İspanya, Slovenya’nın izinden giderek İsrail ile tüm silah ticaretini yasaklama kararı aldı. Ancak bu karar, İspanyol silahlı kuvvetleri açısından bazı sonuçlar doğuruyor.
Eylül ayının sonunda İspanya uzun süredir İsrail'e karşı taahhüt edilen kapsamlı silah ambargosunu açıkladı. Fakat bu ithalatın askıya alınması bazı zorluklar yaratıyor.
Madrid, ağırlıklı olarak İsrail’den mühimmat, roketatar, tanksavar füzeleri, tank telsizleri ve iletim sistemleri satın alıyordu. Anlaşmaların iptali ise yüksek bir maliyete kapı aralıyor.
Çeşitli sözleşmelerin iptalinin maliyetinin 1,2 milyar euro olduğu tahmin ediliyor. Silam roketatar sözleşmesi 700 milyon euro, Spike tanksavar füze sözleşmesi ise 287 milyon euro değerindeydi.
Ayrıca sözleşme fesihleri, bu ekipmanları kullanan silahlı kuvvetler için sorunlar yaratıyor.
Madrid’deki Kraliyet Elcano Enstitüsü’nde savunma ve güvenlik araştırmacısı Félix Arteaga, “Asıl zarar, İspanyol sanayisinin İsrail ile imzaladığı sözleşmelerden kaynaklanıyor, ithalattan değil,” diye uyarıyor.
İptaller yüzünden İspanyol ordusu ve güvenlik güçlerinin bekledikleri ekipmanı alamayacakları öngörülüyor.
Polisin beklediği türde mühimmat temin edilemeyebilir ve pilotların eğitimleri gecikebilir.
"İsrailli üreticilerin yerine bu kadar hızlı şekilde alternatif bulmak da zor olabilir," diye ekliyor Arteaga. Çünkü savunma sanayi büyük sıkıntılar yaşıyor.
"Yeni anlaşmalar, teslimatın gecikmesi, maliyetin artması ve kalitede farklılık yaşanması demek. Tüm teknolojiler aynı değil; İsrail teknolojisiyle eş değer değiller.”
Ancak uzmanların tamamı tüm bu zorluklara aynı şekilde yaklaşmıyor.
Brüksel Özgür Üniversitesi’nde (ULB) öğretim üyesi ve araştırmacı Christophe Wasinski, “Başka ülkelerden ekipman bulunabilir, nitekim dünya çapında çok sayıda üretici var,” diyor.
Avrupa’da nadir görülen karar
Slovenya’dan sonra İspanya da "Gazze’deki savaşı kınamak" ve “soykırımı durdurmak" amacıyla İsrail ile silah ticaretini durdurma kararı aldı.
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez silah ambargosunu bu şekilde gerekçelendirdi.
Bu iki ülke, İsrail’e karşı kapsamlı silah yasağı uygulayan ilk AB üyeleri oldu. Roma, Brüksel ve Amsterdam gibi diğer başkentler ise ihracatı "kısmen sınırlamış" durumda.
Diğer taraftan, İsrail'in askeri sanayisinin Avrupa için ana pazar olduğu düşünüldüğünde, silah ambargosu kararlarının incelenmesi gerektiği görüşü hakim.
Wasinski, “2024'te İsrail’in toplam silah ihracatının yaklaşık 14 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor ve bu miktarın yaklaşık yarısı Avrupa ülkelerine yapılan ihracattan oluşuyor,” dedi.
İthalatçılar arasında Romanya, Almanya, Danimarka ve Estonya yer alıyor.
“Ülkeler, İsrailli silah üreticilerinden uçaksavar füzeleri, tanksavar füzeleri, insansız hava araçları, hafif silahlar için mühimmat, elektronik sistemler gibi oldukça geniş bir yelpazede ürün satın alıyor,” diye devam etti.
Wasinski'ye göre, diğer üye ülkelerin ithalatı rafa kaldırıp kaldırmayacağını öngörmek zor.