ABD ordusu, doğu Pasifik’te uyuşturucu kaçakçılığıyla suçlanan bir tekneyi vurduklarını ve dört kişinin öldüğünü açıkladı. Saldırı, Temsilciler Meclisi’nin Trump’ın uyuşturucu kartellerine karşı askeri güç kullanımını sınırlama girişimini reddettiği gün gerçekleşti.
ABD ordusu, doğu Pasifik Okyanusu’nda uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı öne sürülen bir tekneye düzenlenen saldırıda dört kişinin öldüğünü açıkladı.
ABD Güney Komutanlığı, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada teknenin bilinen bir kaçakçılık rotasında faaliyet gösteren 'narko-teröristler' tarafından kullanıldığını iddia etti. Ordu, suçlamalara ilişkin kanıt sunmazken, saldırı öncesinde suda ilerleyen bir teknenin ve ardından yaşanan patlamanın yer aldığı bir video paylaştı.
Trump yönetiminin açıkladığı rakamlara göre bu saldırıyla birlikte teknelere yönelik operasyonların sayısı 26’ya, hayatını kaybedenlerin sayısı ise en az 99’a yükseldi.
Başkan Donald Trump, saldırıların ABD’ye uyuşturucu akışını durdurmak için gerekli olduğunu savunurken, ülkenin uyuşturucu kartelleriyle 'silahlı çatışma' içinde olduğunu öne sürdü.
Ancak tekne saldırıları Kongre’de giderek artan bir inceleme ve eleştiriyle karşı karşıya. Eylül ayı başındaki ilk saldırıda, tekne enkazına tutunan iki kişinin ikinci bir saldırıyla öldürülmesi tepkilere yol açmıştı.
Savunma Bakanı Pete Hegseth, Kongre'de saldırılara ilişkin tepkiler artarken, Pentagon’un saldırılara ait düzenlenmemiş görüntüleri kamuoyuyla paylaşmayacağını söyledi.
Çarşamba günü Senato’da Cumhuriyetçiler ve Demokratlar, savunma bütçesi tasarısına, Hegseth’in saldırılara ilişkin düzenlenmemiş videoları ve yetkilendirme emirlerini Temsilciler Meclisi ve Senato Silahlı Hizmetler Komitelerine sunmaması halinde seyahat bütçesinin dörtte birinin kesilmesini öngören bir ifade eklenmesi konusunda uzlaştı.
Temsilciler Meclisi, Venezuela’da askeri güç kullanımına ilişkin tasarıları reddetti
Saldırı, Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçilerin, Başkan Donald Trump’ın uyuşturucu kartellerine ve Venezuela’ya karşı askerî güç kullanma yetkisini sınırlandırmayı amaçlayan, Demokratların desteklediği iki tasarıyı reddettiği gün gerçekleşti.
Söz konusu düzenlemeler, Trump yönetimini Batı Yarımküre’de “terör örgütü” olarak nitelendirdiği kartellere yönelik saldırıları sürdürmeden ya da Venezuela’ya doğrudan bir askerî harekât başlatmadan önce Kongre’den yetki almaya zorlayacaktı.
Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’ndeki en üst düzey Demokrat Gregory Meeks, Trump’ın bölgedeki sert adımlarının asıl nedeninin “başkanın Venezuela petrolünü arzulaması” olduğunu savundu.
Cumhuriyetçi liderler ise, bu sürecin Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ile doğrudan bir çatışmaya dönüşme ihtimaline rağmen Trump’ın kampanyasına giderek daha fazla destek veriyor.
Senato Çoğunluk Lideri John Thune, çarşamba günü yaptığı açıklamada Trump yönetiminin 'rejim değişikliği' istediğini açıkça ilan edip etmediğini bilmediğini ancak “bunun yönetimin tutumu olması halinde bir sorun görmeyeceğini” söyledi.
Thune, “Maduro, bu kıta için bir kanserdir,” ifadelerini kullandı.
Buna rağmen Trump yönetimi, Karayipler’deki son askerî adımlar için Kongre’den yetki talep etmedi. Yönetim, uyuşturucu taşıyan teknelerin imha edilmesini, ABD’ye yönelik terör tehdidiyle mücadele kapsamında değerlendirdiğini savunuyor.
Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve diğer üst düzey ulusal güvenlik yetkilileri, operasyonları ABD’ye giren uyuşturucu miktarını azaltan başarılı bir narkotikle mücadele kampanyası olarak savundu.
Ancak Venezuela’ya ilişkin nihai hedefler konusunda Kongre’ye net bir bilgi verilmedi.