Ebu'l Hasan Banisadr: İslam Cumhuriyeti'nin temeli halkın egemenliğidir

Ebu'l Hasan Banisadr: İslam Cumhuriyeti'nin temeli halkın egemenliğidir
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button

Dr. Ebu’l Hasan Banisadr İran İslam Devrimi’nin başlıca teorisyenlerinden biriydi. Ayetullah Humeyni’ye yakınlığıyla tanınan politikacı, devrimden sadece bir yıl sonra İran İslam Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı oldu.

euronews:
İlk sorum devrimi yapan İranlıların ne arzuladıklarıyla ilgili olacak. Devrimcilerin attıkları tek slogan, bağımsızlık, özgürlük ve islami Cumhuriyet idi. Bu aynı zamanda İran’daki hali hazırdaki rejimin de sloganı. Bu sloganla ne demek istiyordunuz?

Dr. Ebu’l Hasan Banisadr:
Bağımsızlık burada insanın ve ülkenin bağımsızlığı anlamına geliyor. Yani halkın egemenliğine hiçbir yabancı ülkenin karışamaması demek. Özgürlükse, bir ülkenin sınırları içinde hiçbir güç ve kuruluş halkı etkileyemez demek. O dönem İslam Cumhuriyeti halkın egemenliği demekti. Ayetullah Humeyni’nin de altını çizdiği gibi yeryüzündeki diğer cumhuriyetler ve Batı dünyasındaki gibi İslam Cumhuriyeti’nin temelini halkın egemenliği oluşturuyordu. Halkın istekleri herşeyi belirliyordu.

euronews:
Cumhuriyet ve İslam kavramlarının kombinasyonu demokratik bir rejime ulaşılmasını sağlayabilir mi?

Dr. Ebu’l Hasan Banisadr:
İslam ile Humeyni’nin Fransa’da bulunduğu zamanlarda savunduğu İslam aynı olsaydı, yani özgürlüklere saygılı olsaydı, yanıt ‘‘evet’‘ olurdu. Biraz önce de dediğim gibi o dönemde Humeyni’ye aynı soruyu sorduğumuzda, önceleri ‘‘Demokratik İslam Cumhuriyeti’‘nden bahsettiğini görürsünüz. Fakat İran’a varır varmaz, ‘‘İslam Cumhuriyeti’‘ demeye başladı. Aynı dönemde, islami politikaların halkın egemenliğindeki bir cumhuriyetle uyumlu olabileceğini, insan haklarına ve özgürlüklere saygı duyulabileceğini, sosyal dengenin halk oyuna bağlı olduğunu da söylüyordu.

euronews:
Son haftalarda Orta Doğu’daki halk hareketi özellikle Tunus ve Mısır’da başarılı oldu. Orta Doğu’daki bu hareketlerle, İran’daki protestolar arasındaki bağlantı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Dr. Ebu’l Hasan Banisadr:
Bu ayaklanmalar çok açık bir sosyal kurala uygun olarak hareket etti. İran devriminde Şah rejiminin içi boşalmıştı. Gençler rejimi değiştirmek istiyorlardı ve bunu başardılar. Mısır’da ve Tunus’taki halk hareketinde, gençler hedeflerini ve isteklerini yaşlanmış ve yorgun rejime kabul ettirebildi. Halk hareketleri savaşı kazandı ve bu rejimler gitti.
İran’daki 2009 ayaklanmalarında amaç rejimi düşürmek değildi. Amaç ‘‘oyumu ve hakkımı’‘ savunmaktı. Bu yüzden başarılı olamadı.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

G-7'den İran'a uyarı: Rusya'ya füze verirsen yeni yaptırımlar yolda

İran'da geçen yıl en az 834 kişi idam edildi

İran'da parlamento seçimleri: Rekor düşük katılımın ardından sertlik yanlısı muhafazakarlar önde