Jimmy Kimmel, altı günlük aranın ardından yayına döndü ve açılış konuşması sırasında birkaç kez ayakta alkışlandı. Konuşma özgürlüğü temalı bir skeç için Robert De Niro’yu konuk etmesi de dikkat çekti. Tüm bu gelişmelerin ortasında Disney, yayın hizmetlerinin fiyatlarını artıracağını duyurdu.
REKLAM
Disney’in sahibi olduğu ABC kanalındaki Jimmy Kimmel Live! programı, altı günlük aranın ardından geri dönerek salı günü akşamı izleyiciyle buluştu.
Sunucu sahneye çıktığında uzun süre ayakta alkışlandı. Açılışta duygusal bir konuşma yapan Kimmel, “Beni seviyorsanız sevin, sevmiyorsanız sevmeyin. Kimsenin fikrini değiştirmek gibi bir hayalim yok. Ancak bir şeyi açıklığa kavuşturmak istiyorum; çünkü bu bir insan olarak benim için önemli ve genç bir adamın öldürülmesini hafife almak gibi bir niyetimin asla olmadığını anlamanızı istiyorum,” dedi.
Kimmel sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu şov önemli değil. Önemli olan, böyle bir şova sahip olmamıza izin veren bir ülkede yaşıyor olmamızdır.”
The Economist ve YouGov’un kısa süre önce yaptığı bir ankete göre Amerikalıların yüzde 68’i, federal yetkililerin yayıncılara katılmadıkları söylemleri içeren programları kaldırmaları için baskı yapmasını kabul edilebilir bulmuyor.
Jimmy Kimmel, Charlie Kirk yorumu sonrası altı günlük aranın ardından Jimmy Kimmel Live! programıyla yayına dönerken, konuşma özgürlüğüne duyduğu minnettarlığı dile getirdi. Sunucu, bunun “arkadaşım Stephen’ı yayından çekene kadar hafife aldığım bir şey olduğunu söylemekten utanıyorum” itirafında bulundu. (The Late Show with Stephen Colbert bu yılın başlarında CBS tarafından yayından kaldırılmıştı.)
Kimmel, Federal İletişim Komisyonu (FCC) Başkanı Brendan Carr’ın eylemlerine dikkat çekerek, ABD Anayasası'ında Birinci Değişiklik haklarına yönelik tehditlerin altını çizdi ve ironik bir şekilde Donald Trump’ın şu sözlerinin yer aldığı bir klibi izleyicilerle paylaştı: “Eğer ifade özgürlüğümüz yoksa, o zaman özgür bir ülkemiz de yok demektir. Bu kadar basit. Bu en temel hakkın yok olmasına izin verilirse, diğer hak ve özgürlüklerimiz de domino taşları gibi teker teker devrilecektir.”
Sunucu ayrıca Trump’ın Air Force One’da kendisinin reytinglerinin düşük olduğunu söylediği bir klibi de izleyicilere gösterdi. Kimmel, “Bu gece var” diye karşılık verdi ve ayakta alkışlandı. Trump’ı kast ederek sözlerine şöyle devam etti: “Beni yayından kaldırmak için elinden geleni yaptı. Bunun yerine milyonlarca insanı programı izlemeye zorladı.”
Salı günkü Jimmy Kimmel Live! programının resmi izlenme oranları şu an için açıklanmadı. Kimmel’in yayına dönmesine rağmen, muhafazakar medya grupları Nexstar Media ve Sinclair programı boykot etmeye devam edeceklerini açıkladı. Bunun sonucunda gece yarısı talk show’unun bazı yerel kanallarda yayınlanmayacağı belirtildi.
New York Times’a göre Nexstar ve Sinclair, ABC’ye bağlı yerel kanalların yüzde 20’sinden fazlasına sahip. Sinclair, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Salı gecesinden itibaren Sinclair, ABC’ye bağlı istasyonlarımızda Jimmy Kimmel Live! programını yayından kaldıracak ve yerine haber programları koyacaktır,” dedi.
