Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan oluşan Türk heyeti, Rus muhataplarıyla Moskova'da Suriye konusunda temaslarda bulundu
REKLAMDışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan oluşan Türk heyeti, Rus muhataplarıyla Moskova'da Suriye konusunda temaslarda bulundu.
Türk ve Rus heyetleri arasında gerçekleşen ve yaklaşık 1 buçuk saat süren görüşmenin ardından Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Suriye ve bölgesel konularda Rusya ve İran'la iş birliğine devam edeceklerini belirten Çavuşoğlu, "Tüm terör örgütlerinin Suriye topraklarından temizlenmesi konusunda ortak irademiz var. Biz Astana garantörleri olarak Suriye'nin toprak bütünlüğünü, siyasi birliğini savunuyoruz ve bunlara halel getirecek tüm çabalara da karşıyız. Bazıları Astana ya da Soçi sürecini baltalamaya çalışıyor olabilir ama şunu unutmasınlar; bugün Suriye için bir anayasa komisyonunun kurulması konuşuluyorsa, bu Rusya, İran ve Türkiye'nin birlikte attığı adımlar ve sarf ettiği çabalar sayesinde olmuştur. Suriye ve bölgesel konularda Rusya ve İran'la yakın iş birliğine devam edeceğiz." dedi.
Rus tarafıyla gerçekleştirilen toplantının verimli geçtiğini ifade eden Çavuşoğlu, "İki bakanlığımız, Milli Savunma Bakanlığımız, askerlerimizin ve istihbaratımızın katıldığı toplantıda, öncelikle Astana ve Soçi süreçleriyle, bugüne kadar attığımız adımları ve bundan sonra ne yapabileceğimizi gözden geçirdik." diye konuştu.
Mülteciler meselesi
Görüşmede, Suriye sorununun insani boyutunun da ele alındığını belirten Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“Özellikle mültecilerin gönüllü bir şekilde Suriye'ye dönmesi konusunda iş birliğimizi nasıl güçlendirebiliriz ve gönüllü bir şekilde Suriye topraklarına dönen insanlara nasıl yardım edebiliriz, bunu da değerlendirdik. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Suriye konusunda, bölgesel konularda, Rus ortaklarımız ve İran'la yakın iş birliği içerisinde çalışmaya devam edeceğiz. Çabalarımızı birlikte koordine edeceğiz ve Suriye'de kalıcı bir barış için, siyasi çözüm için önümüzdeki süreçte çabalarımızı yoğunlaştıracağız."
Lavrov: Sahada koordinasyon konusunda mutabıkız
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Rusya Savunma Bakanlığı'nda gerçekleşen görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.
Lavrov, "Devlet başkanlarımızın ulaştıkları mutabakatlar, özellikle Astana sürecinde yaptığımız çalışmalar çerçevesinde, mültecilerin yerlerine dönmeleri, terörle mücadele etme noktasında farklı konuları ele aldık." dedi.
Rus bakan, ABD'nin Suriye'den çekilme kararı çerçevesinde yeni gelişmelerin de istişare edildiğini aktararak, "Suriye’de terörist tehlikesini ortadan kaldırmak için askeri birliklerimizin yeni şartlarda sahada koordinasyonu konusunda mutabakata vardık." diye konuştu.
Yürütülen çalışmalarda, Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumanın taşıdığı öneme işaret eden Sergey Lavrov, "Taraflar, çalışmalarımızı Birleşmiş Milletler'in 2254 sayılı kararı temelinde Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması çerçevesinde yapacağımız konusunda anlaştı. Daha çok mültecinin ülkelerine dönmeleri için gerekli koşulların sağlanması noktasında çalışmalarımızı yoğunlaştırmak için mutabakata ulaştık." ifadelerini kullandı.
Lavrov, Suriye’de siyasi çözüm sürecinin de önemini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Bu sene Astana formatı çerçevesinde yapılan Suriye Ulusal Diyalog Kongresi neticesinde ivme kazanan siyasi sürecin nasıl ilerleyeceği konusunda bir değerlendirme yaptık. Suriye anayasa komitesinin kurulması için Astana sürecinin garantör ülkeleri Rusya, Türkiye ve İran büyük bir çaba sarf ederek, ellerinden geleni yapmıştır. Suriye’deki siyasi çözüm sürecinin daha hızlı ilerlemesi konusunda umutluyuz ve yeni yıla bu umutla giriyoruz."
Toplantıda Suriye'nin toprak bütünlüğüne vurgu yapıldı
Washington, Brüksel, Şam, Tahran ve Körfez ülkelerinin yakından takip ettiği görüşme, özellikle ABD'nin asker çekme kararı sonrası daha da önem arz ediyor.
Ankara ile Moskova, Suriye meselesindeki tüm çabalarını siyasi çözüm ve barışın tesisi üzerine yoğunlaştırdıklarını ve bu bağlamda Astana formatını temel aldıklarını belirtiyor.
Beşşar Esad yönetiminin en güçlü destekçisi konumundaki Moskova, ABD askerlerinin çekildiği bölgelerde kontrolü Suriye ordu güçlerinin almasını isterken diğer yandan Ankara'nın Suriye'nin kuzeyine yönelik olası bir operasyonunu frenleme gayreti içerisinde olduğu kaydediliyor.
Rusya bu bağlamda Türkiye'ye sık sık 'Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenliğinin ihlali' gibi hatırlatmalarda bulunuyor.
Görüşme Menbiç'e operasyon kararını etkileyebilir
Siyasi analistlere göre, Türkiye'nin beklemeye aldığı Menbiç operasyonu, Moskova'daki görüşmenin sonrasında netleşecek.
Öte yandan YPG'nin ani bir hamleyle Suriye ordusunu Menbiç'e çağırması sonrası gidişatın nasıl olacağı da yine Rusya'daki Türk - Rus heyetlerinin müzakerelerinde belirginleşecek.
REKLAMABD öncülüğündeki uluslararası IŞİD karşıtı koalisyon, Suriye ordu güçlerinin Menbiç'e girdiği yönündeki haberlerinin gerçeği yansıtmadığını duyurdu.
Türkiye'nin desteklediği Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) birlikleri ise Fırat'ın doğusunda çatı yapısını Kürt YPG'nin oluşturduğu SDG kontrolündeki Menbiç'e doğru ilerleyişini sürdürüyor.
Satranç tahtasına dönen Suriye'nin kuzeyindeki girift siyasi süreç devam ederken Körfez ülkeleri de Şam'daki büyükelçiliklerini yeniden açmaya başladı.
Ayrıca uzun süre Şam karşıtı silahlı muhalifleri destekleyen Körfez, Amerika Birleşik Devletleri'nin asker çekme kararı sonrası Beşşar Esad yönetimiyle çalışacaklarının sinyallerini veriyor.