliaht prensi Putin gibi davranıyor' başlıklı 5 Kasım 2017'deki yazısında yolsuzluğa değinen Kaşıkçı, ülkesindeki skandalları kendisinin ve yakın çevresinin çok iyi bildiğini ancak bunları haberleştirmediğini itiraf etmişti.

Gazeteci şunları demişti:

"Suudi Arabistan'daki yolsuzluk olayları, diğer ülkelerden farklı. Çünkü burada yolsuzluk, bir ihale, kraliyet ailesinin üyelerine alınan pahalı bir hediye veya hükümete ait bir uçağın özel amaçlar için kullanılması karşılığında verilen rüşvetlerle sınırlı değil. O dönemlerde büyük bir gazetenin genel yayın yönetmeni olarak ben ve aslında herkes olanlardan haberdardık fakat hiç bir zaman bunları yazmadık."

Dostlarının ağzından Kaşıkçı

Kaşıkçı'nın yakın dostlarından Barnett Rubin, muhalif gazetecinin Veliaht Prens Muhammed bin Salman için "Bu çocuk çok tehlikeli" dediğini söylüyor.

REKLAM

NBC'ye konuşan Rubin, Eylül 2017'de Kaşıkçı'nın yazdığı bir elektronik postada gazetecinin "Eşim ve dostlarım bana akıllı davranıp sessiz kalmam için baskı yapıyor" dediğini öne sürdü.

Ortadoğu’da Çatışma Çözümleri Enstitüsü Direktörü Randa Slim ise Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’da yaşadığı dönemde de Veliaht Prensin kendisine, “televizyonlara çıkmaması, sosyal medyada mesaj atmaması ve yazı yazmaması” konusunda baskı yaptığı söyledi.

İsminin açıklanmasını istemeyen Kaşıkçı’nın başka bir arkadaşı ise, gazetecinin, Washington’da yaşarken de kendisini güvende hissetmediğini ve korku içinde olduğunu söyledi. Bu arkadaşı, Kaşıkçı’nın Washington’daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği'ne girerken de çıkarken de, akıbeti hakkında bilgi vermek ve durumunu güvence altına almak için arkadaşlarına mesaj attığını ifade etti.

| Riyad Kaşıkçı’yı neden Washington’dan İstanbul’a yönlendirdi?

Kaşıkçı'nın kaybolmasının ardından başlatılan soruşturma kapsamında, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu ve konsolosun rezidansında arama yapıldı.

REKLAM

İstanbul'daki konsolosluğu binasına 2 Ekim'de giren ve bir daha da kendisinden haber alınamayan Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili savcılık soruşturması sürüyor.

Bu kapsamda Türk ve Suudi ekipler ortak çalışma yürütüyor.

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Bulgaristan’da tecavüz edildikten sonra işkencede öldürülen gazeteciyle ilgili bir gözaltı

10 Ekim Ankara katliamı: En küçük kurban Veysel'in annesi anlatıyor

REKLAM

Ekonomistler hükümetin enflasyonla mücadele programı için ne dedi?

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Kaşıkçı'nın nişanlısı Cengiz, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'a dava açtı

Kaşıkçı cinayetinin üzerinden tam bir yıl geçti: Kim ne dedi? Neler yaşandı? Süreç hangi aşamada?

Türk polisi Saudi konsolosluğuna izinsiz giremez miydi?