Zarrab'ın tanık sandalyesinde ikinci haftası

Zarrab'ın tanık sandalyesinde ikinci haftası
By Euronews
Haberi paylaşınYorumlar
Haberi paylaşınClose Button
Aşağıda yerleştirilen video haber linkini kopyalayın/yapıştırınCopy to clipboardCopied

Seyahat için gittiği ABD'de gözaltına alındıktan sonra Amerikalı savcılarla yaptığı işbirliğinin ardından sanık sandalyesinden tanık tarafına geçen Reza Zarrab'ın dinlenmesinde ikinci haftaya girildi

REKLAM

Türkiye gündemine 17/25 Aralık 2013 operasyonlarının ardından giren Reza Zarrab'ın adı, şimdi de Amerika Birleşik Devletleri'nin New York kentinde tanık sıfatıyla verdiği ifadelerle yeniden gündemde.

Seyahat için gittiği ABD'de gözaltına alınmasının ardından Amerikalı savcılarla yaptığı işbirliğinin ardından sanık sandalyesinden tanık tarafına geçen Zarrab'ın 'itirafları' ya da iddiaları ikinci haftasına girdi.

Davanın 3 ya da 4 hafta sürmesinin beklendiği belirtiliyor.

Mahkemede, ABD'nin İran'a yönelik ambargosunu hangi yollarla ve yöntemlerle deldiklerini anlatan Zarrab, İran'ın Türk bankaları aracılığıyla doğalgaz ve petrol satışlarından milyarlarca dolar kazanç elde etmesine yardım ettiklerini öne sürdü.

İran asıllı Türk vatandaşı olan Zarrab, ifadesi kapsamında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ziraat Bankası ile Vakıfbank'a talimat verdiğini de iddia etti. 

Halihazırda Halkbank'ın eski Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın tek sanık olarak bulunduğu davada, asıl suçlama konusu, ABD'nin nükleer faaliyetleri nedeniyle İran'a uyguladığı yaptırımların delinmesi.

Dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a 50 milyon Euro rüşvet verdiğini belirten Zarrab, dönemin Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın Aktif Bank'ta hesap açılması için devreye girdiğini ve işlerinin çözüldüğünü söyledi.

Yine dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler'in Çin makamlarına kendisi için referans mektubu yazdığını, karşılığında ise 100 bin Dolar rüşvet verdiğini iddia etti.

Suçlamaların hedefindeki Halkbank, Zarrab'ın çizmiş olduğu kara para aklama şemasında rol aldığı yönündeki iddiaları kesin bir dille reddetti.

Keza adı geçen Deniz Bank, Ziraat Bankası ve Vakıf Bank da bu yöndeki iddiaları reddetti.

Söz konusu davada yargılanan 9 kişiye, aralarında ABD'yi dolandırma, kara para aklama, uluslararası bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak ve bu işlemler için kumpas kurmak gibi suçlamalar yöneltiliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise söz konusu davanın Türkiye'ye karşı kurulan bir kumpas ve 17/25 Aralık'ın tekrarı mahiyetinde olduğunu dile getiriyor.

Haberi paylaşınYorumlar

Bu haberler de ilginizi çekebilir

Eski polis Korkmaz'ın 'Atilla Davası'ndaki tanıklığı kafaları karıştırdı