Buna rağmen program yayınlandı ve kısmen YouTube’da da izlenebilir hâlde. Üç saat içinde 2,8 milyondan fazla kişi tarafından izlendi.
Ardından o çok önemli zamanlama geldi.
Aktör Robert De Niro, FCC Başkanı Brendan Carr ile alay eden bir skeçte programa sürpriz bir şekilde katıldı.
Kimmel, yeni FCC Başkanı rolünü oynayan De Niro'ya "Bunu söylediğim için beni bağışlayın ve belki de konuşulacak yanlış kişi sizsiniz ama FCC ifade özgürlüğünü bastırmak için mafya taktikleri kullanıyor gibi görünüyor," dedi.
De Niro yanıt verdi: "Bana ne dedin sen?"
Oscar ödüllü aktör sözlerine ifade özgürlüğünden bahsettiği küfürlü konuşmasıyla devam etti: "Konuşma... artık özgür değil. (...) Ne söylemek istediğinize bağlı. Mesela Başkan'ın güzel, gür, sarı saçları ya da makyajını herhangi bir kadından daha iyi yapabildiği hakkında güzel bir şey söylemek istiyorsanız, bu özgürdür. Ama o kadar şişman ki Epstein jetinde iki koltuğa ihtiyacı var gibi bir espri yapmak isterseniz, bu size pahalıya patlar."
Jimmy Kimmel’in yayına dönmesinin hemen ardından, Disney’in çeşitli yayın hizmeti paketlerinden bazılarının fiyatlarını artıracağını duyurması dikkat çekti. Disney+ web sitesine göre, 21 Ekim’den itibaren Disney+, Hulu ve ESPN’i içeren paketlerin fiyatı aylık 9,99 dolardan 11,99 dolara (496 TL), Disney+ Premium ise 15,99 dolardan 18,99 dolara (786,40 TL) yükselecek.
Kimmel’in askıya alınmasıyla ilgili tartışmalar ve birçok müşterinin aboneliklerini iptal etmekle tehdit etmesi göz önüne alındığında, bu fiyat artışlarının Disney’in itibar kaybını telafi etmek için şu anda ideal bir adım olmadığı yorumları yapılıyor.
Öte yandan eski ABD Başkanı Donald Trump, Kimmel’in geri dönmesine izin verilmesinin ardından Truth Social üzerinden ABC’yi “test etmekle” tehdit etti. Trump paylaşımında, “ABC Fake News’in Jimmy Kimmel’a işini geri verdiğine inanamıyorum. Beyaz Saray’a ABC tarafından şovunun iptal edildiği söylendi!” ifadelerini kullandı.
Trump sözlerine şöyle devam etti: “Bu kadar kötü iş çıkaran, komik olmayan ve yüzde 99 pozitif Demokrat içeriği oynayarak network’ü tehlikeye atan birini neden geri istesinler ki? Kendisi DNC’nin bir başka kolu ve bildiğim kadarıyla bu büyük bir yasadışı kampanya katkısı olacaktır. Sanırım ABC’yi bu konuda test edeceğiz. Bakalım nasıl yapacağız. En son onların peşine düştüğümde bana 16 milyon dolar vermişlerdi. Bu seferki daha da kazançlı görünüyor. Bir avuç ezik! Jimmy Kimmel kötü reytingleri içinde çürüsün.”
Bu açıklamalar, ABC’nin Aralık ayında Trump ile uzlaşarak, sunucu George Stephanopoulos’un, seçilmiş başkanın yazar E. Jean Carroll’a tecavüz etmekten sivil olarak sorumlu bulunduğu iddiasına dayanan bir hakaret davasını çözmek için 15 milyon dolar ödemesine yapılan göndermeleri de içeriyor. Trump davadaki tüm suçları reddetmiş, ancak jüri Trump’ın Carroll’a hakaret ettiğine ve darptan sorumlu olduğuna karar vermişti.