CCN Holding desteğiyle hayata geçirilen The Cube, sanat ve teknolojiyi bir araya getiren deneyim odaklı yapısıyla İstanbul’un dijital sanat sahnesine yeni bir soluk getiriyor.
12 Kasım’da kapılarını açan The Cube, dijital sanatın İstanbul’daki yeni buluşma noktası olarak ziyaretçilerle buluştu.
CCN Holding desteğiyle hayata geçirilen mekân, yalnızca bir sergi alanı değil; sanat, teknoloji ve izleyici deneyimini bir araya getiren yenilikçi bir platform olarak tasarlandı.
Açılış sergisi “CONFLUENCE”, yeni medya sanatları alanında uzman Piksel. Creative Solutions prodüksiyonuyla ve küratör Olga Vad imzasıyla izleyiciyle buluştu. Işık, ses ve hareketin kesiştiği çok boyutlu bir deneyim sunan sergide, çağdaş dijital sanatın sınırlarını zorlayan altı uluslararası sanatçının eserleri yer alıyor: Amiangelika & 1100, Maotik, Shihua Ma, Tatsuru Arai ve Universal Everything.
Amiangelika & 1100, Black Sun adlı eserinde kaos ve düzen, karanlık ve ışık temalarını birleştirirken, Shihua Ma izleyiciyi müzik ve teknolojinin iç içe geçtiği Mandala adlı çalışmasıyla çok duyulu bir yolculuğa çıkarıyor. Maotik, In This World yerleştirmesinde zaman ve mekân algısını sorgularken, Universal Everything’in Migrations eseri, insan bedeninin hareketlerinden yola çıkarak kolektif bir görsel ekoloji oluşturuyor. Tatsuru Arai ise Face of Universe’ta kozmolojik düzeni ve kaosu ses ile ışık aracılığıyla deneyimlenebilir bir düzleme taşıyor.
Altunizade’deki Suites Istanbul, Curio Collection by Hilton içerisinde konumlanan The Cube, titizlikle tasarlanmış mimarisi ve programıyla İstanbul’un dijital sanat haritasında kendine özgü bir yer edinmeyi hedefliyor.
Küratör Olga Vad, CONFLUENCE sergisiyle mekân, ses ve hareket arasındaki sınırları bulanıklaştıran küratöryel yaklaşımını yeni bir düzleme taşıyor. Vad, teknolojinin duyusal ve bedensel deneyim üzerindeki etkilerini merkeze alan çalışmalarıyla tanınıyor.
CCN Holding sözcüsü, projenin arkasındaki vizyonu şu sözlerle özetledi: “Sanatı, kültürel bir miras olarak değil, yaşayan bir değer olarak görüyoruz. The Cube, bu bakışın bir yansıması.”
The Cube, her dönemde yenilenecek programıyla dijital sanatın yaşayan bir platformu olmayı ve İstanbul’un kültür sahnesine yeni bir soluk getirmeyi hedefliyor.