Seul'de tasarım Rönesansı devri

Seul'de tasarım Rönesansı devri
By Bahtiyar Kucuk
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
REKLAM

Geçtiğimiz 30 yılda Hong Kong, Singapur ve Tayvan ile rekabete girişen Güney Kore, adeta ekonomik büyümenin tarihini yazdı. Merkezindeki 10 milyonluk nüfusuyla başkent Seul, bu büyüme ve gelişmelerin bedelini ödedi. Zorlu şehir olarak bilinen Seul, yeni tasarım yatırımlarıyla imajını yumuşatmak istiyor.

Seul, beklenmeyen bir şekilde gelişerek Güney Kore’yi üçüncü dünya ülkesinden, gelişmiş ülkeler statüsüne kadar yükseltti. Şehir, çevresinde oturanlarla birlikte 25 milyonluk bir nüfusa sahip.
Kent, kendine özgü tarzıyla 2010 Dünya Tasarım Başkenti seçildi.

Seul’un Belediye Meclisi üyelerinden Goon Seon Hong, yeni tasarım politikalarını anlatıyor: “Tasarım bir zerafet. Seul’u çok hoş bir şehir, bir kültürel kent yapmak istiyoruz. Bu işlenmiş harikulade profili turistleri de buraya çekecektir.”

Bu profil birçok bakımdan sembolik. Seul, başıboşluktan kurtulmuş değil. Şehirde bulunan yaklaşık 1.4 Milyon tabela ve bilbordun yüzde 70’i yasadışı. Yönetim, onların boyutlarını ve sayısını azaltmak istiyor.

Seul sakinlerinin fotoğrafını arkasında saklayan bu alanda şehrin yeni belediye binası yapılacak. Bu dev projenin 2012 mayıs ayında bitirilmesi hedefleniyor. 52 metre yüksekliğinde olacak yapının üçte biri insanların dolaşabileceği kültürel bir park şeklinde tasarlanmış.

Şehirde bir başka yapı daha yükseliyor.
Dongdaemun Design Plaza, dünyanın yakından tanıdığı Iraklı mimar Zaha Hadid’in imzasını taşıyor.

Gi-Hyun JEON, DDP Yöneticisi
“Arkamda inşaatı devam eden yapı Dongdaemun Design Plaza. Burada kendisini tasarıma adamış
bir bilgi merkezi ve markaları biraraya getirecek bir plaform kurmayı planlıyoruz. Bütün bilgileri buraya toplayacağız. Asya tasarımı için yeni trendleri bir araya getireceğiz. Tabi daha sonra bütün bunları tüm dünyaya ihraç edeceğiz.”

Seul’deki tasarım fuarına 1988’de olimpiyat oyunları için yapılan stadyum ev sahipliği yapıyor. Fuarın bu yıl üçüncüsü yapılıyor.

Bu senenin sloganı “Herkes için tasarla” Fuar aynı zamanda ziyaretçilerine günlük yaşamın değerlerinin tasarımını da sunuyor. Bu sergilerden biri şu adı taşıyor: “Kore, Çin ve Japon Kültüründe Yaşamak”

Kyung Ran Choi, Seul Tasarım Fuarı Genel Direktörü:
“Bu fuar için “Kore, Çin ve Japon Kültüründe Yaşamak Sergisi” adını verdiğim bir çalışma hazırladım. Bu sergi, insanlara Kore, Çin ve Japonya’nın geleneklerinin ne olduğunu anlamasını sağlıyor. Bu geleneklerin bazıları ortak bazılarıysa farklı. Bu sergiye gelenler, bu ülke insanlarının yaşam şekilleri ve aynı zamanda hayat gayeleri bakımından karşılaştırma olanağı da buluyorlar.

Yumuşak şekiller, farklı boyutlar, doğal ve lüks malzemeler…Bütün bunlar Asya’daki tasarımın gidişatını gösteriyor.

Seul, zamanını, parasını ve enerjisini büyük ‘Rönesans’ projesi için harcıyor. Tüm bunların dev şehrin imajını yumuşatmak için atılan dev bir adım olması bekleniyor.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Japonya, Ukrayna'nın toparlanması için uzmanlığını nasıl kullanıyor?

Özbekistan'ın pamuk endüstrisi boykotun ardından yeniden yükseliyor

Japonya’nın Tohoku bölgesinde geyikler ve kediler turizmi nasıl canlandırıyor?