Uzak Doğu'nun finans merkezlerinden Hong Kong'da yaklaşık 4 aydır süren protestolar pazar günü de devam etti. Acil durum yasasının devreye girmesinin ardından gelen maske takma yasağına rağmen birçok göstericinin maske taktığı görüldü
Uzak Doğu'nun finans merkezlerinden Hong Kong'da yaklaşık 4 aydır süren protestolar pazar günü de devam etti. Acil durum yasasının devreye girmesinin ardından gelen maske takma yasağına rağmen birçok göstericinin yasağın ikinci gününde de maske taktığı görüldü.
Hong Kong'un ada tarafında tramvay hattının geçtiği Central, Admiralty ve Wan Chai duraklarındaki ana caddede yürüyen binlerce gösterici herhangi bir şiddet olayına karışmadı.
Polis göstericilere 'yasa dışı olarak toplandığı ve ana caddeleri kapattığı gerekçesiyle' biber gazıyla müdahale etti. Göstericilerin biber gazı tüplerini suyla söndürdüğü ya da tüpleri polise geri atarak etkisiz hale getirdiği görüldü.
Güvenlik görevlileri civarda yaşayan vatandaşlara evlerini terk etmemeleri ve pencerelerini kapatmaları konusunda sesli uyarı anonsu yaptı. Hong Kong polisi cumartesi günü yaşanan şiddet olaylarına benzer bir durumla karşılaşma ihtimali üzerine büyük güvenlik önlemleri alırken, yaşanan ufak çaplı arbede sonucunda az sayıda gösterici gözaltına alındı.
Hong Kong'da gösteriler 4. ayında
Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam ülkedeki protestolara neden olan 'zanlıların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısını' temmuz ayında iptal etmesine rağmen, gösteriler şiddetlenerek devam ediyor. Carrie Lam 4 Eylül tarihinde söz konusu tasarı için "Hükümet, halkın endişelerini yatıştırmak için tasarıyı resmi olarak geri çekecek." ifadesini kullanmış ancak bu açıklama da protestoları durduramamıştı.
Protestoların artması nedeniyle en son 50 sene önce uygulanan acil durum yasası devreye girmişti. Acil durum yasasına göre protestolar sırasında maske takmak yasak olmasına rağmen birçok gösterici iki gündür bu kurala uymuyor. Yasalara göre böyle bir durumda maske takmak bir yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor.
Acil durum yasası bunun yanında sokağa çıkma yasağı, medyanın sansürlenmesi, limanların ve ulaşımın yönetim tarafından kontrol altına alınmasına izin veriyor.
1997'de Çin idaresine devrinden bu yana en ciddi krizle karşı karşıya olan Hong Kong'da Baş Yönetici Carrie Lam, geçtiğimiz günlerde yaşanan şiddet olayları nedeniyle "Artık isyancıların sevdiğimiz Hong Kong'u yok etmesini tolere edemeyiz. Hong Kong'da hızlıca barışı sağlamalıyız" ifadelerini kullanmıştı.