"İsrail'de Filistinliler için ara bulucu lider yok"

REKLAM

İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu liderliğindeki Likud Partisi’nin genel seçimleri kazanması üzerine parti destekçileri Tel Aviv’deki seçim merkezinde sevinç gösterilerinde bulundu.

Kamu oyu yoklamaları Netanyahu’nun yeniden seçilmesini neredeyse imkansız gösterirken, seçim öncesi anketlerde Likud, Siyonist Birlik’le başa baş gözüküyordu.

Ancak sandıktan Bibi çıktı. Dördüncü döneminde de iktidar olan Netanyahu İsrail tarihinde bir ilke imza attı.

İsrail halkının güvenini kazanan tek lider Netanyahu’muydu? Seçim kampanyalarında ülkenin tehlikede olduğuna ve bunu düzeltebilecek tek lider kendisinin olduğuna vurgu yapan Netanyahu’nun bu tavrı anket sonuçlarına da yansıdı. Halk ülkeyi İran tehdidine karşı koruyabilecek tek liderin Netanyahu olduğu görüşünde. Likud liderinin ne şartlarda ülkeyi yöneteceği ise merak konusu.

“Bu hükümetin çok üyesi olacak ve hepsi kendi istikametine doğru ipleri çekmeye çalışacak. Bugünkü kutlamaların gösterdiğinin aksine Netanyahu için bu hükümeti yönetmek daha da kompleks hale gelecek.”

Netanyahu, “Tüm tuhaflıklara rağmen, Likud için büyük bir zafer” dedi.

Ülke basını seçim sonucunu Netanyahu için “büyük bir galibiyet” olarak nitelendirirken Likud lideri de “Bütün zorluklara rağmen bu, Likud için, milli cephe için, İsrail ulusu için büyük bir galibiyet” ifadelerini kullandı.

Muhalefet lideri İzhak Herzog, sonucun ardından Netanyahu’yu aradığını ve tebrik ettiğini belirterek “Değişen bir şey yok. Adil bir toplum için mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

Netanyahu seçim kampanyalarında Filistin Devleti’nin kurulmasını engelleme’ vaadinde bulunmuştu. Likud’un seçimleri kazanmasının ardından Filistinli baş müzakereci Saib Ureykat, uluslararası tanınma yönündeki diplomatik çabaları yoğunlaştırmaya hazırlanıyoruz” dedi.

Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zühri, sonuçların açıklanmasının ardından konuya ilişkin basına yaptığı açıklamada, “İsrail’deki partiler arasında herhangi bir fark yok. Çünkü bu partiler, Filistin halkının haklarını inkar ve ona karşı saldırganlığın devam etmesi konusunda hemfikirler” ifadelerini kullandı.

“Filistin direnişinin, denklemleri bozmaya gücü yeter” değerlendirmesinde bulunan Ebu Zühri, tüm İsrailli liderlere, “Gazze’de Filistin Direnişi karşısında aldıkları hezimetin ardından tutumlarını yeniden gözden geçirme” çağrısında bulundu.

“Eski politikalar devam edecek. Netanyahu seçim kampanyalarının son zamanlarında oldukça netti. Hiç bir zaman bir Filistin devleti olduğunu kabul etmeyecek. Filistin’de işgal ettikleri topraklardan bir santimetre bile geri çekilmeyecekler. Küdüs İsrail’in birleşik başkenti olmaya devam edecek. Bu da barış müzakerelerinin olmayacağı anlamına geliyor.”

Filistin konusunun yanı sıra Netanyahu’nun üstesinden gelmesi gerekenler sorunlar arasında ülkenin ekonomik durumu halkın beklentileri yer alıyor.

Alasdair Sandford, euronews:
Küdüs’ten 1990’lı yıllarda Yitzhak Rabin ve Şimon Peres hükümetinin eski sözcülerinden ve Küdüs Basın Kulübü kurucusu ve Başkanı Uri Dromi’ye bağlanıyoruz. Benyamin Netanyahu ve Likud’un zaferi sizi şaşırttı mı?

Uri Dromi:
Tabii ki evet. Bir çok anket işçi partisinin seçimlerden zaferle ayrılacağını öngörüyordu. Likud ile başa baş gittiklerini öğrenince, hala biraz şaşkındım ama İşçi partisi için bir koalisyon kurulabileceğini düşünüyordum. Ve sabah uyandığımda ben de İsrail halkı ve yurt dışındaki vatandaşlar gibi sonuçları görünce çok şaşırdım.

euronews:
Benyamin Netyahu ülke güvenliği ve İsrail’i tehdit eden konular üzerinde çok durdu. Bu mesaj mı ona galibiyeti getirdi?

Uri Dromi:
Bence Netanyahu iki kanada da çok iyi oynadı. Bir yandan ülkedeki güvenlik konularında kendini ülkenin en yetkili lideri olarak gösterdi diğer taraftan da Kahlon’ı, gelecek kabinede devlet bakanı görevine getirerek, İsraillilerin şikayet ve mağduriyetlerine kayıtsız kalmadığı mesajını verdi.

euronews:
Bunu göz önünde bulundurursak, önümüzdeki haftalarda nasıl bir hükümet kurulacak?

REKLAM

Uri Dromi:
Sağ eğilimli merkez-sağ bir hükümetimiz olacak.. Bir “şahin” hükümeti… Ama aynı zamanda sosyal ve ekonomik konularda sosyalist bir hükümet bizi bekliyor…

euronews:
Netanyahu Filistin devletine “Hayır”, daha fazla toprak işgal etmek içinse “Evet” diyor. Sizce bu durum ne gibi sonuçlar doğuracak?

Uri Dromi:
“Öncelikle bu durum İsrail’de, Filistinliler için bir ortak ve ara bulucu lider olmadığı anlamına geliyor. Zaten genel olarak İsrail halkı da Filistinli bir partner olmadığı kanısındaydı. Dolayısıyla her koşulda çıkmazdayız.

Orta Doğu’da özellikle de bizim bölgemizde, Filistin’i ilgilendiren konularda çözüm bulmak imkansız. İlerleme yoksa bir şeyler yapılmalı.. Örneğin başka bir intifada.. Veya BM aracılığıyla başka bir baskı.. veya Filistin Otoritesinin çökmesi ve Ebu Mazen veya haleflerinden herhangi biri “Tamam bu kadar yeter” diyebilmeliler. Bir devlet mi istiyorsunuz? O zaman Arap nüfusun yüzde 40-45’lere ulaştığı bir devlet kurulsun. Bu da İsrail’in bir demokratik ve Yahudi devlet olarak kalmasının sonu demektir. Bu alanda boşluğa yer yok. Dolayısıyla Netanyahu’nın bir şey yapmadan durabileceğine inanmak biraz zor geliyor.”