Bir yanda “bikinili” diğer yandaysa “burkinili” kadınlar … Fransa’da Cannes Belediyesinin yönetmeliğinde “plajlarda düzgün ve ahlaki değerlere saygı çerçevesinde giyinilmeli” ifadeleri yer…
REKLAMBir yanda “bikinili” diğer yandaysa “burkinili” kadınlar …
Fransa’da Cannes Belediyesinin yönetmeliğinde “plajlarda düzgün ve ahlaki değerlere saygı çerçevesinde giyinilmeli” ifadeleri yer alıyor. Ancak ülke son haftalarda “Bikini” değil, “Burkini” sorununu tartışıyor.
Belediye Başkanı David Lisnard, haç ve Yahudi kippasına izin verileceğini, başörtüsünün yasak olmadığını sadece “laiklikten uzak olan” haşemanın yasaklandığını belirtti.
Cannes Belediyesi, haşema olarak da bilinen tesettür mayoların “İslami aşırılık sembolü” olduğunu ve huzursuzluğa neden olabileceği gerekçesiyle yasak getirdi.
Burkiniyi yasaklayan diğer bir Belediye Başkanı ise kararını şu sözlerle savundu:
Villeneuve-Loubet Belediye Başkanı Lionel Luca: “İnsanların özellikle giyim konusunda kendilerini farklılaştırarak bir çeşit ayrımcılık içerisine girmesinin artık son bulmasını istiyorum. Burası Fransa, Fransa Cumhuriyeti, hiç bir ırk ve din ayrımı yapılmadan herkes eşit.”
Le maire du Touquet prend lui aussi un arrêté anti-burkini https://t.co/VN71rE9Mihpic.twitter.com/vILFmmOT0J
— Le Point (@LePoint) 16 août 2016
Peki Fransa kuralları bu konuda ne diyor?
Avustralya’da Lübnanlı bir tasarımcı tarafından 2003 yılında Müslüman kadınların açık alanlarda yüzmesi için tasarlanan bu kıyafet hakkında ülke sınırları içerisinde yasal bir çerçeve bulunmuyor.
Fransa Müslümanları Derneği temsilcisi Feiza Ben Mohamed: “Fransa’da yasak olan tek kıyafet yüzü gizleyen burka. Ama burada durum aynı değil. Bugün kızlar burkiniyle yüzüyorlar ve kapalı kadınların kapattıkları kadar vücutlarını örtüyorlar. Kadın Müslümanları bir nevi damgalayarak plajlar ve yüzme alanlarından dışlıyoruz.”
Kapalı kadınlar tartışmalara anlam vermekte güçlük çekerken, şu sözler durumu net bir şekilde özetliyor:
“Bu çok komik. Neden? Ben çırılçıplak insanlar görüyorum, neden insanların giyinmesi yasaklansın.”
Fransa’da şiddet gösterilerine neden olan plajlarda burkini konusu ülke dışında şaşkınlık ve eğlenceli yorumlarla karşılandı. Dış basın şaşkınlığını “sörf kıyafetlerinin burkiniyle hiç bir farkı yok” şeklinde ifade etti.
İnsan Hakları Ligi temsilcisine göre bu karar oldukça tehlikeli sonuçlar doğurabilir:
İnsan Hakları Ligi temsilcisi Hervé Lavisse: “Bu toplumda kine neden oluyor, toplumların çatışmasını tetikliyor. Bu korkunç bir şey. Fransızlar arasında sürekli Selefi olan veya olmayanları ayırt etme çabası içerisinde olacağız.”
Fransa’da kanlı saldırıların ardından gerginlik devam ediyor. Ülke kendi çocuklarının radikalleştiğine şahit olurken yetkililer soruna çözüm bulmaktaki acziyetini ortaya koyuyor. Durum böyle olunca plajlarda bir kaç haşemalı kadının görülmesi ve gençlerin resimlerini çekmesi ülkede İslam düşmanlığı tartışmalarının başlamasına ve iki tarafın birbirine girmesi için yeterli oluyor.
Belediye başkanlarının ifade ettiği gibi “haşemanın yasaklanması ülkede gerilimin artmasını engelleyecek” mi yoksa Müslümanların daha fazla dışlanmasına mı neden olacak? Terörizmle mücadele konusunda alınan bu önlemin ne derece etkili olacağıysa merak konusu !
Fashion vs the Government: The Burkini Debate https://t.co/FkM7yVec9fpic.twitter.com/Sz05QdLAAg
— M Jean (@softpowerpunch) 7 août 2016